Bertuğ Topal

Sayıştay Başkanı Osman Korahan, emekliliğine bir yıl kalmasına rağmen, apar- topar emekli olan kız kardeşi yerine, eşinin atanmasını istedi, kamuoyundaki tepkilere rağmen suskunluğunu koruyor.

Devletin denetim mekanizmasının başında olan ve “tek kuruşun boşa gitmemesi için denetim yapması” gereken Sayıştay Başkanlığı, şimdi “kamu kaynakları üzerinden ailesine avantaj sağlama” suçlaması ile karşı karşıya.

Korahan’ın derin bir sessizliğe bürünmesi yanında, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst’ün de atamayı onaylamadığı söylentileri UBP kulislerinde tartışılmaya başlandı.

Dürüst de rahatsız

Dürüst’ün atamayı bizzat başbakanın takip ettiği, kendisinin emekli olan özel kalem müdürü ile uyumlu çalışamadığını, yerine atanacak kişinin ise kendisi tarafından belirlenmesini gerektiğini söylüyor.

Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın kardeşinin özel kalem müdürü yapılarak, maaşında ayda bin 500, emeklilik ikramiyesinde de 150 bin TL’ye yakın bir artış avantajı sağlandığı biliniyor.

Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün “ricası” ile Korahan’ın kız kardeşini kabul eden Kemal Dürüst, şimdi de başka bir baskı ile karşı karşıya.

Bir tarafta Sayıştay başkanı, diğer tarafta da Başbakan’ın “kabul et” baskısını hisseden Kemal Dürüst’ün parti içi sıkıntılara ek olarak, “bakanlıktan alınmaktan korktuğu” konuşuluyor.

Tatar Sayıştay başkanını uyardı: Daha hassas ol

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar, Havadis Gazetesi’nde yer alan açıklamasına ek olarak, “Kimse bu atamayı onayladığımı düşünmesin” açıklamasında bulundu. Tatar, halkın şeffaf, hesap verebilir bir yönetim istediğini belirterek, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve hatta Sayıştay Başkanı’nın atamalarda hassas olmasını istedi.

“Sayıştay Başkanı’nın eşinin Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na Özel Kalem Müdürü olarak atanmasına ilişkin görüşlerimi sormuş ancak verdiğim yanıtlar gazeteye sanki bu atamayı onaylıyormuşum gibi yansıtılmıştır.

Bu nedenle çok değer verdiğim kamuoyumuzun beni doğru anlaması için olayı kişiselliğe indirgemeden görüşlerimi ifade etmek istiyorum; KKTC’de müdürlüklere nasıl atama yapıldığı yasalarımızca belirlenmiştir. Ne var ki bu atamalar yapılırken en küçük bir sıkıntı yaratılmaması, herhangi bir spekülasyona, iltimas yapıldığı iddiasına yol açılmaması da Devletimiz ülkemiz için başlıca gözetilmesi gereken konulardan biridir görüşündeyim. Dolayısı ile gerek ilgili Bakanlar, Başbakan ve Cumhurbaşkanı atamalarda hassas olmalıdır.

Kıbrıs Türk Halkı büyük bir özlem ve taleple ülkesinin doğru ve iyi idare edilmesini, kamunun etkin ve verimli çalışmasını, hak edenin hak ettiği yere gelmesini, açık, hesap sorulan, hesap verilen bir idarenin kökleştirilmesini talep etmektedir. Bunları bilmemek, duymazdan görmezden gelmek siyasi partiler, ve hele hele Devletin mali denetimini yapan makamları için ciddi sıkıntılar yaratır.”

CTP eylem yapacak

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin, hükümetin atamada ısrarlı olması halinde, bir takım eylemlere başvuracağı öğrenildi.

Karardan son derece rahatsız olan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bunun hukuki açıdan da sorunlar yaratacağını düşünüyor. Erik olarak tamamen yerlerde sürünen atama kararı CTP’yi harekete geçirdi.

CTP Örgütlenme Sekreteri Erkut Şahali, Sayıştay Başkanı’nın “siyasiler istese bile” bu atamayı reddetmesi gerektiği mesajını verdi.

“Üç- beş arsızın eline mi kaldık?”

CTP Örgütlenme Sekreteri ve Mağusa Milletvekili Erkut Şahali’nin açıklaması şöyle:

Bu memleket 3-5 arsızın eline mi kaldı yani şimdi!  Sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Denetlenmesi gereken bir Sayıştay ile karşı karşıyayız. Bu Sayıştay denetleme ehliyetini yitirmiştir, meşruiyeti tartışılırdır.

Mutlaka denetlenmelidir! Dar tabanlı, çok parçalı azınlık hükümeti göreve gelir gelmez ilk iş olarak Sayıştay Yasası değişikliğini yaptı.

Sayıştay Başkanı’nın %10 olan tahsisatı %15’e, Sayıştay Üyesi’nin 0 olan tahsisatı da %12’ye çıkarıldı.

Resmen piyango. Sonra, Sayıştay Başkanı’nın kız kardeşi bürokrat atandı. Sayıştay Üyesi’nin eşi bir başka denetim organı olan Başbakanlık Denetleme Kurulu’na barem 19’dan üye atandı.

Sayıştay Başkanı’nın Karpaz tayinli öğretmen kızı, idari bir kararla kadro görevine aykırı olarak bakanlıkta görevlendirildi.

Sonra Başbakan ile Sayıştay üyesi “dünür” oldu. Şimdi de kız kardeş emekliye ayrılırken, yerine Sayıştay Başkanı’nın eşi atanmış. Yani, görümce gidiyor, yerine gelin geliyor.

Şimdi tüm bunlara birileri “ne olmuş yani, onların da hakkı değil mi” diye yanıt verecek belki de. Ve bizden de saf saf inanmamız beklenecek.

Hükümet dediğin Sayıştay ile iyi ilişkileri olsun ister, hele bu hükümet gibi alnı kapkara bir hükümet, Sayıştay’ a karşı bonkör davranır tabii de, Sayıştay dediğin buna pabuç bırakmaz.

Ama gelin görün ki bizimkiler resmen harami gibi davranıyor.”