Deniz Abidin

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. İsmail Kemal, Türkiye’de hükümet ve AK Parti bağlamında çok önemli ve hızlı gelişmeler yaşanmakta olduğunu belirterek,  yedi ay önce yüzde 50 oranında oy alarak Başbakan olan Ahmet Davutoğlu'nun görevden ayrılacağını ifade etti.  22 Mayıs’ta yapılacak AK Parti olağanüstü kurultayında yeni parti başkanı ve Başbakan seçileceğini söyleyen Kemal, Türkiye'nin  yeniden “emanetçi Başbakan” dönemine gireceğini belirtti. Kemal, akla hemen Yıldırım Akbulut örneğinin  geldiğini söyleyerek, yeni AK Parti Başkanını ve dolayısıyla Başbakanı TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın  belirleyeceğini ve Türkiye'nin  fiilen başkanlık sistemine gireceğini kaydetti.

"Yeni Başbakan, Cumhurbaşkanının sözünden çıkmayacak biri olacak. Ahmet Davutoğlu, böylesi bir Başbakan olmak için göreve getirilmişti ama belli ki tam anlamıyla “emanetçi” olamadı" diyen Kemal,  Davutoğlu'nun belirli konularda Cumhurbaşkanı ile görüş ayrılığına  düştüğünü söyledi.

“'Artık istenmiyorsun, git' mesajı"

Kemal şunları söyledi, "Bu konuların neler olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunun üzerine son hızlı gelişmeleri tetikleyen Davutoğlu’nun bazı yetkilerinin geri alınarak MKYK’ya verilmesi gündeme geldi. Bu karar Davutoğlu’na “artık istenmiyorsun, git” mesajıydı. Başbakan Davutoğlu da Cumhurbaşkanı ile görüştükten sonra olağanüstü kurultay kararını ve kendisinin aday olmayacağını açıkladı"

"AK Parti yeni bir döneme giriyor"

"2002’den beri önce baş danışman, sonra Dışişleri Bakanı ve daha sonra Başbakan olarak AK Parti’ye önemli hizmetleri geçen  Davutoğlu’nun başına daha önce Abdullah Gül, Bülent Arınç gibi isimlerin başına gelen geldi. Artık Türkiye ve AK Parti yeni bir döneme giriyor. Belli ki TC  Cumhurbaşkanı Erdoğan 22 Mayıs AK Parti olağanüstü kurultayı ile başkanlık sistemini fiilen hayata geçirmekle yetinmeyecek, hukuken de sağlamak isteyecek. Bunu şimdiki parlamento ile yapabilirse yapacak. Yapamazsa uygun gördüğü zamanda erken seçime gidecek. MHP ve HDP’nin yüzde 10 barajını aşamaması senaryosunda AKParti anayasayı istediği gibi düzenleyecek güce ulaşabilir. En azından amaçlanan bu. Bu noktada MHP içindeki gelişmelerin ne yönde olacağı, dokunulmazlıkların kaldırılması konusu önem kazanıyor. Türkiye bir süre daha siyasi türbülansta olacak"

"Türkiye daha da otoriterleşecek"

İsmail Kemal, "TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Davutoğlu gibi en yakın çalışma arkadaşlarını feda etme pahasına tüm gücü kendi elinde toplayacak bir başkanlık sistemine geçme kararlılığı Türkiye için iyi olur mu? Bunun Türkiye’nin daha da otoriterleşmesinden başka bir şey getireceğini sanmıyorum" diyerek, Türkiye’deki hızlı siyasi gelişmeleri kaygı ile izlediğini belirtti. Kemal,  muhalefetin dağınık, zayıf olması durumunun  daha da üzüntü verici olduğunu söyleyerek,  Türkiye’nin önünde çözüm bekleyen çok önemli sorunlar olduğunu kaydetti.

"Esas hedef başkanlık sistemine hukuken geçiş"

22 Mayıs itibarıyla Türkiye’nin yeni bir döneme gireceğinin altını çizen Kemal, bunun başlangıç olacağını söyledi. Esas hedefin  başkanlık sistemine hukuken geçiş olacağını belirten Kemal,  Başkanlık sistemini öngören bir anayasanın kabul edilmesi için mümkün olan her şeyin yapılacağını söyledi. Kemal, Türkiye’de daha büyük gerginliklerin  yaşanmasını beraberinde getireceğini dile getirerek, tüm  bunların  ülkenin hem iç  hem de dış politikasını etkileyeceğini, şu anda dünyanın Türkiye algısı “otoriter Türkiye” algısı olduğunu anlattı.

Kemal, son gelişmelerin  bu algıyı daha da güçlendirebileceğini söyledi.

"Vize serbestiyeti siyasetteki gelişmelerin gölgesinde kaldı"

Kemal, "AB Komisyonu’nun vize serbestiyeti konusunda Türkiye lehine verdiği tavsiye kararı siyasetteki gelişmelerin gölgesinde kaldı. Türkiye’nin vize kararını kutlaması beklenirken gündem aniden değişti ve tüm dikkatler Davutoğlu’nun görevden uzaklaştırılması sürecine yoğunlaştı. Davutoğlu, vize konusundaki başarıyı anlatmak yerine görevden ayrılacağını açıkladı. Türkiye bu iç gelişmelerle boğuşurken vize konusu ne olur? Geriye kalan 5 koşul zamanında yerine getirilir mi? Avrupa Parlamentosu ve genelde AB Türkiye’deki son gelişmeleri nasıl değerlendirir? Bunu göreceğiz"diye konuştu.

"Önemli olanın Türkiye’nin içindeki gelişmeler"

Kemal,  dış politika açısından durumun iyileşmesini beklemenin aşırı iyimserlik olacağını ifade ederek,  esas önemli olanın Türkiye’nin içindeki gelişmeler ve  siyasi mücadeleler olduğunu kaydetti. "'Tek adam' sistemini benimsemeyen güçler ne yapacak?"diyen Kemal,  toparlanıp etkili bir mücadele verilmezse  Türkiye'nin giderek Putin Rusyasına benzer bir ülke haline geleceğini söyledi. Kemal, "Başkanlık sistemi, herşeyin Putin’in iki dudağı arasında olması Rusya’nın sorunlarını çözümledi mi?" diye sordu.