Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), 2016-2018 Dönemi Orta Vadeli Program hazırlanması girişiminin olumlu olduğunu ancak 3 yıllık hedeflerin ortaya konmadığı ve bir siyasi partinin seçim bildirgesi formatında yazıldığı eleştirisinde bulundu.

KTTO, programla ilgili görüşlerini yansıttığı değerlendirmesinde, kamu politikaları ve uygulamalarını şekillendirecek ve belirlenen hedefler çerçevesinde kaynak tahsisini sağlayacak programın kamu ve özel kesim için öngörülebilirliği artıracak bir yol haritası niteliğinde değerlendirildiği ve büyük önem verildiği ifade edildi.

Program taslağında KKTC ekonomisi için tahminler yer aldığı  ancak üç yıllık hedeflerin ne olduğunun ortaya konmadığı ileri sürülerek, taslak çalışmanın bir hedef vermek ve o hedefe hangi politikalarla ve araçlarla ulaşılacağını söylemekten çok, niyet ortaya koyan, bir siyasi partinin seçim bildirgesi formatında yazıldığı belirtildi.

BÜYÜME YÜZDE 5’İN ÜZERİNDE OLMALI

KKTC ekonomisinin arzu edilen refah düzeyine ulaşması için yüzde 5’in üzerinde bir büyüme hızına sahip olması gerektiği vurgulanarak, gelişmekte olan ülkelerin aynı dönemde yıllık yüzde 4.3 -  4.7 büyüyeceği söylenirken, KKTC’nin yüzde  3.5 büyüyeceğinin söylenmesinin anlaşılır olmadığı kaydedildi.

Değerlendirmede, “Program dönemi için yüzde 5’in üzerinde bir büyüme hızı hedef konularak, bu büyüme hızına ulaşmak için uygulanacak politikalar ve kullanılacak araçlar somut bir şekilde ortaya konulmalıdır” ifadeleri yer aldı.

“HIZLI BÜYÜME YATIRIMLA MÜMKÜN”Bir ekonomide yatırım olmazsa

hızlı ekonomik büyüme sağlanabilmesinin mümkün olmadığı ifade edilerek, program dönemi boyunca KKTC ekonomisinin kamu yatırım bütçesinin GSYİH’nın en az yüzde 5’i olmasının hedeflenmesi; ayrıca özel sektör yatırımlarının önünün açılması için alınması gereken önlemlerin net bir şekilde ifade edilmesi gerektiği vurgulandı.

“KİTLER ÖZELLEŞTİRİLMELİ”

Program dönemi boyunca özelleştirme öngörüldüğü kaydedilen değerlendirmede, “Program döneminde kamu idare ve teşekküllerin esaslı bir çalışma çerçevesinde özelleştirilmesi hedeflenmelidir. Bu uygulamayla bir taraftan yapılacak transferlerin ekonomik esaslara göre yapılması sağlanırken, diğer taraftan da kamu maliyesinde rahatlama sağlanacak ve kamunun gerçek anlamdaki mali sorumluluğu tanımlanabilecektir” denildi.

Taslak programda, kamu çalışma saatlerinin düzenlenmesine yer verilmediğine işaret edilerek, kamu çalışma saatlerinin gerçekçi, uygulanabilir ve özel sektörü destekleyici şekilde  program kapsamına alınması gerektiği kaydedildi.

Rekabet gücünün artırılmasına yönelik iş ortamının iyileştirilmesi konusunda vergilendirmeden, finansal erişime, ürün ve girdi piyasalarında etkinlikten gelişmiş fiziki altyapı ve kamu hizmet sunumuna yönelik vaatler yer almakla birlikte, fiziki altyapının, ürün ve girdi piyasalarında etkinliğin nasıl sağlanacağına yönelik somut unsurlar, politikalar ve düzenlemeler ortaya konulmadığı belirtildi.

CARİ GİDERLER

Programda, kamu gelirleri için özellikle kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması ve vergilendirme politikaları üzerinde durulmakta olduğuna dikkat çekilerek, program döneminde kamu gelir politikaları belirlenirken istihdam ve yatırımların teşvik  edilerek,  yurtiçi tasarrufları artırılması, gelir dağılımının iyileştirilmesi ve ekonomiye rekabet gücü kazandırması unsurlarının  gözetilmesi gerektiği vurgulandı.

Taslak çalışmada kamu harcamalarında özellikle cari giderlerin nasıl disipline edileceğinin net  olmadığı belirtilerek, “Kamu maliyesindeki disiplin sağlanırken, ekonomik büyüme de gözetilmelidir. Personel giderleri ve transferler mevcut bütçenin yaklaşık yüzde 85’ini oluşturmasına rağmen, üç yıllık program çerçevesinde neler yapılarak bu harcamaların denetim altına alınmak suretiyle daha fazla kamu yatırımı yapılacağı ve borç geri ödemesi sağlanacağı söylenmiyor. Bu önemli bir eksiliktir” denildi.

Sosyal güvenlik sistemine ilişkin olarak yedi yıl önce yapılan kısmi reform çalışmalarının bugünü ve geleceği taşımaktan çok uzak olduğu  Orta Vadeli Program’da sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği için emeklilik yaşından, aktüeryal dengenin oluşturulmasına kadar gerekli düzenlemelerin neler olduğunun somut bir şekilde ortaya konması gerektiği belirtildi.

Değerlendirmenin son bölümünde; “Orta Vadeli Program’dan beklenen yararın sağlanabilmesi için hedef belirleme ve bu hedeflere ulaşmada kullanılacak araçları saptama konusundaki yetersizliklerin giderilmesi gerektiğini belirtir, Kıbrıs Türk Ticaret Odası olarak, bu anlamda her türlü katkıyı yapmaya hazır olduğumuzu vurgularız” ifadelerine yer verildi.