Pazar gün Yenikapı'da düzenlenen 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi'ne parlamento dışındaki partilerin de çağrılması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, isim vermeden HDP'nin davet edilmemesini de eleştirdi.
CHP lideri, "Bir parti meşru değilse, meşruiyet sınırlarına çekmek tüm partilerin görevi olmalıdır. Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanı'yla buluşmamda da söyledim, demokrasi bu ülkenin ortak payı olmalıdır. " dedi.
Olağanüstü Hal ilanını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Olaüanüstü bir durumdan geçiyoruz değil mi?" diye sordu, şöyle devam etti:
"Bunu aşmalı mıyız? Evet ama bunu hukukun üstünlüğü çerçevesinde aşmalıyız. Hukukun üstünlüğünün olmadığı bir demokrasi olmaz. Bunları birbirinden ayırmak asla mümkün değildir. Normalleşme sürecine Türkiye'nin bir an önce sokulması lazım. Kanun Hükmünde Kararnam çıkararak OHAL dönemi sonrası döndemi şekillendirmek Anayasa'ya uygun değildir. Bir devletin, bir kurumun inşası parlamentonun görevidir, yürütme organının değil. CHP Başkanı olarak Başbakan ve Cumhurbaşkanı'na bu konulara hatırlattım."
"Camiye, kışlaya ve adliyeye siyaset girmesin"
CHP lideri, Yenikapı'dkai mitingde yaptığı öneriyi yinelerken, "Camiye, kışlaya ve adliyeye siyaset girmesin. Her partiden arkadaşımız camiye gidiyor. Duasını yapıyor. Camileri bir partinin arka bhaçesine dönüştürmek vatandaşı böler. Camiye siyaset sokulması türkiyenin geleceği açısından en büyük tehlikedir. Kışlaya siyaset girerse darbeye kapı açarsınız." uyarısı yaptı.
CHP'li il başkanlarına çağrıda bulunan Kılıçdaroğlu, "Siyasette uzlaşma kültürü, sizden siteğim diğer siyasi partilerin il başkanlarını ziyaret edin, oturun kahvelerini için. Sohbet edin. Evet biz onların siyasi görüşlerine katılmıyoruz ama onlar bizim düşmanımız değil" dedi.
"Atatürkü en çok istismar eden Kenan Evren'dir"
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kamudan Gülen örgütü mensuplarının çıkarılmasına da değinerek "FETÖ örgütünün sızması yok, yerleştirme yok. Şimdi diyorlar ki şimdi bunları temizleyeceğiz, liyakat sistemini getireceğiz diyorlar. Biz de bunların takipçisi olacağız" ifadelerini kullandı.
1980 askeri darbesiyle gelen 1982 anayasının değiştirilmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Atatürk'ü en çok istismar edenlerin başında Kenan Evren ve arkadaşları geliyor. Atatürkçülük başkalarının inançlarına saygılı olmaktır" dedi.
Meclis'in darbeye direndiğini anlatıp parlamenter sistemin güçlendirilmesi gerektiği çağrısını yineleyen CHP lideri, "Başka bir sisteme gerek yok, yeter ki biz adam gibi çalışalım, yeter ki biz milleti kamplaştırmayalım, birbirine düşman hale getirmeyelim" diye konuştu.
"Darbecilerin getirdiği yüzde 10 seçim barajını kaldıralım" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir parti oy alıyor başka bir parti milletvekili kazanıyor. Ben yüzde 1 oy alan partilerin bile mecliste olması gerekitğini söylüyorum. Bu insanlar nerede siyaset yapacak?, sokakta mı yapacak? diye sordu.
Medya özgürlüğü de Kılıçdaroğlu'nun konuşmasında altını çizdiği konulardandı. CHP lideri "Medyayı Anayasa'da 4. güç olması lazım, bunu kabul edecekseniz getirin kabuıl edelim. Medya olmasaydı, halk direnme hakkını kullanamaycaktı" dedi.
CHP lideri Gülen örgütünün dini istismar ettiğini vurgulayıp, "Laiklik bizi bir arada tutan çimentodur. FETÖ dediğimiz terör örgütü. Yıllar yılı ne yaptılar, dini istismar ettiler. Din bizim gönlümüzdedir. Oraya dokunulmasına müsaade etmemeliyiz. Eğer Türkiye'de laik bir düzen olmasaydı, insanlar inançlarını yaşayamazdı." dedi.
Hakkari ve Şırnak il statülerinin Yüksekova ve Cizre'ye taşınmasını da eleştiren Kılıçdaroğlu "Binali Yıldırım'a çağrıda bulunuyorum, gelin Yüksekova ve Cizre'yi de il yapalım. 83 ilimiz olsun" önerisini yaptı.
Kaynak: Al Jazeera
