Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın oğlu Serdar Denktaş, “Babasının küçüklüğünden itibaren sahip olduğu hasletlerin zayıflamış olduğunu” belirterek, “Bugün yattığı yerde rahat mıdır, düşündüğümde herhalde değildir” dedi.  

Kurucu Cumhurbaşkanı’nın ölümünün dördüncü yıldönümü dolayısıyla, Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde anma töreni düzenlendi.

Tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı, Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Korosu’ndan marşlarla devam etti.

Törende, Denktaş’ın oğlu DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş bir konuşma yaptı.

Konuşmanın ardından, tören merhum Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş belgeselinin gösterimi ve Haydarpaşa Ticaret Lisesi’nin hazırladığı “Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş Oratoryosu” ile sona erdi.

1452688323.jpg

DENKTAŞ: “YÜREĞİ İNSAN SEVGİSİYLE DOLU, MÜTHİŞ HOŞGÖRÜLÜ”

Denktaş’ın oğlu DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş konuşmasına, “Burada siyasi parti kimliğimle bulunmuyorum. Rauf Denktaş’ın oğlu, bir Kıbrıslı Türk olarak burada bulunuyorum” diyerek başladı.

Denktaş’ı anlatırken, Kıbrıs Türk tarihini de anlatmış olacağına işaret eden Serdar Denktaş,  babası Rauf Denktaş’ın dedesinin, Osmanlı ordusu adadan ayrılışını görüp yaşadığını ve onu “ben gidişlerini gördüm, sen inşallah yeniden gelişlerini göreceksin” telkiniyle büyüttüğünü anlattı.

Serdar Denktaş, babasının, İngiliz sömürge idaresi döneminde, evlerinin içindeki bahçede, yasak olduğu halde Türk bayrağının ağaca asılarak ,sessizce İstiklal Marşı’nın okunduğunu izlemiş bir çocuk olduğunu ifade etti.

Serdar Denktaş, o dönemlerden sonra Denktaş’ın, Dr. Küçük’ün arkasında durduğunu, gazetesinde yazılar yazdığını, savcılık yaparken, Kıbrıs’tan ayrılmamak için Türklük mücadelesini devam ettirmek adına görevden istifa edip, kendisini davasına verdiğini anlattı. 

Denktaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Yüreği insan sevgisiyle dolu, müthiş hoşgörülü, dava dendiğinde şahinleşen, anavatan, Anadolu, Türkiye dendiğinde kartallaşan, Türkiye ile olan bağları en hep en üst seviyede tutmamız gerektiğini, her gün bıkmadan söyleyen adanın sahiplilik haklarımızdan doğan haklarımızı kullanmak suretiyle büyük, uzun bir mücadele döneminden sonra müzakere ve her türlü uzlaşmayı denedikten sonra, Rumların adanın bütününe sahip olma isteklerini ispat ettikten sonra, artık zamanıdır deyip 74 Barış Hareketi’nden sonra, önce otonom ve sonra federal devleti ardından KKTC’yi kuran Denktaş”

“Bugün yattığı yerde rahat mıdır, düşündüğümde herhalde değildir” diyen Denktaş, babasının küçüklüğünden itibaren sahip olduğu hasletlerin zayıflamış olduğunu söyledi.

Denktaş, “Bizim görevimiz, yeniden devletimize, Türkiye ile Anadolu insanıyla olan ilişkilerimize, adadaki Türk askeri varlığının burada kalması gerektiği ilkesine sıkı sıkıya bağlı kalarak, bugünün koşullarında çağdaş, kendi kimliğimizle yaşayacağımız bir çözüm bulacaksak, devletimizle devam edebileceğimiz bir çözüm olacaksa ona doğru yürümeliyiz. Olmayacaksa kendi devletimize sahip çıkmalıyız” dedi.

Babasının ölümünün ardından tüm dünyada duruşunu sevmeyenlerin dahi önünde saygıyla eğildiğini ifade eden Denktaş, “Bugün varsak bunu, onun, 55 yıllık mücadelesi ve bu mücadelede kendisiyle birlikte uğraş veren TMT içerisinde, Yunan ve peşindeki dünyaya rağmen ayakta durmamızı sağlayan şehitlerimize, gazilerimize borçluyuz” dedi.

Denktaş, bunun bilinciyle hareket edilmesiyle, geleceğin aydınlık olacağını vurguladı.

1452688321.jpg