Deniz Abidin

BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, UBP-CTP hükümetinin bozulmasının kimseye süpriz olmadığını söyleyerek, iki partinin de hükümet programını yerine getirmediğini, reform hükümeti denilen hükümetin yolsuzluk hükümetine dönüştüğünü belirtti. İzcan, hükümetin batağa saplandığını belirterek, "hava alanı battı, kumarcılar hanı battı, elektrik kurumu battı. Eskinin devamı, günü kurtarmaya yönelik çalışan, kendi içinde uyumu olmayan, UBP'nin başka hava, CTP'nin başka hava çaldığı bir hükümetti" diye konuştu. 

İzcan, bozulan hükümetin TC ile protokol konusunda zik zaklar çizdiğini ifade ederek, su protokolünde de sonunda teslim olduklarını hatırlattı. İzcan, ekonomik protokolün geçtiğimiz Ekim ayında hayata geçmesi gerektiğini söyleyerek, Nisan ayına gelindiğini ve hala daha pazarlık yapılmakta olduğunu kaydetti. İzcan, hayvancının 60 bin ton sütü sokağa döktüğünü belirterek, narenciyecinin de 35 kuruştan portakal satarak geçinmeye çalıştığını, patatesin ise hala tarlada beklediğini anlattı. "Üreticiyi buna kim mahkum etti?"diye soran İzcan, 10 kiloluk bir patates torbasının 6 lira olduğunu belirterek, duvara vuranın halk olduğunu söyledi.

"Birbirlerinin yolsuzluklarını kapattılar"

İzcan, tüm bunlar yaşanırken bir de maaşlardan kesintiye giden bu hükümetin, esnafı, üreticiyi batırırken, asgari ücreti artırmaktan kaçındığını kaydetti. İzcan, "İnsanların parasını kesme hakkını nerden buluyorlar? İnsanlar emeğinin karşılığını istiyor" diye konuştu.

İzcan, ilk defa 50 milletvekilinin 39'undan oluşan çok güçlü bir hükümet kurulduğunu belirterek, bu hükümetin bırakın Anayasa'yı en basit bir değişikliği bile yapamadığını söyledi. İzcan, söz konusu hükümetin varlığının ve yokluğunun belli olmadığını belirterek, yolsuzlukları ortaya çıkaracakları sözü verdiklerini, ancak birbirlerinin yolsuzluklarını kapattıklarını kaydetti. Ombudsmanın raporlarını çürütmek için çalıştıklarını dile getiren  İzcan, elektrik kurumu için de birçok yolsuzluk  raporu sunulduğunu, ancak kıllarını dahi kıpırdatmadıklarını söyledi.

"Yıkılsın, paramparça olsun"

İzcan, Tahsin Ertuğruloğlu'nun 11 milyon 250 bin dolara Türkiye'den bir firmadan ihalesiz iş bağladığını iddia ederek, bunun yasaya aykırı olduğunun ortaya konduğunu, fakat ilgilenenin olmadığını söyledi. İzcan, Turizm Bakanı'nın kumarcılar hanı üzerinden  2 milyonun üzerinde yolsuzluk yapıldığını açıkladığını anımsatarak, "şimdi böyle bir hükümet yıkılsın mı? yıkılsın tabi, paramparça olsun. Çünkü bunlar halkı kandıran, partisel menfaatlerini düşünen, kurultaylarını yapıp kendi durumlarını sağlamlaştıran ve devleti kendi babalarının sahibiymiş gibi kullanan zihniyetlerdir" diye konuştu.

"Köklü bir temizliğe ihtiyaç var"

İzcan, "CTP'nin de UBP'nin de farkı yok" diyerek, ülkenin köklü bir temizliğe ihtiyacı olduğunu belirtti. İzcan, temizliğin parlamentodan başlaması gerektiğini söyleyerek, hükümetin düştüğünü, ancak parlamentoda bulunan partilerden hiçbirinin erken seçim demediğine vurgu yaptı. İzcan, hala  yamalı bohça oluşturmaya çalıştıklarına dikkat çekerek, Hasan Taçoy'un "benim oyum UBP-DP hükümetinedir" şeklinde açıklamalarda bulunduğunu söyledi. İzcan, "Neden Taçoy böyle söylüyor? çünkü seçime gitmek istemiyor, yerini yapmıştır herhalde, ona da yer verme sözü verildi ki böyle konuşuyor"dedi.

