KKTC’de geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren ve vatandaşa 69 TL’den satışa sunulan e-kimlik, geçtiğimiz günlerde TBMM’de onaylanmasının ardından 8 TL’ye Türkiye vatandaşlarına satılmaya başlandı. İki ülkede de vatandaşlara sunulan e-kimliklerin fiyat farkı gözden kaçmazken, KKTC’de vatandaşların e-kimliklere neden 69 TL ödediği akıllarda soru işaretleri yarattı

Türkiye’den 2 milyon 400 bin TL’ye mal edilen kimlik kartlarının KKTC’deki karşılığı 20 milyon 700 bin TL olması da aradaki fiyat farkını sorgulatır hale geldi. Yeni Bakış’ın en basit şekliyle yaptığı hesaplamaya göre TC’den 8 TL’ye alınan kimlikler, 300 bin kişilik nüfusa 2 milyon 400 bin TL’ye mal oluyor. KKTC’de 69 TL’ye satılan kimliklerden ise 20 milyon 700 bin TL elde ediliyor. KKTC devleti bu yolla kasasına vatandaşın ensesinden 18 milyon 300 bin TL atmış oluyor. 

Konuyla ilgili Yeni Bakış’a değerlendirmelerde bulunan BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan ve YKP Örgütlenme Sekreteri Murat Kanatlı, e-Kimlik uygulamasının emrivaki bir uygulama olduğunu ve bu yolla devletin "Hırsızlık" yaptığını söyledi.

Özlem ÇİMENDAL

TC Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı (UDHB) adına Türksat A.Ş. tarafından, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) e-Devlet Programı kapsamında tamamlanan e-Kimlik Sistemi sonrasında 28 Mayıs 2015 tarihinde KKTC İçişleri Bakanlığı’nda düzenlenen törenle başvurular alınmaya başlanmıştı. Türksat’ın sistem entegratörlüğünde alt yükleniciliğini TÜBİTAK ile Netaş’ın üstlendiği, uluslararası standartlara uygun, çağdaş ve kaliteli bir hizmet ile e-devletin çekirdeğini oluşturan e-Kimlik Sistemi sonrasında kimlik kartları 69 TL karşılığı başvuran vatandaşlara verilmeye başlandı. 

Türkiye’de ise üç aşamada gerçekleştiği açıklanan pilot uygulamayla vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayacak kolay taşınabilir, taklit, tahrif ve sahteciliğe imkan vermeyen, biyometrik unsurlar da içeren, kredi kartı boyutlarında olması tasarlanan Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartları’nın 2016 yılı içinde vatandaşlara verilmeye başlanması tasarlanırken, kartlar ehliyet, nüfus cüzdanı ve pasaportu bir arada toplayan elektronik kolaylık sağlıyor ve 8 TL karşılığında başvuruyla alınabiliyor.

Türkiye’nin KKTC’yi de pilot bölge olarak kullandığı söylemleri kamuoyunda yer bulurken, KKTC’nin çipli kimlik kartlarını 69 TL,  Türkiye’de ise satışa çıkarılan ayni standartlardaki kimliklerin 8 TL’ye alınabilmesi gözlerden kaçmadı. Söz konusu e-kimlik konusunda TC’den alış ve KKTC’de satış unsurları göz önünde bulundurulduğunda 300 bin nüfusa sahip olduğu açıklanan ülkemizde 18 milyon 300 bin TL’lik bir fark ortaya çıkıyor.

Türkiye’den 2 milyon 400 bin TL’ye mal edilen kimlik kartlarının KKTC’deki karşılığı 20 milyon 700 bin TL olması da aradaki fiyat farkını sorgulatır hale geldi. Yeni Bakış’ın en basit şekliyle yaptığı hesaplamaya göre TC’den 8 TL’ye alınan kimlikler, 300 bin kişilik nüfusa 2 milyon 400 bin TL’ye mal oluyor. KKTC’de 69 TL’ye satılan kimliklerden ise 20 milyon 700 bin TL elde ediliyor. KKTC devleti bu yolla kasasına vatandaşın ensesinden 18 milyon 300 bin TL atmış oluyor. 

