Mutluyaka Kavşağında meydana gelen iş kazasında iş makinesine sıkışarak hayatını kaybeden Suriye uyruklu Hüseyin adındaki işçinin yaşamını yitirmesi İSG Uzmanları Birliği olarak bizleri derinden üzmüştür.

Daha geçtiğimiz hafta içerisinde yaşanan ve 19 yaşındaki Cuma Cemiloğlunun hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan iş kazası, Cumartesi günü Mağusa'da meydana gelen ve 3 küçük çocuğun rafın altında kalması sonucu yaralanmaları ile sonuçlanan iş kazası ülkemizde insan hayatına önem verilmediğini ve yaşanan acı olaylardan hiçbir ders alınmadığını net olarak ortaya koymuştur.

Bizler İSG Uzmanları Birliği olarak ilgili bakanlığı denetim başlatması için defalarca uyardık.

Ancak yetkililer denetim yapmak için bir iş kazasının olmasını beklemekte ve ölümlü iş kazası veya ağır yaralanma, ciddi iş gücü ve iş kayıpları yaşandıktan sonra nerdeyse göstermelik olarak denetim yapmaktadır.

Ne yazık ki İş Sağlığı ve Güvenliği denetimleri, ilgili personelin büyük çoğunluğunun kaçak işçi teftişlerine yönlendirilmesi gerekçesiyle yapılmamaktadır.

Bunu kabul etmek mümkün değildir. Ağırlık İSG denetimlerine verilmelidir, çünkü İSG denetimleri sırasında zaten kaçak işçiler de tespit edilebilecektir.

14 Temmuz 2008 tarihinde Meclisten oybirliği ile geçen 35/2008 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası altında, altısı 2009 ve ikisi 2010 yıllarında toplam sekiz tane tüzük yayınlanmıştır. Bu tüzükler, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasının uygulanması ve denetimlerin yapılması için yeterlidir.

İSG Yasası, KKTC sınırları içerisinde bulunan kamu ve özel sektöre ait her türlü iş, işyeri ve işvereni kapsamaktadır.

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği olarak, yürürlükte olan 35/2008 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın tüm işyerlerinde hemen uygulanmasını, risk analiz raporlarının hazırlatılmasını ve bu uygulamanın Çalışma Bakanlığını tarafından bir an önce denetlenmeye başlanmasını talep ederiz.

Bu denetimleri yapacak yeterli personelin de, gerekli bilgi birikiminin de Bakanlıkta mevcut olduğunu biliyoruz. 

Bunun yanında özel sektördeki tüm işletmelerinde Devletin denetim yapmasını beklemeden İSG Yasasının gerektirdiği risk değerlendirme raporlarını hazırlatması ve öngörülen tüm önlemleri alması gerekmektedir.

Belirtmeden geçmemek gerekir ki çalışanların da işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin uymakla yükümlü oldukları hususlar vardır. 35/2008 sayılı yasamız bu hususları da tek tek belirtmiştir. Burada önemli nokta yine işverenin yaptıracağı risk analizleri ile olası tehlikeleri net olarak ortaya koyması ve işçileri bilinçlendirmesidir, kısaca işçiye eğitim verip ona ,tehlikenin farkına varmasını sağlanması gerekmektedir. Ayrıca rapor neticesinde, işyerine dışarıdan gelecek olan müşteri ve ziyaretçiler için de gerekli önlemler alınmış olacaktır.

Denetim yapmayan devlettir ancak çalışanlar, İşveren tarafından uygulanacak risk değerlendirme raporu sonucu riskler ve tehlikelerin hakkında bilinçlendirilmiş olsa, ayrıca ziyaretçiler için gerekli önlemler alınmış olsa bu acı kayıp yaşanmayabilirdi.

Lütfen unutmayınız İş Sağlığı ve Güvenliği kurallarına uygun hareket edilerek işyerlerindeki riskler ve tehlikeler en aza indirilebilir ve olası iş kazalarının önüne geçilebilir.

Son olarak meydana gelen iş kazasında hayatını kaybeden çalışan ve yaralanan çocuklar için çok üzgün olduğumuzu tekrardan belirtmek isteriz.