Suna ERDEN 

Çocuk Onkoloji Servisinde 11 yıl görev yaptıktan sonra, sistemsizlikten dolayı istifa eden Çocuk Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Kudret Çağlar, halen aynı noktada olunduğunu ve erişkin kanserinde kaos olduğunu söyledi 

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Çocuk Onkoloji Servisinde 11 yıldır görev yaptıktan sonra 28 Ocak 2015 tarihinde istifa eden Çocuk Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Kudret Çağlar, sistemsizlik nedeni istifa etmesinin üzerinden 11 ay geçmesine rağmen sorunların olduğu gibi durduğunu söyledi. Star Kıbrıs’a konuşan Çağlar, sık sık KKTC’de çok fazla kanser vakası olduğuna dair söylemler olduğunu ancak asıl sorunun kanser hastalığının özelliğinin anlaşılmaması olduğunu belirtti. Kanser hastalığının acil bir vaka olduğunu, tanı ve tedavide bir günün dahi hayati önem taşıdığını ancak ülkede kanser ile ilgili bir sistem oluşturulamadığını belirtti. “Bakıyorum ki halen aynı noktadayız” ifadesini kullanan Çağlar, “Dünyada kanser ayrı bir başlık altında değerlendirildiği için kanser hastaneleri kuruluyor. Ülkemizde de Onkoloji Hastanesi yapılıyor ancak önemli olan hastaneler ve cihazlar değil. Sistem ve alanında uzman kişilerin olmasıdır. Bizde kanser hastalığı normal bir hastalık olarak görülüyor ve başka cepheden bakılamıyor. Bu nedenle yeni açılacak hastanede kanser mücadelede çağdaş bir sistem kurulacağına inanmıyorum” dedi. Çocuk Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Kudret Çağlar, Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı’na kayıtlı 71 kanser hastası çocuk olduğunu ifade ederek, “çocuk kanser hastası sayısı az olduğu için bir sıkıntı yoktur. Ancak erişkin kanserinde bir kaos ve çözümsüzlük vardır” ifadelerini kullandı. 

BİR GÜNÜN BİLE ÇOK ÖNEMLİ OLDUĞUNU ANLAMALIYIZ 

Çocuk Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Kudret Çağlar, sık sık KKTC’de çok fazla kanser vakası olduğuna dair söylemler olduğunu ancak asıl sorunun kanser hastalığının özelliğinin anlaşılmaması olduğunu belirtti. Kanser hastalığının acil tanı ve tedavi gerektirdiğini belirterek şunları söyledi: “Bir grip hastası veya ateşli hastalığı olan çocuk 3 değerinde maddi ve manevi yük getiriyorsa, sağlık riski, ekonomik ve tedavi süreci açısından getireceği maddi manevi yük 30 değerindedir. Bir kanser hastası ile uğraşmak bir gününüzü alırken, günde 20 ateşli hastaya bakabilirsiniz. Mesela bir hasta doktora geliyor, şikâyetlerde bulunuyor. Doktor muayene ettikten veya tahlil sonuçlarını gördükten sonra ilaç yazıyor ve kişinin tedavisi başlıyor. Ancak eğer bir kişide kanser şüphesi oluşmuşsa bu acil bir durumdur. O kişinin MR’nın bir hafta sonra değil hemen çekilmesi, patolojik örneklerinin hemen alınması, tetkiklerinin hemen yapılması gerekiyor. Kanser vakası acil bir durum olduğu için Radyoloji, Pataloji, Çocuk Cerrahisi, Nükleer Tıp hemen devreye girmelidir. Bu bölümlerin iyi çalışması için ise hem sistem hem de dalında uzman kişilerin olması gerekiyor. Kanser hastası için bir gün dahi hayati önem taşıyor. Çünkü bir kanser hücresi akşamdan sabaha 10 kat artabiliyor. Bu nedenle tanı ve tedavi kısmında sistem hayati önem taşıyor. Ayrıca, tek hekim ve tek branş değil saydığım, diğer birimlerin de hazır olması gerekiyor.” 

