HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, "PKK bizi dinlemiyor, bunu da herkes biliyor" ifadesinin kendisi tarafından kullanılmadığını söyledi. Özsoy, ayrıca "HDP'nin PKK'yı silahsızlandırmak gibi bir gücü, rolü ve misyonu yoktur" dedi.
4 Haziran günü Bingöl'ün yerel basın temsilcileri ile iki buçuk saatlik bir basın kahvaltısı yaptığını belirten Milletvekili Özsoy, basın kahvaltısında siyasal gelişmeler konusunda değerlendirmeler yaptığını ancak söylediklerinin ulusal basın tarafından bağlamından koparılıp, kesilip biçilip, gerçeklerin ters yüz edilerek haberleştirildiğini ve gerçekle hiçbir alakası olmayan bir başlıkla servis edildiği söyledi. Birçok ulusal basında "HDP'li vekilden acı itiraf" başlığının kullanıldığını belirten Özsoy, "Ortada acı bir itiraf durumu yoktur. Ulusal bir basın kurulusunun yerelden aldığı bilgileri çarpıtma, kesip biçmek sureti ile gerçekleri ters yüz etme girişimi vardır. Servis edilen ve başka sitelerce paylaşılan haberde şöyle deniliyor: "Milletvekili Özsoy, "Şimdi diyorlar ki siz PKK'ya niye silah bıraktırmıyorsunuz. PKK'ya silah bıraktırmak bizim işimiz mi? Biz o müzakerelerin devam etmesi, en nihayetinde silahsızlanma için zemin oluşturulması için çaba sarf ediyoruz. Ama PKK'nın bizi dinlediği yok. Bunu herkes biliyor" dedi.
"HDP'NİN PKK'YI SİLAHSIZLANDIRMAK GİBİ BİR GÜCÜ YOKTUR"
Haberin tümüyle çarpıtıldığını bu vesile ile düşüncelerini tekrar ifade etme zorunluluğu hissettiğini belirten Özsoy, şunları söyledi:
"Silahsızlanma PKK yönetimi ve Abdullah Öcalan ile resmi müzakereler çerçevesinde görüşülmesi gereken bir konu. HDP'nin PKK'yı silahsızlandırmak gibi bir gücü, rolü ve misyonu yoktur. PKK silahsızlanma kararını ancak lideri ve yönetimi ile birlikte alır. Biz HDP olarak taraflar arasında yeniden çatışmasızlık durumu tesis edip barış sürecinin kesildiği yerden devam etmesi için olağanüstü bir çaba içerisindeyiz. Ancak, bir taraftan çözüm sürecinin ısrarlı sürdürücüsü sayın Abdullah Öcalan'a tecrit uygulayıp Kandil üzerine bomba yağdırmak, diğer taraftan "HDP niye PKK'yı silahsızlandırmıyor" demek AK Parti'nin psikolojik harp söylemidir. Silahsızlanma konusunda düşüncelerimiz bundan ibarettir. Devlet PKK'nın silahsızlanmasını istiyorsa, yöntem HDP'ye silahsızlanma konusunda psikolojik baskı kurup kriminalize etmek değil, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi acilen kaldırıp PKK ile görüşmelere kaldığı yerden devam etmektir. İleride olabilecek silahsızlanmanın yegane yolu budur. Ayrıca, bizim ateşkes ve barış çabalarımıza tüm Türkiye kamuoyunun şahit olduğu gibi PKK yönetimi defalarca olumlu cevap vermiş, defalarca ateşkes ilan etmiştir. Dolayısıyla, PKK'nın bizim müzakereleri yeniden başlatmak için yaptığımız çağrıları dinlemediği gibi bir durum söz konusu değildir. Zaten PKK yönetimi daha birkaç gün önce eğer devlet devirdiği müzakere masasına geri dönerse görüşmelere hazır olduğunu kesin bir dille ifade etmiştir. Bizim barış ve müzakereler konusundaki ısrarlı çabalarımız devam edecektir. Halkımıza söz verdiğimiz gibi, bu ülkeye barışı muhakkak getireceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın".
