Nadire Bahadi
Mağusa Suriçi’nde bulunan Ay İkserino Kilisesi’nde 3 yıldan bu yana Kıbrıslı Rumlar tarafından tekrarlanan “Kutsal Cuma” törenine bu yıl Dışişleri Bakanlığı’ndan izin çıkmadı, “Mağusa Kentimiz” isimli Kıbrıslı Rumlardan oluşan örgüt ayin için Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dan yardımcı olması yönünde talepte bulundu.
58 yıl sonra ilk kez 2014 yılında gerçekleşen ve 3 bini aşkın Kıbrıslı Rum’un katılım gösterdiği “Kutsal Cuma” töreninin yapılmasına izin verilmemesi Mağusa İnisiyatifi başta olmak üzere bazı Sivil Toplum Örgütleri’nin de tepkisine yol açtı.
STÖ’ler Ay İkserino Kliisesi’nde yılda 1 kez ayin yapma iznini Kıbrıslı Rumların Ocak ayında düzenlenen ayinde kullanması nedeni ile bu yıl içinde düzenlenmek istenen ibadetlerin engellenmesinin Kıbrıs Sorunu’nun çözüme kavuşturulmak istendiği bir dönemde kabul edilemez bir durum olduğunu açıkladı.
STÖ’ler hükümetin Kıbrıs konusunda etkili olan ayin izinlerinde “keyfi” davranıldığını ileri sürdü.
Mağusa’da örgütlü bazı Sivil Toplum Örgütleri’nin bu gün konu ile ilgili tepkilerin dile getirildiği ortak bir açıklama yapması beklenirken, Mağusa Kaymakamı Dürdane Acı ise ayinle ilgili getirilen yasağın hükümetin aldığı bir karar olduğunu belirterek, yorum yapmaktan kaçındı.
Dağlı: Ayin kısıtlamaları müzakere ruhuna ters
14 Nisan Cuma günü düzenlenmek istenen ayin için çıkan kararın değişmeyeceğini düşündüklerini belirten Mağusa İnisiyatifi aktivistlrinden Okan Dağlı, “biz ayinin yasaklanma kararını protesto ediyoruz” dedi.
3 yıldan beri bu ayin yapıldığını ve ayin nedeni ile kente binlerce insanın gelip dini ibadetlerini yerine getirdiğini belirten Dağlı, kentlinin de memnun olduğunu söyledi.
Ayinlerle ilgili çıkan kararın müzakere sürecinin ruhuna aykırı olduğunu söyleyen Okan Dağlı, çözüm sürecinin sadece liderlerin masada kurtardıkları bir durum değil, masa dışında gelişen bir olumsuzluğunda süreci baltaladığını belirtti. Dağlı, Türk tarafının olumsuz tavırlarının toplumlar arasındaki yakınlaşmaya ciddi biçimde zarar verdiğin söyleyerek Kıbrıslı Rumların ibadet hakkının engellenmesinin Uluslararası hukuka aykırı olduğunu kaydetti.
2014’te “Kutsal Cuma”nın ilk kez Ay İkserino Kilisesi’nde düzenlenmesinden sonra Rum tarafının Türkiye kökenli vatandaşlara bayram öncesinde ilk kez Hala Sultan’a geçip ibadet etme şansı verdiğini hatırlatan Dağlı, bunun karşılıklı bir yumuşama göstergesi olduğunu ancak iki tarafta da olumlu hava yaratan bu etkinliğin kısıtlanması barış atmosferini olumsuz etkileyecektir.
2014 yılından sonra bir süre Kıbrıslı Rumlar’ın hemen her ay kiliselerde ibadetlerini yerine getirdiğin belirten Dağlı, gelen kısıtlamalarla izinlerin artık tamamen keyfi verildiğini belirtti.
Serdar Atai: İbadetlerin kısıtlanmasını protesto ediyorum
Mağusa Suriçi Derneği (MASDER) Başkan Yardımcısı Serdar Atai, zaten en başta müzakere sürecinin yaşandığı bir dönemde Dış İşleri Bakanlığı tarafından ayinler konusunda getirilen kısıtlamaların yanlış olduğunu belirtirken en başta bu durumu protesto ettiğini kaydetti. Güzelyurt, Tuzla ve Dip Karpaz’daki büyük kiliselerin dışındaki diğeri kiliselere ayin için yılda 1 kez izin verilmesini doğru bulmadığını belirten Atai, bunun ne Uluslararası Hukuk’a ne İnsan Hakları’na ne ibadet kurallarına uygun olduğunu söyledi.