YKP ve BKP'den sert tepki

YKP Örgütlenme Sekreteri Murat Kanatlı ve BKP Genel Sekreteri Abdullah Kormazhan e-Kimlik sisteminin de KKTC’de birçok kez örneklerinin görüldüğü emrivaki projeler gibi bizim söz sahibi olamadığımız bir süreçle gerçekleştiği noktasında birleşerek, e-Kimlik sisteminin KKTC için ne kadar öneme sahip olduğunu ve yararlarının ne kadar gerçekçi olduğunu Yeni Bakış’a değerlendirdiler. 

YKP Örgütlenme sekreteri Murat Kanatlı:

Karar veren biz olmayınca, şeffaflıktan da bahsedilemez

e-Kimlik Sistemi sonucu vatandaşa 69 TL ederden sunulan e-Kimlik fiyatları ile Türkiye’de 2016 yılı içerisinde uygulamaya konulacak ve pasaport, nüfus cüzdanı, ehliyeti de içerisinde toplayacak kimlik kartlarının 8 TL’ye halka sunulacak olması konusunda aradaki fiyat farkını değerlendiren YKP Örgütlenme Sekreteri Murat Kanatlı, “Bu ülkede gerçekleştirilen hiçbir şey şeffaf değil maalesef. Şeffaflık olmayınca ve karar veren biz olmadığımıza göre çok fazla yorum yapmak olanaklı olmuyor maalesef” diyerek e-kimlik projesinin de KKTC’nin kontrolünde gelişen bir proje konumunda olmadığına işaret etti. 

“e-Kimlik sisteminin arkasında bizim bilmediğimiz başka hazırlıklar var”

e-Kimliklerde KKTC’nin de pilot bölge seçilmesi iddiaları konusuna da değinen Kanatlı, “Türkiye Cumhuriyeti nasıl bir otoritedir ki KKTC’yi pilot bölgesi seçerek kimlik kartı çıkarıyor. Her şey ötesinde buradan başlayıp bunu sorgulamamız gerekir” diyerek, TC’nin KKTC üzerindeki yaptırım gücüne değinerek şunları söyledi:  “Sadece e-Kimlik değil, e-Devlet uygulaması ve diğer uygulamalarla da TC’nin belli makamları karar veriyor ve projeleri bize dayatıyor. Bizim katkımız, katılımımız olmaksızın. Çok kez de bunları görüyoruz. e-Kimlik konusu ilk günden beri tartışma konusu oldu ne kadar ücrete verileceği konusuyla. Belli ki başka bir hazırlık var her neyse artık o hazırlık bilmiyoruz. Bu hazırlık yapılırken  şeffaf olmadığı için göremiyoruz, birileri bir yerlerden rant elde edecekler. KKTC’de bağımsız bir devlet olmadığı birtakım uygulamalarla açıkça görülmektedir.”

“Bize yarar sağlayacak gibi görünen her uygulamayla başka yerlerden para kaydırılıyor”

KKTC’deki yetkililerin işine gelen bazı uygulamaların açıkça bilindiği ve göründüğüne değinen Kanatlı,  “Bize yarar sağlayacak gibi görünen bir projenin sonradan bir şekilde dönüp dolaşıp bizden bir koparımının olduğunu pratiklerimizden görüyoruz. İlk başlarda KKTC’nin kasasına para giriyormuş gibi görünürken, diğer yandan da başka yerlerden bir para kaydırma gerçekleşiyor. Bize beleştir denen her konuda dönüp dolaşıp bunun parası çıkartılıyor bizden. Görmediğimiz bir protokolün içerisinde ödemelerin içerisinde bir şekilde bu yedirilecek. Çünkü bu ülkede yapılan hiçbir uygulama şeffaf değil” dedi.

