Motorlu Araç Satıcıları ve İthalatçıları Birliği (MASİB) Başkanı İbrahim Akın, galerilerden alınan ikinci el araçlarda bir araba için ödenen tutarın yarısının devlet vergisi olduğunu ifade etti

Günümüzde “1974 Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Tüzüğü” yazılı evraklar kullandıklarını dile getiren Akın, yasalarda yapılmayan iyileştirmelerin vatandaşın cebini yaktığını kaydetti ve “Galerilerde gördüğünüz araçların fiyatlarının yarıdan fazlası gümrüktür” şeklinde konuştu

Akın, yurt dışından ithal edilen ve alıcıya ulaşan araçlarda gümrük ödemediklerini fakat bunun ışında birçok gereksiz vergi ödediklerini ve maliyetlerinin çok arttığını dile getirdi

Fehime ALASYA

Ülkeye getirilen ithal araçlar galerilerde yer alana kadar neredeyse iki katına çıkıyor. Bu duruma isyan eden tüketiciler ve galericiler ise uygulanan vergilerle karşı karşıya kalıyor. 18 bin Türk Lirası’na ithal edilen bir araç galeride 33 bin Türk Lirası’na satışa sunuluyor.

“İNGİLİZ ZAMANINDAN KALMA, UYDURUK VERGİLER ÖDÜYORUZ”

Konuya ilişkin görüşlerini HALKIN SESİ’ne aktaran Akın Oto Galeri Direktörü ve MASİB Başkanı İbrahim Akın, gümrüğün %0 olduğunu dile getirirken, ödenen diğer vergilerin ise ‘uyduruk’ olduğunu savundu. İstikrar fonu, Rıhtım Ücreti gibi birçok uydurma vergi ile anlamsız paralar harcadıklarını ifade eden Akın tüm bunların da vatandaşa yansıdığının altını çizdi. Akın, ithal edilen araçların tüketiciye ulaşana adar ne gibi işlemlerden geçtiğini anlattı: “Rıhtım Ücreti yani İngiliz zamanında Limana, rıhtıma yaklaşamayan büyük gemilerden, mauna dediğimiz devasa sandallar ile karaya taşınan mallar vardı ve bu taşımanın da ücretlendirmesine Rıhtım Ücreti denirdi. Gemiler rıhtıma ulaşsa da halen daha günümüzde bu uygulama var. Birçok uyduruk ücretlendirmeler düşse vatandaşın cebine yansıyacak. Uyduruk ücretler ile uyduruk hükümetçilik yapıyoruz. Bu Rıhtım Ücreti getirdiğiniz aracın fiyatı üzerinden %4,4 alınıyor. Araba Gümrüğe girer girmez, %4,4 ödenir ve aracınız ilk dakikadan pahalı olur. İstikrar fonu, Rıhtım Ücreti gibi birçok uydurma ödeme ile anlamsız paralar elimizden çıkıyor ve bu da vatandaşa yansıyor. Aracın motor gücüne göre belirlenen Fiyat İstikrar Fonu ödüyoruz. Gümrük sıfırdır çünkü güya Avrupa birliğine uygunuz.

Savaş halinde bir adada yaşıyormuşuz diye de Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na da %2,5 vergi ödüyoruz, Araç üçüncü ülkelerden geliyorsa, %10 ve üzeri vergi, %16 ticari, %20 de salon araçlara ödüyoruz, stopaj %4, Radyo Ruhsatı 45 TL vergi ödüyoruz.

Tüm bunları toplayıp, aracın kıymetini,  fiyatını ekleyerek %16’sını ekleriz. Örneğin 10 bin TL’ye mal olan bir araca toplam 6 bin TL vergi öder, toplamda 16 bin TL’den de %16’sını yeniden öderiz ve vergi olarak veriyoruz. Yasalarımız böyle. 18 bin TL olan bir aracın değerini gümrüktekiler biçiyor.”

“18 BİN TL’LİK ARAÇ 32-33 BİN TL’YE MAL OLUYOR”

Yurt dışından 18 bin TL’ye ithal edilen bir aracın toplamda on bin TL ile gümrükten alındığını ve bunun yanında farklı işlemelerden geçtikten sonra yükselen maliyetler ile satıcıya ulaştığını anlatan Akın, bu rakamların daha da yükselebildiği bilgisini verdi ve şöyle devam etti: “Tüm bu vergiler ile yurt dışından 18 bin TL’ye getirdiğimiz arabaya neredeyse on bin TL vergi ödemek zorundayız.  Bunun yanında muayenede 25 TL emisyon parası, ardından kayıt harcı olarak %6 araç kayıt dairesine ödüyoruz. Bunun yanında seyrüseferini ödüyoruz. 18 bin TL’lik araç 32-33 bin TL’ye mal oluyor. Bu araç 15 at değil de daha yüksek güçte ve ağırlıkta bir araç olsaydı, bu rakam daha da uçacaktı. O yüzdendir ki galerilerde gördüğünüz bu araçların çoğu küçük araçlardır. Bu rakamlar 2,3 veya 5 misli çıkabiliyor.