HENÜZ BİR KAYIT SİSTEMİ DAHİ YOK 

Çağlar, kanserle mücadelede en önemli noktalardan biri olan kanser kayıt sisteminin oluşturulması gerektiğini belirterek, “Kanser sıklığı ve görülme yoğunluğunu tespit edebilmek için Kanser kayıt sisteminin oluşturulması gerekiyor. En fazla vaka görülen bölgede sorun var demektir. Bölge belirlendikten sonra Sağlık Bakanlığı’nın araştırma yapması gerekiyor” dedi. Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı’na kayıtlı 71 kanser hastası çocuk olduğunu ancak bu sayısının yıllardır biriken bir rakam olduğunu ifade ederek, görevde olduğum süre içerisinde kanser hastası çocuk sayısında anormal bir artış yoktu ancak kanser kayıt sistemi olmadığı için kesin bir şey söylemek imkânsız. Kayıtlı 71 çocuğun dışında başka vakalarda vardır. Fakat istatistiki veriler matematiksel verilerle ortaya konur. Öte yandan çocuk kanser hastası sayısı az olduğu için bir sıkıntı yoktur. Ancak erişkin kanserinde bir kaos ve çözümsüzlük vardır” ifadelerini kullandı. 

EĞİTİM ŞART 

Kayıt sistemi oluşturulduktan ve sisteme oturtulduktan sonra ikinci aşamada eğitim geldiğini kaydeden Çağlar, “Kanserden korunmak için kişiye özgün takibin yapılması, yetersiz ve gereksiz tetkiklerden uzak durarak, doğru tetkiklerle sonuca ulaşılması çok önemlidir. Eksik tetkikler gerekli tedavi için sakıncalı olacağı gibi, gereksiz tetkiklerde; ışın tedavisi gibi hastanın sağlığı açısından sorun yaratacaktır” ifadelerini kullandı. 

KANSERİ DİĞER HASTALIKLARDAN AYRIMAK GEREK 

Uzman Dr. Çağlar, kanserin ayrı bir başlık altında değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Kanser ayrı bir başlıktır. Alışılagelmiş hekimlik zanaatının yanındadır. Dünyada kanser ayrı bir başlık altında değerlendirildiği için kanser hastaneleri kuruluyor. Ülkemizde de Onkoloji Hastanesi yapılıyor, ancak önemli olan hastaneler ve cihazlar değil. Sistem ve alanında uzman kişilerin olmasıdır. Bizde kanser hastalığı normal bir hastalık olarak görülüyor ve başka cepheden bakılamıyor. Kanserle ilgili faaliyetlerde normal sağlık sistemi içerisinde kurgulanıyor. “ 

BAKIŞ AÇISI DEĞİŞMEDİKÇE İLERİ ADIM ATILAMAZ 

“Yıllarca çalışıp, Çocuk Onkoloji Servisi’nin kurulması ve eksikliklerinin giderilmesi için büyük mücadele vermiş biri olarak sistemsizliğe dayanamadığım için görevimden ayrıldım. O dönem, ‘Günde 5 hastaya bakıyordu’ şeklinde eleştirilere hedef oldum. Fakat 5 kanserli çocuğun 50 ateşli hastalık geçiren çocuğa bakmaktan daha fazla yük getirdiğini anlayacak bakış açısı olmadığı için kurulacak Onkoloji Hastanesi’nden de umutlu değilim. Sistem kurulmazsa ne hekimler başarılı olur ne de sorunlar çözülür ve ben yeni açılacak hastanede kanserle mücadelede, çağdaş bir sistem kurulacağına inanmıyorum. İstifa ettim, ancak bakıyorum ki, halen aynı noktadayız. Daha önce de ‘eğer sistem oluşturulacaksa ücretsiz yardım etmeye hazır olduğumu’ belirtmiştim. Buza yazı yazılmayacaksa varım. Ancak sadece pansuman yapılacaksa ben yokum. Yoğun geçen çalışma yıllarımdan dolayı şuanda 13 yaşında olan kızımın büyüdüğünü izleyemedim.” 

Çağlar, tüm hekimlerin özverili bir şekilde çalıştıklarını dile getirerek, “Şapka düştü, kel göründü. Bundan sonra ne yapacağımız konuşmamız lazım” dedi.