Kanber yaptığı yazılı açıklamada, ülkede alınması gereken tedbirlere dikkat çekti.

Çok kazanandan çok, az kazanandan az prensibiyle, vergi yasasının halkı gözeterek yeniden ele alınması gerektiğine dikkat çeken Kanber, yasaların emrettiği şekilde, herkesin ehil olduğu alanda işini yapması gerektiğini, bu konuda göz yummaya, “boyun eğmeye”, “partizanlığa son verilmesi” gerektiğini söyledi.

Faiz yasasının derhal ele alınması gerektiğini ifade eden Kanber, “alacak- verecek davaları, hakem kurulunun oluşması için yasa çalışmaları başlatılsın. Tüm yoksullar için hukuk, muhasebe desteği sağlansın. Ödeyemeyenler için tespitler hızlandırılarak mahkeme çilesi bitirilsin” dedi.

Çiftçi, üretici tanımı yapılması gerektiğini de ifade eden Kanber, böylece kaynakların yerinde kullanılabileceğini söyledi. Kanber, üretilen kadar tüketim, tüketilen kadar üretim için ortaya irade konması gerektiğini belirtti.

Ülkelerin sadece gelirlerini artırmaya çalışmadıklarını, artan gelirden veya var olan gelirden toplumun pay alması için gerekli çalışmayı da yaptıklarını kaydeden Kanber, toplumun ekonomiden yeterince pay alamadığı ülkelerin tekelciliğin, tekellerin cirit attığı ülkeler olduğuna dikkat çekti.

Ülkedeki gidişatın da bu yönde olduğunu savunan Kanber, şöyle devam etti:

“Ekonomi, bütçe politikaları, protokoller tekelleşmeyi artırırken yoksulluğa yoksulluk ekliyor. Bir süre önce yapılmış olan vergi faiz indirimine esnaf ve zanaatkar olup da başvurmayan kalmadı. Başvurmayanlar da ödeyecek parası olmayanlarımızdı. 8 bin esnafımız kısa süreliğine güncel ihtiyacını karşılasın diye taksitlendirme için başvuruda bulundu. Daha sonraki ay ödeyebilenler yüzde 50, ikinci-üçüncü ay taksitlendirilmiş borcunu ödeyebilen ise yüzde 30’a düştü.”

Yoksulluk sınırının 3 bin 500 TL dolayında olduğu bir ülkede, asgari ücretlinin dahi vergi kapsamına alındığını ifade eden Kanber, bu şartlarda vergisini kimin ödeyebileceğini sordu.

Bir yılda çek yasağına girenlerin sayısının 4 bine dayandığını, bunların yüzde 95’inin ise esnaf, zanaatkar ve üreticiler olduğunu belirten Mahmut Kanber, mahkemelerde 40-45 bin alacak-verecek dosyası olduğunu savundu.