Kanser Hastalarına Yardım Derneği, önemli bir sağlık problemi olan kanser hastalığının önlenebilir en önemli nedeni olan sigaranın, kanser oluşumundaki rolünün yüzde 30-33 oranında olduğuna dikkat çekti.
Kanser Hastalarına Yardım Derneği Bilimsel Danışma ve Eğitim Çalışmaları

Birimi Sorumlusu Temel Onkoloji Uzmanı Mine Çağlar,  “31 Mayıs Dünya Sigarasız (Sigarayı bırakma) Günü”, nedeniyle yayımladığı mesajda, Dünya Sağlık Örgütü'ne üye ülkeler tarafından 1987 yılından itibaren her yıl 31 Mayıs tarihinde sigaranın sebep olduğu önlenebilir hastalık ve ölümlere dikkat çekilmesi amacıyla tüm dünyada ve KKTC’de çeşitli etkinlikler ile konuya dikkat çekilmeye çalışıldığını belirtti.

Çağlar, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile ortak proje çalışmalarında işbirliği içinde bulunan UICC (Dünya Kanser Kontrol Örgütü) üyesi Kanser Hastalarına Yardım Derneği olarak, en önemli ve korunulabilir kanser nedeni olan ve toplumda da yaygın bir kullanım alışkanlığı olan, başta kanser hastalığı olmak üzere diğer önemli sağlık problemlerinin de önemli bir nedeni olan ‘sigara kullanımı’ ve zararları konusunda toplumumuzda farkındalık yaratmak ve konuya dikkatleri çekmek istediklerini ifade etti.

14.1 MİLYON KİŞİ…

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Kanser Araştırmaları Birimi 2012 GLOBOCAN verilerine göre, tüm dünyada yeni kanser vaka sayısının 14.1 milyon kişiye ulaştığını kaydeden Çağlar, “En sık görülen kanser türleri arasında birinci sırada, sigaranın büyük oranda etken olduğu Akciğer Kanseri (%13.0) gelmektedir. Yine 2012 yılı verilerine göre, kanser hastalığına bağlı ölüm sayısı 8.2 milyon kişiye ulaşmıştır. Bu ölümlerin en sıklıkla görüldüğü kanser türlerinin başında yine Akciğer Kanseri (%19.4) gelmektedir” dedi.

Kanser hastalığının oluşumunda genetik nedenler (%10-20) ve çevresel nedenlerin (%80-90) birlikte rol oynamakta olduğuna işaret eden Çağlar, “Sigaranın tüm kanserlerin oluşumundaki rolü %30-33 oranındadır. En önemli kanser türlerinden birisi olan Akciğer Kanserinin %95-98 nedeni sigaradır. Sigara, Akciğer Kanseri dışında daha birçok kanser türünün gelişiminde de önemli rol oynamaktadır” ifadelerini kullandı.

HER YIL 6 MİLYON ÖLÜM

Sigara kullanımı, her yıl dünyada yaklaşık 6 milyon insanın ölümüne yol açtığına dikkat çeken Çağlar, bu ölümlerin yaklaşık 600.000 den fazlasının ise pasif sigara içimine bağlı olduğunu kaydetti.

Çağlar, “Eğer bu konuda yeterli önlemler alınmazsa 2030yılında sigaranın 8 milyon insanın ölümüne yol açacağı tahmin edilmektedir” dedi. 
Mine Çağlar şöyle devam etti:

“Bilindiği gibi sigara ve diğer tütün maddeleri kullanımı, halk sağlığı açısından ciddi sonuçları olan küresel bir sorundur. Sigara tüketiminin ve sigara dumanına maruz kalmanın yani pasif içiciliğin; ölümlere, önemli hastalıklara ve sakatlıklara neden olduğu bilinen bir gerçektir. Sigara, en önemli önlenebilir ve korunulabilir bir kanserojen maddedir, yani kanser nedenidir.

