Özge Kizir

Özel hastanelerin fiyat konusunda şeffaf olmadığını ifade eden Evrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge, “Özel hastanelerdeki en önemli sorunlardan bir tanesi de fiyat politikası konusunda şeffaf olunmamasıdır. Tek tip bir fatura verilebilir ama neye fiyat biçildiği bazen tartışma konusu olabiliyor” dedi.

Evrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge, katıldığı televizyon programında sağlık sektöründe yaşanan sorunlara değindi. Hasta haklarının gerçek anlamda korunmadığını ifade eden İmge, yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Kasım ayında bütçe görüşmelerinin başlayacağını ifade eden İmge, “Halk, 2017’nin içerisinde erken seçimi konuşurken, sağlıkta devrim yaratacak bu yasalara ihtimal vermiyorum. Hedef gerçekçi değildir. Son zamanlarda hükümet programlarının moda ifadesi oldu” şeklinde konuştu. 

“Sağlık Bakanı halka hitaben yaptığı ilk konuşmada Hasta Hakları Yasası’nı geçireceğiz demişti”

Yaklaşık 5 yıldır hemen hemen tüm hükümetlerin programında Hasta Hakları Yasası olduğuna değinen İmge, “Sağlık bakanlığının halka hitaben yaptığı ilk konuşmasında da Hasta Hakları Yasası’nı geçireceğiz cümlesi vardır. Buna alıştık, bunun ötesini görmek istiyoruz” ifadesini kullandı.

“Toplum olarak haklarımızın bilincinde olmalıyız”

Yasal bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan İmge, “Biz dernek olarak bunun bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğu gerçeğinden vazgeçmeyiz. Bunu tekrarlamak, talep etmek, bu konuda iş birliği talebinde bulunmak bizim görevimizdir. Fakat bunun yanında başka şeyler de yapıyoruz. Farkındalığa ihtiyacımız vardır. Toplum olarak haklarımızın bilincinde olmamız gerekir. Hakların talep edilebilmesi için her şeyden önce hakların ne olduğu doğrultusunda bilgimizin olması gerekir” dedi.

“Hasta hakları nerede başlar veya nerede biter…”

Sağlık sektörünün ekonomiden etkilendiğini ifade eden İmge, sözlerine şöyle devam etti: “Hastalar olarak bu haklar nerede başlar veya nerede biter noktasında sorumluluklarımızın bilincinde olmamız gerekir. Bu haklar sadece hasta olduğumuzdaki haklarımız değil, daha hasta olmadan iyilik halimizdeki haklarımızdır. 

“Liberal ekonomi ilişkileri içerisinde hastanın veya sağlık hizmeti alan kişinin gücü çok zayıflamıştır”

Bu haklar, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden yola çıkılarak kaleme alınmıştır. Çünkü sağlık sistemi artık liberal ekonomi kendini gösterip hissettirdikçe zaten kendi ekonomimizde bu bariz bir şekildedir. Sağlık sektörü de bundan etkilenmektedir. İlişkiler artık liberal ekonomi ilişkileri içerisinde hastanın kendisi veya sağlık hizmeti alan kişinin gücü çok zayıflamıştır.”

“Sağlık personelinin tepeden talimat verdiği ve hastanın da o talimatı sorgulamadan aldığı dönemler geride kaldı”

Hastanın, artık sağlık sektöründe ekibin bir parçası olduğuna dikkat çeken İmge, “Sağlık yeniden tanımlanmıştır. Sağlık personelinin tepeden talimat verdiği ve hastanın da o talimatı sorgulamadan aldığı dönemler geride kalmıştır. Hastanın ekibin bir parçası, tedavinin içinde katılımcı olması ve her şeyden önce hastaların anlayabileceği bir dilde aydınlatılmış olması ve kendi bedenine ne yapılacağı konusunda bilgi sahibi olduktan sonra onay veriyor olması gerekiyor. En çok şikâyet bizim mevcut sistemimizde özellikle kamu hastanelerinden gelmektedir” şeklinde konuştu.

“Hekimler, tam gün çalışmadığı için bazı poliklinikler çok erken bitebilmektedir”

Randevu sisteminde yaşanan soruna değinen İmge sözlerini şöyle sürdürdü: “Randevu sistemi olmadığı için hastalara kaç dakika zaman ayrılacağı planlanmamıştır. Bununla beraber çoğunluğu kamuda çalışan hekimler, tam gün çalışmadığı için bazı polikliniklerde randevular çok erken bitebilmektedir. Bu durum da ciddi olarak hasta bakım kalitesini etkilemektedir. En önemli nedenlerden bir tanesi de budur. Hastaneye otomasyon sistemi getirdik diyorlar. Bu otomasyon sisteminde de söylediğim tablo içerisinde eskiden bir hekim hastasına gözünün ucuyla bakabiliyorsa, şimdiki sistemde kliniğinde gösterdiği ilgi kadar iyi bir şekilde muayene ediyor olması çok mümkün değildir.” 

“Özel hastanelerde hasta hakkı korunmuş gibi görünüyor”

Özel hastanelerin hasta hakları konusundaki tutumuna değinen İmge, sözlerine şöyle devam etti: “İlk olarak özel hastanelerde görünüşte pek çok hasta hakkı korunmuş gibi görünüyor. Çünkü özel daha rekabetçi bir ortamdadır. Bununla beraber uluslararası akreditasyon sistemi içerisinde sağlık çalışanlarının bu hasta haklarının ne olduğu konusunda eğitim almış olmaları gerekir. Belki bir kere almış olabilirler ama bunların daha çok sürdürülebilir eğitimler olması gerekiyor.

“Hastanelerde mutlaka şikayet kutuları vardır”

İkincisi hastaya yapılan muamele son derece şıktır. Şık ortamlarda hastalar muamele görüyordur. Bunu ölçen mekanizmalar hastanede var mıdır bilmiyoruz. Ölçülüyorsa da sorunlara yönelik nasıl çözülüyor o yönde de bakılması gerekiliyor. Çünkü özel sektörde de tabi ki iyi olanı gösteriyordur. Hastanelerde mutlaka şikayet kutuları vardır. Ancak o şikayet kutularına atılan şikayetler, nasıl çözümlenir adil midir veya şeffaf mıdır o konuda bilgimiz yoktur.”

“Özel hastanelerdeki en önemli sorunlardan biri…”

“Özel hastanelerin fiyat konusunda şeffaf olmadığını ifade eden İmge, “Özel hastanelerdeki en önemli sorunlardan bir tanesi de fiyat politikası konusunda şeffaf olunmamasıdır. Tek tip bir fatura verilebilir ama neye fiyat biçildiği bazen tartışma konusu olabiliyor. Onun dışında güvenlik hakkı denilen bir hak vardır. Bir hastaneye en şık ve modern cihazlar getirilebilmiş olabilir ama süreç içerisinde bunların kalibrasyonu yapılıyor mu veya uygun raporları nedir bilmiyoruz. Hastane yönetimlerinin bu konuda raporları belki vardır belki yapılıyordur ama bunlar yayınlanmıyor. Web sitelerine baktığımızda göremiyoruz” şeklinde konuştu.