Genç TV’de yayınlanan ve Kartal Harman’ın yönettiği “Ayaküstü 1 Saat” programını dün akşam ki konuğu Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan oldu… 

Cumhurbaşkanlığı seçiminde barajı aşamayan adayların ikinci tura kalma durumunu değerlendiren Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan, ikinci kazanan kişinin Mustafa Akıncı olacağını belirtti… 

CTP’deki kişisel ve örgütsel hesaplaşmalara ve Mehmet Ali Talat ile Özkan Yorgancıoğlu’nun bu konudaki rolüne değinen İzcan, “Bu yorumlar doğru yorumlar değildir. Nedeni ise Mustafa Akıncı’ya destek vererek CTP küçülmüyor. Zaten CTP seçimlerde başarısız oldu… 

“Beş Parmak Dağlarındaki bayrakları indireceğiz, Rumlara söz verdik demişiz… Nerede söylemişim bunu? Nasıl söz vermişim? Bunun belgeleri, videoları ve ses kayıtları var mı? Yok!” 

“2003’te gazeteye ben böyle bir şey demişsem o demecin bulunup getirilmesi lazım. Hangi kaynak varsa getirilip kanıtlanması gerekiyor. Bayrak bir milletin temsiliyetini gösterir.” 

ÖZGE KİZİR

İzcan, “Kazandı zaten ve seçim bitti. Seçim nerden bitti diyorum, karşı taraf o kadar hırçınlaştı ve o kadar iftira atıyor ki bu nedenle sonuçlar artık kesinleşmiş gözüküyor” dedi. Toplumun artık bu düzenden memnun olmadığını ifade eden İzcan, Yeni bir dönemin arifesinde olduklarını vurguladı. 

İzcan, “İşsizlik, göç, yolsuzluk, vurgun, tehdit, şantaj ve dünyadan izole bir yaşam… Mesele budur, toplumlar da insanlar gibidir… Refleks yapıyor, kıpırdamaya çalışıyor ve daha ileriye gitmeye çalışıyor” şeklinde konuştu.

“Mustafa Akıncı’ya destek vererek CTP küçülmüyor”

Cumhuriyetçi Türk Partisi’ndeki (CTP) kişisel ve örgütsel hesaplaşmalara ve Mehmet Ali Talat ile Özkan Yorgancıoğlu’nun bu konudaki rolüne değinen İzcan, “Bu yorumlar doğru yorumlar değildir. Nedeni ise Mustafa Akıncı’ya destek vererek CTP küçülmüyor. Zaten CTP seçimlerde başarısız oldu. Kurultay’a gidecek ve parti yönetimi de bunun hesabını verecek. Mehmet Ali Talat da adaylardan biri gibi görünüyor. Bu konular onların iç meselesidir” dedi. İç konulara değinmenin doğru bir davranış olmadığını belirten İzcan, Parti meclisinin Mustafa Akıncı’yı destekleme konusunda doğru bir karar aldığını ifade etti.

“İşlerin bu noktaya gelmesinin de sorumlusu bu ülkeyi bugüne kadar yönetenlerdir”

TC Yardım Heyetinin KKTC üzerindeki varlığına, hükümetin egemenliğine direk bir müdahale olduğunu savunan İzcan, “Dünya’nın hiçbir ülkesinde TC Yardım Heyeti gibi bir heyet bulamazsınız. Yapılacak harcamaların başka bir elçilik tarafından finansa edilip denetlendiğini bulamazsınız. Bu normal devlet yapısı içerisinde doğru değildir ama işlerin bu noktaya gelmesinin de sorumlusu bu ülkeyi bugüne kadar yönetenlerdir” dedi. Kendi kendilerini yönetmek istediklerini vurgulayan İzcan, TC Yardım Heyeti’nin olmaması gerektiğini belirtti. 

“Hakaret anlamında söylemedi”

Mustafa Akıncı’nın Kudret Özersay için “sen bir memursun” sözüne açıklık getirmek istediğini ifade eden İzcan, “Hakaret anlamında söylemedi. Ben o programı dikkatle izledim orada hakaret anlamında söylemek istemedi. Belki o terimi kullanmasa daha iyi olurdu çünkü istismara açık bir durum oldu. Bir kere memur kesimle hiçbir alakası yok. Soru sormaya çalışıyordu. Mustafa Akıncı ‘ben yöneticiyim ve liderim. Bu durum halkın içinden gelerek kazanılır ben bugünlere böyle geldim ve bu göreve talibim sizce bir memur veya birinin temsilcisi olarak görüşmelerde bulundunuz siyasi erk siz değilsiniz’ demeye çalışıyordu” dedi.

“Barış sevdalısı sadece bizim tekerimiz değildir”

Çözüm isteyenler konusunda sadece sol kısmın istemediğini bugünkü durumdan çocuklarının işsiz kalmasından, göç edilmesinden, ayrımcılıktan ve ırkçı söylemlerden dünya kadar rahatsız birçok insan olduğunu vurguladı. “Barış sadece bizim tekelimizde değildir. Biz artık insanları sağ ve sol diyerek kutuplaştırarak, bunun üzerinden rant sağlayarak hırsızlıkları örten anlayışları mahkum etmek zorundayız” diyen İzcan, toplumun bölünmemesi gerektiğine dikkat çekti. 

“Bayrakları kullanarak seçim kazanmaya çalışıyorlar”

Beş Parmak Dağlarındaki bayrakların indirilme konusunda eleştiri yapan İzcan,“KKTC’nin Beş Parmak Dağlarındaki bayrakları indireceğiz, Rumlara söz verdik demişiz… Nerede söylemişim bunu? Nasıl söz vermişim? Bunun belgeleri, videoları ve ses kayıtları var mı? Yok! 2003’te gazeteye ben böyle bir şey demişsem o demecin bulunup getirilmesi lazım. Hangi kaynak varsa getirilip kanıtlanması gerekiyor. Bayrak bir milletin temsiliyetini gösterir. Her milletin bayrağına saygı göstermek gerekir. Asıl yapılan durum bayrakları kullanarak seçim kazanmaya çalışmaktır. Bu iki günde çıkan haberler aşağılanma, ötekileştirilme içeriyor ve bayrak meselesi de yalandır. Bunun için yargıya başvurduk” dedi.