Avrupa’daki gibi bir sistem istiyoruz. Araç ne isterse olsun getiriyor gümrüğünü ödüyor ve egzoz emisyona gönderiyorsunuz. Ölçüm sırasında aracın emisyonu yüksekse, yani motor gücü yüksekse, parametrelerine göre ceza eklenir. Bu durumda insanlar kötü araba getiremezler, getirseler de ceza ödeyecekleri için bunu göze almıyorlar. Bu yüzden ülkelerine kötü araç girmiyor. Cezaya vereceğine aldığı arabanın kalitesin yatırım yapıyor. Burada 300 bin Km olan arabayı getirip 30 bin Km yapıyorlar ve insanlara satıyorlar. Bunu yaparak hem çevreyi kirletiyor hem de insanları dolandırıyoruz. Hurdaya düşen araçları alıp, trafiğimize sokuyoruz.”

“HER HÜKÜMETE BUNLARI ANLATIYORUM, ÇÖZÜME ULAŞAMADAN HÜKÜMET DEĞİŞİYORUZ”

Geçtiğimiz günlerde Ömer Kalyoncu ile görüştüğünü dile getiren Akın, “Her gelene bunları anlatıyoruz, ben anlatmaktan usanmadım, gelenler dinlemekten usanmadı, halen daha devam ediyoruz… Çözüme ulaşmadan hükümet değişiyoruz, bir kalem ilerlememiz yok…” şeklinde sitem etti.

Piyasada bulunan kaçak satıcılara ve dolandırıcılık konularına da değinen Akın, “Rekabet edebilmek, ayakta kalabilmek için araç millerini yüksek getirmek, kilometrelerini düşürmek, devleti çalmak, kar payımızı en aza düşmek, vatandaşı çalmak lazım… Çalıntı arabalar var, şasi numaralarıyla oynayıp piyasaya sürenler var, sistemsizlik her şeyi etkiliyor…” dedi. Yurt dışında mail ile çözülebilen işler bizde günler haftalar alıyor… Sistemdeki düzenlemeler ile internetten, öğrenciler, memurlar veya öğretmenlerin bu işi yapamayacak noktaya geleceğini de sözlerine ekleyen Akın, galerici olmadığı halde, hiçbir vergi ödemeden alım satım yapıldığından yakındı. Akın, “Bu gün tüm dünyada hurda olan araçlar, kayıttan düşürülür ve parça olur. Biz ise hurda araçları nasıl kurtarıp kar edeceğimizin derdindeyiz. Birer demir kutusu olarak yola sürüyor, herkesin canını tehlikeye atıyoruz. Kaportacı bile kazalı araç alıp, tamir ediyor ve satıyor… Hurdaya düşmesi gereken araç ama yenilenip satılıyor.” şeklinde konuştu.

“ARAÇ FİYATLARININ YARIDAN FAZLASI GÜMRÜK”

“Galerilerde gördüğünüz araçların fiyatlarının yarıdan fazlası gümrüktür, biz galericilerin değil” diyen Motorlu Araç Satıcıları ve İthalatçıları Birliği Başkanı İbrahim Akın, olası bir serbest piyasa durumunda Güney ile rekabet edemeyeceklerini kaydetti.

“İnsanlar arabasının ücretinin yarısını devlete öder. Ama devlet buna çözüm üretmez. Bizim 12 bin STG’ye sattığımız bir aracı Güney Kıbrıs’ta 6 bin TL’ye satıyorlar, yarın bir çözüm olsa ne yapacağız ki biz? Bankalar, finans şirketleri, galeriler, hepsi iç içedir ve bir anda karşılıklı serbest piyasaya girersek devlet bütçesi de sarsılır, finans şirketleri de batar… Yasalarda kalem kalem zamana yayarak iyileştirilmeler yapılsa her şey sistemli olacak. Arabalar elimizde eriyen bir buz kalıbıdır. Elimizde kaldıkça ve zaman geçtikçe değer kaybediyoruz. Sistem hep devlete çalışıyor, bize çalışmıyor. Halbuki bu düzenlemeler yapılsa herkes karlı olacak, devlet de bizler de vatandaş da… Devlete bizi kayıt altına laması, yasaları düzenlemesi için yalvarıyoruz. Kullandığımız listelerde bile halen daha ‘1974 Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Tüzüğü’ yazar!” diyen Akın bu duruma isyan etti.    

İthal araçlar için alıcıya ulaşana kadar ödenen bazı vergiler:

Rıhtım Ücreti %4,4

Fiyat İstikrar Fonu

Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na %2,5

Araç üçüncü ülkelerden geliyorsa, %10 ve üzeri vergi

Stopaj %4

Radyo Ruhsatı 45 TL 

Aracın bedelinin %16’sı

Muayenede 25 TL emisyon ücreti

Kayıt harcı olarak %6