Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, Hayvan Üreticileri Birliği’nin eyleminde açılan ve tartışma konusu olan pankartla ilgili, “Biz o pankartta siyasi hiçbir belirginlik göstermedik” dedi. Kelle, "Sıkıntılarımızı çözerken iyi, resmini görürken kötü mü" diye de sordu.

“Daha altı ay önce yaşanılan kuraklıkta hükümet edenler ‘biz bu sorunun üstesinden gelemeyiz. Bu sorunu Ankara’ya taşıyacağız. Yardım isteyeceğiz’ demişlerdir” diyen Kelle, bunun gibi birçok sorunda gelmiş geçmiş hükümetlerin Türkiye’ye başvurduğunu belirtti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben “Sayın Cumhurbaşkanım yetiş, bu lanet siyasetten usandık artık” şeklindeki pankartla ilgili eleştirilere yazılı açıklamayla yanıt veren Kelle, özetle şunları kaydetti:

“Ama sıkıntılarımızı çözerken ‘iyi’, resmini görürken ‘kötü’ mü oluyor? Biz, o pankartta siyasi hiçbir belirginlik göstermedik. Geçmişten gelen diğer hükümetler zamanındaki sıkıntıların çözülemeyip bugünlere geldiğine ve artık sürdürülebilir olmadığına bu pankartla dikkat çekmek istedik.”

Açıklamasında, CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit Soyer’in konuyla ilgili açıklamasını da eleştiren Kelle, şu ifadelere yer verdi:

“Sayın Soyer, ‘pankartta silihtar izi var’ diyerek pankartların RHA ile üreticilere getirildiğini iddia etti. Bu iddiasını derhal ispatlamalıdır. İspatlayamayacağını bildiğimiz için kendisine bu pankartın eylem alanına nasıl geldiğini açıklayalım. Üreticilerimiz bu pankartı sabah 09.00’da reklam ajansından bizzat kendileri almış ve eylem alanına gelmişlerdir. Ama ne üzücüdür ki Sayın Soyer bilmeden, öğrenmeden bu işe devlet aracını karıştırmıştır.

Bizim tek temennimiz tüm meclisin tek çatı altında toplanıp doğru kararlar almasıdır. Tarım sektöründe kalıcı, sürdürülebilir, bütünlüklü bir tarım politikasının artık hayata geçirilmesi ve bu sıkıntıların hükümet edenlerle üreticilerin önünde olmamasıdır.”

“Türkiye’de ithal ürünlere yüzde 180 fon varken, ülkemizde bunu istemek bindiğimiz dalı kesmek midir?” diye soran Kelle, şöyle devam etti:

“Tüm dünyada olduğu gibi ürettiğimizin karşılığını gününde almayı, düşük faizli kredilerle üretim yapmayı, yüzde 60 ve yüzde 50 hibe programlarını hayata geçirip kullanmayı istemek, bunların tümünün Türkiye ile dünyadaki üretici kardeşlerimizin kullandığını bilmek ve bizim üretici, emekçi kardeşlerimizin bunların hiçbirine sahip olamaması bizim için üzücüdür.

Yüzde 120 faiz ödediğimiz günleri, geçmiş hükümetin oy uğruna tarım sigortasındaki kuraklık adı altındaki parayı tüm ülkeye dağıttığı ve bu yüzden mekanizmaların her geçen gün tıkandığını biliyoruz.

Biz, hükümet kurulduğundan beri hükümetin büyük ve küçük ortağı diye ayrım yapmadan sadece hükümete seslendik. Bunun yanında hükümet edenler kadar muhalefettekilerin de en az onlar kadar sorumlu olduğunu biliyoruz.”