Kayıp Şahıslar Komitesi'nin Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük, kazı programı ve kazma kapasitesi göz önüne alındığında Tekke Bahçesi’nde yapılacak kazının en erken 2016 yılının ikinci yarısında başlayabileceğini ifade etti. Küçük, kazılarda şu ana kadar 1,061 kayıp şahıs çıkarıldığını açıkladı.

Küçük, Komite çalışmaları ve Tekke Bahçesi’nin kazılması konusunda TAK muhabirine bilgi verdi.

“ŞU ANA KADAR 1,061 KAYIP ÇIKARILDI”

Projenin hayata geçirildiği 2006’dan günümüze, ortalama senede 100-120 yerin kazıldığını dile getiren Küçük, 2009 yılına kadar 6 ekiple, 2009’dan günümüze 9 ekiple hem Güney hem de Kuzey’de kazıların devam ettiğini belirtti.

Bu kazılarda şu ana kadar 1,061 kayıp şahıs çıkarıldığını, bunların 700’e yakınının kimliklendirilerek ailelerine teslim edildiğini dile getiren Küçük, 2015 yılında 116 kayıbın kalıntısına ulaşıldığını ve bunun son 4 yıldaki en yüksek yıllık rakam olduğunu kaydetti.

“KAZI BAŞARI ORANI YÜZDE 20-25”

“2016’da da aynı başarıyı beklemekteyiz” diyen Küçük, şöyle devam etti:

“Kazı yerlerindeki tam gömü noktasını bulmak kolay bir iş değil. Çünkü şahit, bu arazide birisi gömülüdür dediğinde aynı arazide 3-4 yer kazıyoruz.  Bu nedenle kazı başarı oranı yüzde 20-25 kadardır”.

Kayıp Şahıslar Komitesi’nin 2015 yılında 2 büyük gömü yeri açtığını anlatan Küçük, bunlardan birinin, Lefkoşa’da hapishane civarındaki askeri kontrollü bölgede olan ve 36 Kıbrıslı Rum askerin kalıntılarına ulaşılan kazı noktası olduğunu anlattı.

Diğer büyük kazı alanının ise Muratağa ve Sandallar köylerine ait, 89 Kıbrıslı Türkün yer aldığı gömü yeri olduğunu dile getiren Küçük, 2015 yılında buradan da ilk etapta 50 kişi çıkarıldığını anlattı.

Küçük şöyle devam etti:

“1981-1995 yılları arasında her iki tarafın otoriterleri 14 sene süren görüşmeler sonucu resmi kayıp listelerinde anlaştılar. Kayıp Şahıslar Komitesi’nin görev yönergesi içerisinde bu listedeki tüm kayıpların gömü yerlerini bularak kazıp çıkarmak vardır.

Bu listede Muratağa Atlılar ve Sandallar’da öldürülerek gömülen insanlar yanında; 1963’te Ayvasıl’da öldürülüp oraya gömüldükten sonra çıkarılarak Tekke Bahçesi’ne gömülen insanlar da vardır.

Muratağa Atlılar Sandallar’da öldürülen insanların toplu mezarlarda bilimsel bir kimliklendirme yapılmadığı için açılıp toplu olarak gömülmüşlerdir. Bu insanların hem kimliklendirilmesi hem de tek tek bir mezara sahip olmaları aileleri için büyük önem arz etmektedir.

Aynı şekilde 1963’te Ayvasıl’da bulunan toplu gömü yerinden bilimsel olmayan şekilde Ayvasıl şehitleri ve kim olduğu bilinmeden alınıp getirilen, 21 Kıbrıslı Türk olduğu kabul edilen kişiler de şu anda şehitliğin bir bölümünde isimsiz mezarlar olarak yer almaktadır. Buradaki gömü yerlerinin kimliklendirilmesi, yine kayıp listesinde bulunan ailelerin en büyük isteğidir, çünkü sevdiklerinin tam olarak nerede olduğunu bilmemektedirler.

Muratağa, Atılılar ve Sandallar şehitlerinin gömü yerlerinin açılmasının planlaması yaklaşık altı ayla bir senemizi almıştır.

“KAZI İZİN YAZISI 27 OCAK’TA ELİME GEÇTİ”

Ailelerin Tekke bahçesinin açılması için yaptığı başvuru üzerine Şehitlikler ve Anıtlar Komisyonu’nun aldığı kararın Bakanlar Kurulu tarafından da onaylanmasından sonra 27 Ocak 2016’da elime geçen kazı izin yazısı ile gerekli girişimlerim sonucunda kayıp şahıslar komitesinin kazı programına Tekke Bahçesi de alınmak üzere gündeme getirilmiştir.

Sadece 9 iki toplumlu kazı ekibiyle yürüttüğümüz çalışmalarımızın altı aylık kazı programı şu anda belirlenmiştir.

“PROGRAM TEHLİKE ALTINDA OLAN GÖMÜ YERLERİ İÇİN PRENSİP OLARAK HEMEN DEĞİŞTİRİLİR FAKAT TEKKE BAHÇESİ TEHLİKE ALTINDA DEĞİLDİR”

Bu program tehlike altında olan gömü yerleri için prensip olarak hemen değiştirilir fakat Tekke Bahçesi tehlike altında değildir.

Komite’nin 250’ye yakın sivil bölgede bulunan gömü yeri yanında 2015 tarihinde basında gündeme getirdiği gibi Kuzey Kıbrıs’taki askeri kontrollü bölgelerde olan 10 gömü yeri de 2016 kazı listesinde yer almıştır.

Kazma kapasitemizin yılda 100-120 gömü yeri civarında olduğu düşünüldüğünde Tekke Bahçesi’nin kazılmaya başlaması 2016 yılının ilk yarısından sonra olacaktır.”

“İDDİA EDİLDİĞİ GİBİ BİR KIBRISLI RUM ÇIKARILIR VE KİMLİKLENDİRİLİRSE KALINTILAR AİLEYE VERİLİR”

Küçük, Tekke Bahçesi’nde 1963’te o şartlarda yapılan gömülerden eğer iddia edildiği gibi bir Kıbrıslı Rum çıkarılır ve kimliklendirilirse kalıntıların aileye verileceğini dile getirdi. 

Kayıp Şahıslar Komitesi’nin vazifesinin Kıbrıslı Rum ya da Kıbrıslı Türk ayrımı yapmadan tüm kayıpları bulmak olduğunu hatırlatan Küçük, “Eğer bu var olan iddiaya karşılık bir Kıbrıslı Rum bulunup kimliklendirilirse ancak o zaman ne şartlarda gömüldüğünü daha iyi anlayabiliriz” dedi.