Gün geçtikçe özellikle çocuklarda, gençlerde ve kadınlarda tüketimi giderek artan, erken yaşta başlandığı zaman bağımlılık yapıcı etkisi ve zararları daha fazla olan, içerdiği 4000 üzerinde kimyasal zararlı madde ile kanser yapıcı etkisi olan sigara, zararlı ve öldürücü gücünü içerdiği 4000’den fazla kimyasal zehirli maddeden almaktadır.

Sigara, içerisinde hem kanser sürecini başlatan ve hem de bu süreci hızlandıran maddeler içerdiğinden dolayı önemli bir kanserojen maddedir.

Sigaranın başta akciğer kanseri olmak üzere çeşitli kanserlere sebep olduğu bilinen bir gerçektir. Bunun yanında sigaranın, kalp-damar hastalıklarına, solunum sistemi hastalıklarından bronşit, amfizem gibi pek çok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olduğu  bilinmektedir. Bilimsel olarak yapılan çalışmalarda sigara içen her üç kişiden birinin kanser hastalığı nedeni ile vefat edeceği bildirilmektedir. Diğer üçte bir kişide de sigaranın meydana getirdiği zararlı etkiler ile oluşan bir başka kronik hastalık (kalp, solunum sistemi hastalıkları gibi) ile mücadele edeceği bildirilmektedir. “Bana hiç bir şey olmaz” diye düşünmek doğru değildir.

Sigara içen kişilerin, gerek kendi sağlığına ve gerekse de çevrelerinde bulunan kişilerin sağlığına önemli derecede zarar verdikleri bir gerçektir.

Kişinin kendisinde sigaraya bağlı herhangi bir sağlık problemi görülmese dahi genetik yapıda meydana gelen zararlar genler aracılığı ile gelecek nesillere aktarılmakta ve gelecek nesillerin kanser hastalığına yakalanma risklerinin artmasına neden olmaktadır. Pasif içicilerde, aktif içicilik kadar olmasa da kişinin kanser hastalığına yakalanma riskini artırdığı yapılan bilimsel çalışmalar ile gösterilmiştir.”

SİGARA KULLANIMINA BAŞLAMA…

Sigara kullanımına, kişilerin pek çok sebepten dolayı başlayabildiğini ifade den Çağlar,  özellikle gençler arasında özenti ve sosyal çevre bulma isteği ile başlanan sigaranın, çevreye verilmek istenen “ben artık büyüdüm” imajında bir aracı olarak kullanıldığının bilindiğini belirtti.

Günlük stres faktörleri, örnek alınan kişilerin etkisi, çevrenin teşviki, yalnızlık gibi faktörlerin etkisi ile kişilerin sigaraya başladığını ve nikotin maddesinin marifeti ile bağımlılık meydana geldiğini kaydeden Çağlar, “Günlük iş hayatında kadınların da yerlerini alması ile her konuda olduğu gibi sigara kullanımında da erkekleri aratmadıkları bir gerçektir” dedi.

“Günümüzde dünyada, sigara ve diğer tütün mamülleri ile her yönlü mücadelede, ‘Tütün Kontrol ve Önleme Poletikaları’ gibi programlar oluşturulup uygulanmaktadır” diyen Çağlar, “Bu mücadeledeki başarı, bu tür programların sistemli bir şekilde yürütülerek, denetlenmesinde gizlidir” ifadesini kullandı.

Çağlar, “Bilimsel olarak ispatlanmış bir kanserojen olan, kendi paramızı vererek satın aldığımız hastalık nedenimiz olan ‘sigara’yı sadece ‘31 Mayıs, Dünya Sigarasız (Sigarayı Bırakma) Günü’nde’ değil,  yaşamımızın her gününde kullanmayarak, çevremizde kullanılmasına izin vermeyecek şekilde ‘sigarasız bir yaşam’ diliyorum” dedi.