Ziyaretinde Dernek Başkanı Raziye Kocaismail, Derneğin Bilimsel Danışmanı Mine Çağlar ve Yönetim Kurulu üyeleri tarafından karşılanan Özersay, “ülkemizde kanser hastalığı silahlı çatışmaların açtığı yaralara benzer yaralar açmaktadır. Sevdiklerimiz, yakınlarımız, ülkenin iyi yetişmiş insanları bu hastalık nedeniyle hızla göçüp aramızdan ayrılıyor. Bu toplumsal kayıpları önlemenin yolu, kanser hastalığının sonuçlarından çok nedenleri üzerinde durmaktır” dedi.

“Ada Genelinde Kanser Konusunda Ortak Bir Araştırma Şart”

Kanser hastalığı nedeniyle Kıbrıs adasının her iki yanında da ciddi kayıplar yaşandığına dikkat çeken Özersay, artık ada genelinde kanser hastalığının sebepleri konusunda ciddi ve kapsamlı çalışmalar yapmanın kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek “bu konuda uluslararası finansman bulmanın zor olmayacağına inanıyorum” dedi. Özersay Kıbrıs Rum tarafıyla çevreden sağlığa pek çok konuda ortak sorunlar yaşanmakta olduğuna dikkat çekerek, “madem ki yönetimi ve zenginliği paylaşmamız konusunda Kıbrıs Rum tarafının tereddütleri var ve bu süreç gecikiyor, o zaman ortak olan sorunlarımızın nedenleri ve çözüm yolları konusunda işbirliği yapabilmeliyiz” dedi ve buna kanser hastalığındaki olumsuz durumu örnek olarak verdi. Özersay “Kanser hastalığının sebeplerini araştırırken sadece beslenme alışkanlıklarımız ya da tarım ilacı kullanımına değil, adada bulunan dinleme tesislerinin olası olumsuz etkilerine de bakmak gerekir” diyerek İngiliz üslerine de atıfta bulundu.

“Denetimler Yetersiz, Ülkeye Tonlarca Tarım İlacı İthal Ediyoruz”

Ülkeye her yıl tonlarca tarımsal ilaç ithal edildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, “bu konuda ihtiyacımız olan şey yasa yapmak değil, yapılan yasaları uygulamaktır. Bunun için denetim yapmanın, üstelik de düzenli ve kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak denetimler yapılmasının büyük önemi var” diyen Özersay “kansere neden olduğu konusunda artık kimsenin şüphesi bulunmayan pestisit içeren zararlı kalıntıların çok daha sık ve risk alınmadan sürekli denetlenmesi gerekir. Kamuoyunda tepkilerin arttığı dönemde denetimler sıklaşıyor, ama daha sonra durumun ciddiyeti unutuluyor. Ara ara gümrüklerimizde, sınır kapılarımızda yakalanan pestisit kalıntılı ürünler imha ediliyor ancak tüm ürünlerin denetlendiği konusnda hepimizin ciddi tereddütleri var, vatandaşın kafasında ciddi soru işaretleri var” dedi. Cumhurbaşkanı adayı Özersay ayrıca ülke içinde üretilen tarım ürünlerinin de ilaç kullanımı bağlamında çok iyi denetlenmesi ve üreticiye ilaç kullanımı konusunda yaygın bir eğitim verilmesi gerektiğine dikkat çekti.  

“Bu Dernek Toplumsal Dayanışmaya En Güzel Örnek”

Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay Kanser Hastalarına Yardım Derneği’nin ülkemizde az bulunan toplumsal dayanışmaya en güzel örneklerden biri olduğunu, bugüne değin Dernek tarafından yürütülen faaliyetlerin takdir edilmesi gerektiğini de vurguladı. Çalışmaları nedeniyle Dernek Başkanı Raziye Kocaismail’i ve Dernek çalışanlarını tebrik eden Cumhurbaşkanı adayı Özersay “toplumun her bir bireyi kendi imkanları ölçüsünde bu ve benzeri sivil toplum örgütlerine katılmalı ve katkı koymalıdır. Kuşkusuz devletin de ciddi sorumlulukları vardır. Örneğin bugüne değin boşa harcadığımız kaynakları kansere karşı mücadele için kullanmış olsaydık bugün eminim bu noktada olmazdık. Hedefim ülkedeki kaynakların doğru yönetilmesi için Meclis’i ve hükümeti harekete geçirmek ve denetlemektir. Kanser hastalığına karşı mücadelenin bu noktadan itibaren Kıbrıslı Türklerin var olma mücadelesinin bir parçası olması gerektiğini hepimiz görmek ve gerekli katkıyı koymak zorundayız” dedi.

Kocaismail: “Hükümet Değil Devlet politikası Gerekli”

Görüşme sırasında konuşan Dernek Başkanı Raziye Kocaismail kanser gibi önemli bir konunun hükümetlerin programlarına girmesinin bir şey ifade etmeyebileceğini, sonuç alıcı ve uzun vadeli bir mücadelenin başarılı olabilmesi için bu konulardaki adımların artık bir devlet politikası haline gelmesi gerektiğine inandıklarının altını çizdi. Kocaismail kanser konusunda ülkede ciddi bir veri eksikliği bulunduğuna ve coğrafi olarak nerelerde ve neden kanser yoğunlaşması yaşandığı konusunda ciddi bir belirsizlik yaşandığına da dikkat çekti. Derneğin bilimsel danışmanı olarak görev yapan Mine Çağlar ise kansere karşı mücadelede dünyanın takip ettiği yöntemi detaylı şekilde anlatarak bilgiler verdi. Çağlar beslenme alışkanlıkları, gıdaların denetimi, meslek, aile ve yaşanan kişisel ve toplumsal belirsizlikler ile travmalar gibi kanser hastalığının nedenleri üzerinde durulabilmesi için  sağlıklı bir kanser kayıt sistemine ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Görüşme sırasında bu çalışmaların bilimsel şekilde yapılabilmesi için bir yandan devlet kurumlarının gerekli katkıyı koyması diğer yandansa Türkiye’de devam eden başarılı çalışmlardan da yararlanmak gerektiğine de vurgu yapıldı.