Kıbrıs adasının her iki tarafında aynı sporu yapan gençler, Erçin Şahmaran’ın hazırladığı “SÖZ SİZDE” programına katıldı. 

Uğur Sayılır, Feral Uyumsal ve Nikos Possourios sörf sporunu, nasıl bir araya geldiklerini, Kıbrıs’ı ve beklentilerini Erçin Şahmaran’a anlattılar. Konukların programda yaptığı açıklamalardan öne çıkan detaylar şöyle: 

UĞUR SAYILIR “KUZEY, GÜNEY YOK, KIBRIS VAR” 

“Bizim için kuzey, güney yok. Bizim için Kıbrıs var. Rüzgâr güneyden eserse güneye, kuzeyden eserse, kuzeye gidiyoruz. Biz dostuz ve aramızda sorun yok. Benim Yedi Dalga’da merkezim var, ders veriyorum. Biz denize giriyoruz, bu ortamı paylaşıyoruz. Sörf sporu sabır ve irade istiyor. Ve her türlü olumsuzluktan etkileniyor.” 

“KIBRIS BU SPOR İÇİN UYGUN” 

“İlgilenen, gelen, katılan çok var. Ama hem zaman, hem de maddi yönlerden insanlar vazgeçebiliyor. Mayıs ayından, ekim ayına kadar sezonumuz sürüyor. Ders veriyoruz, insanları eğitiyoruz. Kış aylarında daha çok kendimiz için çalışıyoruz, yüzüyoruz, spor yapıyoruz. Bizde yüz elli civarı sörfçü var. Kıbrıs bu spor için çok uygun bir ülke. Su sıcaklığı uygun, deniz içinde tehlikeli balıklar yok. Mesela, Lefke bölgemiz çok uygun bu spor için. Elbette ilgi gerek.” 

“OLMAYAN SORUNLAR YARATIYORUZ” 

Her yıl etkinlikler düzenliyoruz. Her defasında artan sayılarda insanlar geliyor. Yabancı insanlar daha çok ilgi gösteriyor, geliyor, katılıyor. Burada herkes ortak bir amaç için bir arada. Sörf yapıyor, eğleniyor. Avustralya, Yeni Zelanda gibi ülkelerden gelen gençler var. Saatlik gelenler, günlük gelenler var. Sörf kampı oluyor bunun adı. Bu turizmdir ve geliştirilebilir. Biz spor yapıyoruz, herkes gibi yaşamımız devam ediyor. Her şey çok güzel olabilir, güzel şeyler yapılabilir. Ama olmayan sorunlar yaratıyoruz. Önemli olan dostluk arkadaşlık, neler yapılabileceğini anlatsam, anlayan olmayacak. Biz spor ve sörfle yapıyoruz ve mutluyuz.” 

NİKO POSSOURİOS; “İKİ TOPLUMLU BİR KULÜP KURUYORUZ” 

“Bizim sevdiğimiz sporu yapma gibi ortak bir noktamız var. Birbirimize yardım ediyoruz. Sevdiğimiz şeyi yaprak yaşamımızı daha güzel bir noktaya getirebiliriz. Her şey için biraz zaman gerek. Güneyde 2 binin üzerinde sörfçü var. Bu spor Rio olimpiyatlarında bir disiplin olarak yer alacak. Olimpik bir spor olacak, hükümetler, belediyeler bu spora sahip çıkıp, sporcuların gelişmesine yardımcı olmalılar. En başta bir federasyonun oluşturulması, eğitmenlerin lisanslı olarak profesyonel eğitim vermesi gerek. Bunun için de hükümetlere görevler düşüyor. Bizde iki kulüp var. İki toplumlu ortak bir kulüp kurma çalışmamız var.” 

“HÜKÜMETLER İLGİSİZ” 

“Arap ülkeleri ciddi maddi kaynaklar harcıyor, bu işi turizm haline getirdiler. Oraya ders almaya için çok sayıda yabancı insan gidiyor. Bizde ister kuzey, ister güney olsun, hükümetler bu spora ilgisiz. Kıbrıs’a Avrupa’dan ders almaya gelen çok sayıda sörf meraklısı var. Bunu bir turizm fırsatı haline getirmek mümkün. Şuan için böyle bir durum maalesef yok. Larnaka’da sörfçülere ayrılan bir yer var. Hükümetin, sırf yer ayırmak için verdiği bir yer. Rüzgâr yok, deniz altı kayalı, bizi buraya attılar.” 

“DENİZDE SINIR YOK” 

“Kıbrıs etrafında tur attık. Uğur arkadaşım bana gelirken polis kendisini durdurmuş ve nereye gittiğini sormuş. Uğur da sörf yapmak için geldiğini anlatmış. Bu bize bir fikir verdi. Bu ada bizim, ben Rumca konuşan bir Kıbrıslıyım, Uğur ise Türkçe konuşan bir Kıbrıslı. Ada içinde sınır olabilir ama denizde sınır yoktur. Bunu göstermek için karar verdik ve gerçekleştirdik. Çok karışık duygular yaşadık. Bunu anlatmak mümkün değil, mutlu oldum, üzüldüm, karmakarışık duygular yaşadım. Bizi durdurmak istediler, herkes bize çılgın dedi. 

Fakat başardık. Tekrarını mutlaka yapacağız. Çok küçük bir ada da yaşıyoruz. Ve ne olduğundan çok bundan sonra ne yapabiliriz onları konuşmalıyız.” 

FERAL UYUMSAL; “ÖNYARGILI OLANLAR VAR” 

“Ben güneye Niko’nun sahip olduğu yere sık sık gidiyorum. Oraya Türklerle hiç konuşmamış insanlarda geliyor. İlk başlarda biraz çekince vardı. Bu zamanla değişti. Hiç başka konulara girmiyoruz. Başka yerler var ki gittiğimiz zaman rahat değiliz. Biraz önyargılı olanlar var.” 

“SÖRF, TURİZM SEKTÖRÜNE KATKI KOYABİLİR” 

“Beraberken sadece o günün ve o sporun keyfini yaşıyoruz. Siz gidiyorsunuz ve yolun yanından geçen arabaları denizden görüyorsunuz. Bu çok güzel bir duygu, özgürlük, keyif ve heyecan. Güneyde sadece sörfçülere ayrılmış bir bölge var. Orada sadece sörf sporunu yapanlar var, burası bu iş için ayrılmış. Bizde böyle bir imkân yok. Bu durum da bu sporu yapmak isteyenleri olumsuz etkiliyor. Biraz daha ilgi gösterilirse bu spor turizm amaçlı da kullanılabilir. Ülkeye her yönden katkı koyabilir.”