“Devlet kasasından para çıkmayacak söylemi, saklanan bir şeylere işaret”

 Son yaşanan Ercan polemiğinin de e-Kimlik uygulamasının bir benzeri mantaliteden hareketle örneklendirilebileceğine işaret eden Murat Kanatlı, “11 milyonluk bir paradan bahsediliyor yine bu tarz projelere örnek oluşturan bir konu bu. Devletin kasasından bir kuruş çıkmayacak mantığı. Kasadan para çıkmayacak söylemi, gizlenen bir şeylerin olduğu gerçeğini de bize göstermektedir. Kimse kimseye beleş iş yapmaz” ifadelerini kullandı. 

BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan:

e-Kimlik uygulaması hırsızlıktır

Türkiye’de 8 TL’ye nüfus cüzdanı, ehliyet ve pasaportu içerisinde barındıran çipli kimlik kartlarıyla KKTC’de 69 TL’ye verilen çipli kartlar arasındaki fiyat uçurumuna dikkat çeken BKP Genel Sekreteri Abdullah Kormazhan, “69 TL’ye varan fiyat politikasının tek bir açıklaması var o da hırsızlık. Hem de devlet eliyle hırsızlıktır yapılan. Devleti yönetenler bu ülkeyi ayakta tutmayı halkın cebinden aldığı parayla yapmayı bir alışkanlık haline getirdiler. Her yaptıkların icraatların altından bir yolsuzluk, usulsüzlük çıkmaktadır” açıklamasında bulundu.

“Türkiye dışında tanınmayan e-kimlik için 69 TL fazla”

 e-Kimliklerin KKTC halkı için ne gibi kolaylıklar sağlayacağını bu uygulamayı savunanların çıkıp açıklamasını isteyen Abdullah Korkmazhan, “Çipli kimliklerin bize ne gibi kolaylık sağlayacağını yararının ne olacağını bu uygulamayı hayata geçirenler bize açıklamalı. KKTC kimlikleri Türkiye hariç hiçbir havaalanında kabul görmemektedir. Dolayısıyla böyle bir gerçek ortada dururken neyin çipi ve neyin uygulamasından bahsediliyor. Bu uygulama bilgilere ulaşma, erişilebilirlik açısından oldukça uygundur ancak bizde ne işe yaradığı soru işaretiyken bir de bu kadar astronomik rakama yapılan fiyatlandırma da kaynak yaratma açısından yapıldığını göstermektedir” diyerek yapılanan apaçık devlet eliyle soygun olduğunu vurguladı. KKTC’de bu sistemleri okuyacak bir altyapının da olmadığına dikkat çeken Korkmazhan, “Vatandaşın cebinden yeni kaynak yaratarak bu düzeni sürdürmeye çalışıyorlar” dedi.

“Halkın cebinden hükümetçilik oynuyorlar”

Korkmazhan ayrıca hükümeti, statükoyu alışkanlık haline getirip bununla da sınırlı kalmayarak, elektrikte de sürekli zamlar yapmasının yanı sıra araç kayıt sisteminde de her yeni dönemde ruhsatlara yaptığı zamlar dolayısıyla eleştirerek, statüko zihniyetiyle bu düzeni ayakta tutmaya çalışmakla suçladı. “Şimdi de pasaportlar ve kimliklere kadar indi bu statükoculuk. Halkın cebinden hükümetçilik oynuyorlar. Bu statükocu anlayış orada olduğu sürece halk bunun bedelini ödemeye devam edecek. Bizim BKP olarak halka çağrımız bu yapıyı cezalandırması ve bu statükocu zihniyetten kurtulmasıdır” diyen Korkmazhan, mevcut düzenin artık sürdürülebilirliğinin kalmadığına vurgu yaptı.      

Kaynak: Yeni Bakış