Müzakerelerin esas kopma noktası ile ilgili görüşlerini aldığımız müzakere heyeti eski üyelerinden Oğuzhan  Hasipoğlu konuyla ilgili olarak Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.

Hasipoğlu, son talebini Rum tarafına blof olarak değil de samimiyetle yapmış isek, bu talep beraberinde Kıbrıs sorunun çözümünü de getirmektedir. Son talebinin sonucu gerçek bağımsızlıktır dedi.

“Rum tarafının zihniyetinde bir değişiklik olmamıştır”

Esas kopma noktası  Kıbrıs Rum tarafının adanın yönetimini Kıbrıslı Türklerle paylaşamaya hala daha hazır olamamasından kaynaklanmaktadır diyen Hasipoğlu, 2004 yılında Annan planına Rum tarafı Hayır dedikten sonra, BM yetkilisi Kofi Annan yazmış olduğu raporunda Kıbrıslı Rumların Türklerle ne zenginliklerini ne de yönetimi paylaşmaya hazır olmadığını tesbit etmiş, ve Kıbrıs Rum tarafını suçlamıştır. Görüyoruz ki aradan 13 yıl geçmesine rağmen, Rum tarafının zihniyetinde bir değişiklk olmamıştır dedi.

“Kosova’daki BM özel temsilcisi Akhsaari Nobel Barış ödülünü almıştı Sıra Eide de”

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin, 19 Temmuz’da BM Güvenlik Konseyi’ne bilgi vereceği ve BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs raporuna değinen Hasipoğlu, beklentilerini dile getirdi.

BM bu sürecin çöktüğünü ve başarızılıkla sonuçlandığını açıkça ifade etmiştir diyen Hasipoğlu,  BM Genel Sekreteri Konferansın çöktüğünü de ifade etmiştir, Peki Konferans neyi ifade eder; 2008 yılında Sn. Talat ile başlayan, 2010 – 2014 Sn. Eroğlu ile devam eden ve 2017”de Sn. Akıncı ile çöken ve BM parametreleri taraflarca belirlenen federasyon görüşmelerinin Son Aşamasıdır. Bunu BM birçok kez açıkça ifade etmişti. Bu görüşme sürecinin de hamisi BM olduğuna göre federasyon yönetim şeklinin artık adada uygulanamayacağını raporlarında yazmaları gerekir. Umarım Kıbrıs Rum tarafının lobi faaliyetlerine yenik düşmezler ve bu gerçeği raporlarında dile getirirler. Daha da ileri gidip, Kosova – Sırbıstan”da olduğu gibi iki ayrı devlete dayanan bir yönetimin olabileceğini ifade ederlerse, bu ideal bir yazım olacaktır. Kosova”daki BM özel temsilcisi Akhsaari bunu yazabilmişti ve Nobel Barış ödülünü almıştı. Sıra Eide”de! Yorumunda bulundu.

“Halkımızı federasyon masalına artık kimse inandıramaz”

Hasipoğlu, bundan sonra izlenecek  yol haritasıyla ilgili gelinen bu noktada tüm siyasi partilere önemli görevler düşmektedir diyerek şunları ifade etti;

“Halka artık Kıbrıs meselesininin çözümünün federasyon yönetimi ile olamıyacağını, Kıbrıslı Rumlarla ancak iyi bir komşu olabileceğimizi açık yüreklilikle anlatmaları gerekmektedir. Artık halkımızı  federasyon masalına kimse inandıramaz, halkı bir gün çözüm olacak beklentisi içerisine sokmak yerine gerçekleri konuşmamız gerekir. Cumhurbaşkanı ile birlikte tüm siyasi partiler oturup Ortak bir “ B “planını uygulamaya başlamaz, örneğin hemen Maraşın tek yanlı açılımı , 5-10 dost ülke tarafından KKTC’nin tanınmasını sağlayamaz isek, yakın zamanda kapıda yine yeni bir girişim bizi bekliyor olacak. Ve eğer Montana”da bıraktığımız noktadan bu pazarlığa devam edecek isek, orada bulunup pozisyonları bilen bir kişi olarak tek diyeceğim o zaman “vay halimize”...”

“Ortak irade beyanı müzakere tarihinde bir ilk oldu”

Crans Montana’da tüm siyasi partilerin artık bu son toplantı olsun diyerek BM Genel Sekreterinden Crans Montaya yeniden gelip sürece son noktayı koymasını istediklerini belirten Hasipoğlu,  böyle bir ortak irade beyanı Müzakere tarihinde ilk kez oluyor. Aynı iradeyi Cumhurbaşkanı Sn. Akıncı ve Türkiye Dış İşleri Bakanı Sn. Çavuşoğlu da müzakere süresince ortaya koydu ifadesinde bulundu.

“Son talebin sonucu gerçek bağımsızlıktır”

Herkesin son dediği nokta bu ise, artık bu son irade, Kıbrıs”ta federal çözüm sorunu diye bir sorun kalmamıştır anlamına gelmektedir diyen Hasiopoğlu, bundan sonrası artık bu “Son”dur diyen tüm tarafların KKTC veya adına ne derseniz deyin Kıbrıs Türklerinin kimseye bağımlı olmadan, ne Ruma ne de Türkiye”ye , self determinasyon hakkının kullanılmasının bir sonucu olarak devletimizi yaşatıp tanıtmayı gerektirir. Son talebini Rum tarafına blof olarak değil de samimiyetle yapmış isek, bu talep beraberinde Kıbrıs sorunun çözümünü de getirmektedir. Son talebinin sonucu gerçek bağımsızlıktır.Bu iradeyi gerekirse KKTC halkı kendi içerisinde bir referanduma giderek de teyid edebilirler açıklamasında bulunarak sözlerine son verdi.