Gazimağusa Belediyesi’nin korunması ve halkın kullanımına sunulması amacıyla doğal yaşama uygun olarak rekreasyon alanı olarak düzenlenmesi için proje çalışması yürüttüğü Çanakkale Göleti’yle ilgili derneklerin başlattığı projeyle eğitim ve farkındalık çalışmaları yapılacak. Dünya Sulak Alanlar Günü’nde açılışlı yapılan proje AB’nin Sivil Toplum hareketi Hibe programı tarafından finanse ediliyor. Sembolik temizlik çalışmasıyla başlayan açılışta, Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter, Çevre Koruma Dairesi Müdürü Hasibe Kusetoğluları, AB Görev Yöneticisi Charlotte Goyon, Proje Eğitmeni Asuman Korukoğlu, Proje Müdürü Melis Eroğlu ve Mağusa Kültür Derneği Başkanı Esen Beyköylü konuşma yaptı.
Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter konuşmasında, yıllardır ortak çalışma yaptıkları Mağusa Kültür Derneği ve Yeşil Mağusa Derneği’ne teşekkür ederek konuşmasına başlayarak bu işlerin gönüllülük esasına göre yapıldığını, kendilerinin bu gibi çalışmalara her zaman destek verdiklerini söyledi. Arter, gençlerin çevreye olan duyarlılığını artırma adına yapılan projeye destek verdiklerini, geçmişte Çevre Koruma Dairesi’nde görev yaparken Sulak Alanlar Tüzüğü’nü hazırladıklarını, ülkede en fazla sulak alana Mağusa’nın sahip olduğunu ancak bugüne kadar korumanın beklenen düzeyde olmadığını söyledi.
Arter sulak alanların bataklık olarak görülmemesi gerektiğini, hem ekolojik hem turizm yönü düşünülerek projelerle geliştirilmesi ve “Kullanarak Koruma” esasıyla çalışma yapılması gerektiğini söyledi. Gazimağusa Belediyesi olarak Çevre Koruma Dairesi’yle ortaklaşa yürüttükleri projede, Gülseren Göleti ve Çanakkale Göleti’nin fiziki açıdan geliştirilmesini hedeflediklerini, bölgenin kuş gözlem kuleleri, oturma yerleri ve yürüyüş yollarıyla halkın kullanımına sunulması için çalıştıklarını, derneklerin yaptığı çalışmanın farkındalık yaratılmasını amaçladığını söyledi.
Çevre Koruma Dairesi Müdürü Hasibe Kusetoğluları ise, yasaların önemine dikkat çekerek, devlet dairelerinin yasaların uygulanması için çalışma yürüttüğünü, ancak esas olanın yasaların benimsenmesi gerektiğini, farkındalık yaratan projelerin bu açıdan önemli olduğunu, yasaların uygulanmasını destekleyici bir faktör olan projeyi yapan ekibe teşekkür etti.
AB Görev Yöneticisi Charlotte Goyon ise, Mağusa Kültür Derneği ve Yeşil Mağusa Derneği tarafından yürütülen projenin AB finansmanıyla hayata geçtiğini, 2 Şubat 1971’de Sulak Alanlar Konvansiyonu’nun imzalandığını söyledi. Konunun sulak alanların sürdürülebilir kullanımı ve ekolojik, kültürel ve bilimsel değerleri bir araya toplayan, ulusal ve uluslar arası işbirliğine zemin hazırlayan bir konu olduğunu ifade etti. Goyon, sulak alanların genelde atık alanlar olarak görüldüğünü, Kuzey Kıbrıs’taki doğal alanları korumak için hemen harekete geçilmesi gerektiğini, sulak alanlarla ilgili farkındalık yaratacağını düşündüğü projeye inandığını belirtti.
Esen Beyköylü, Mağusa Kültür Derneği olarak ülkenin geçmişten gelen mirası olan doğal kaynaklarını korumak için gerekeni yapmak ve harekete geçmek gerektiğini, “Mağusalılar Sulak Alanlarını Savunuyor Projesi’nin AB’nin hibe programıyla başladığını, projeye destek verenlere teşekkür etti.
Melis Eroğlu, sulak alanların Mağusa bölgesi için son derece önemli olduğunu, etkinliğin koruma ve geri kazanımı amaçlayarak hazırladıkları projenin gerekli mesajları vermesi için Dünya Sulak Alanları Günü’nde organize edildiğini belirtti. Mağusa’nın önemli ekolojik değerlerinden olan bölgeye dikkat çekmek, korunmasını sağlamak ve farkındalık yaratmak için yapılan projede, 14 ortaokulda 2 bin öğrenciye çevre bilinciyle ilgili eğitimler verileceğini, flora ve fauna ile ilgili inceleme yapılacağını, çocukların ailelerin ve sivil toplum örgütlerin farkındalığının artırılması için çevre temalı bir çalışma yapılacağını söyledi.
Proje Eğitmeni Asuman Korukoğlu ise, hedeflerinin doğru ve güzel işler yapmak olduğunu, doğanın korunması için eğitimin önemli olduğunu, yapacakları projede çok güzel eğitim çalışmalarına imza atacaklarını söyledi.