"Parlamentonun beş paralık itibarı kalmadı"

İzcan, şunları söyledi, "Hala halkı düşünen yok. Talat da biz bu şekilde hükümete girmeyiz, düşürenler hükümeti kursun diyor. O zaman yaptığınız anayasa değişikliği kozmetiktir. Parlamento iradesiyle halkın iradesi ters düştü mü? Düştü. Kıbrıs sorununu bahane ettiler, kalkıp gitmediler. Yerel seçime gittik. Bütün büyük belediyeleri kaybettiler. Çünkü halkta bir öfke, bir tepki var. Cumhurbaşkanlığı seçimleri geldi. Trilyonlarca değerinde reklam kampanyası yaptılar. Akıncı'ya mağlup oldular. Yine gidelim demediler. Bu parlamentonun beş paralık itibarı kalmadı.  İcraat yapmadılar. Halkın bu parlamentoya inancı, güveni, saygınlığı kalmadı. Ancak, seçime gidilsin istemiyorlar. Çünkü halktan korkuyorlar. Şimdi yapmak istedikleri, UBP -DP koalisyon hükümetidir. Bağımsız olan 4 milletvekili  böyle bir hükümet modeline evet diyecek. Şu anda herhangi bir partiye giremiyorlar, bakan da olamazlar. Erken bir seçim olması durumunda bunların hepsi evlerine gidecek. Eve gitmemek için milletvekilliklerini kullanarak kendilerine alan açmaya çalışacaklar. Neden bu duruma düştük? Su protokolünde bir sürü ayak sürüdük. 2013-15 yılı ekonomik protokolünün de İrsen Küçük döneminde imzalanmasının ardından hiçbir şey yapılmadı. Biz yapılsın demiyoruz ama dürüst ol. TC ile protokol halk için iyi olmayacaksa bunu imzalama. İki yüzlü olma.  Şimdi ne oldu? Ödeyemediler. Müteahitler de üretici de şimdi sokağa dökülecek"

"Emek en yüce değerin arkasına saklandılar"

BKP Genel Başkanı İzcan, "Bu adamlar geldi ve duvara vurdu"diyerek, bu kadar görgüsüz ve vizyonsuz bir hükümet görmediğini kaydetti. İzcan,devletin bütçesinden sadece 18 milyon liranın  150  müşavire gittiğini belirterek, müşavirlerin 4'te 3'ünün ise dışarıda iş yaptığını anlattı. İzcan, bu sorunu olsun düzeltecekleri sözü verdiklerini, ancak yapmadıklarını dile getirerek, "Emek en yüce değer"in arkasına saklanıldığını söyledi. İzcan, CTP'nin kendi içinde en basit konularda bile fikir farklılığı yaşadığını, başbakanın başka genel başkanının başka konuştuğunu belirtti.

"CTP, UBP'ye saygısızca davrandı"

CTP'nin yaptığı tahribatın, topluma da , emekçiye de, sola da  korkunç olduğunu dile getiren İzcan, CTP'nin UBP'ye oldukça saygısız davrandığını belirtti. İzcan, CTP'nin, tek parti hükümetiymiş gibi davrandığını söyleyerek, asgari müşterekte birlikte hareket etmek gerektiğini kaydetti. "Biri yazsın biri bozsun olmaz"diyen İzcan, koalisyon anlayışını bilmediklerini belirtti. İzcan, "UBP ne zaman ki emin oldu benim 26 sayım var diye, maaşların ödenmemesini çok da güzel bir bahane bularak düğmeye bastı. CTP yine bir tekme yedi. UBP'nin şimdi yapmak istediği, CTP'nin yapmadığı herşeye evet deyip, imza atmak"diye konuştu.

"Hedefleri yükselen siyasi oluşumların önünü kesmek"

İzcan, UBP'nin tek amacının yamalı bir bohça halinde bir hükümet kurmak olduğunu belirterek, Kıbrıs Türk toplumunun aleyhine olsa bile Ankara'nın istediği herşeyi yapmak olduğunu söyledi. UBP'nin amacının , biriken borçları 6-7 ayda ödeyerek seçime gitmek olduğunu ifade eden İzcan, böyle yapmakla hedeflerinin yükselen siyasi oluşumların da önünü kesmek olduğunu vurguladı.

Bakanlar Kurulu'nun güvenlik yasalarını onayladığını belirten İzcan, çok yakında bu yasaların meclise giderek oradan da onay alacağını söyledi. İzcan, "Bir süre  önce buna  imza atan  CTP, buna karşı çıkabilecek mi?"diye sordu. Tüm bunları bu kısa sürede geçirmeye çalışacaklarını anlatan İzcan, Özkan Yorgancıoğlu'nun elektriğin parçalanarak özelleştirilmesini onayladığını hatırlattı.

"Biz CTP ile artık yokuz"

İzcan, "Artık sahte kahramanlığa lüzum yoktur. BKP hiçbir zaman CTP'nin de içinde olacağı sendikal bir oluşumda yer almayacaktır. Biz CTP ile artık yokuz. Onların bastığı yere biz artık basmayacağız. Bugün halka bunu yapanlar yarın muhalefette iken,  gelin birlikte hareket edelim diyecekler. Bu iki yüzlülük nereye kadar devam edecek? Bu toplumu kandırarak ve oyalayarak bu iş daha nereye kadar gidecek. Alternatif artık BKP'dir. Alternatif yeni bir parlamentodur. Biz bu göreve talibiz"şeklinde konuştu.

"AKP'nin istediği her şeye evet diyecekler"

İzcan, doğru olanın erken seçime gitmek olduğunu belirterek, yeni bir siyasi iradeye ihtiyaç olduğunu söyledi.