Fehime Alasya

Tarım Dairesi’nin yaptığı denetimlerin sonucuna göre, ülkede satılan meyve sebzeler arasında ilaç kalıntısı en yüksek olan ürünlerin maydanoz ve üzüm olduğu belirlendi.

Tarım Dairesi Müdürü Emine Solyalı, 2014 ve 2015 yıllarında ülkede denetimi yapılan ve imha edilen ürünlerle ilgili HALKIN SESİ’ne bilgi verdi.

Buna göre, 2014 yılında bin 231 adet ürün analiz edildi ve 35 ürün limitlerin üzerinde kirli bulunup imha edildi. Geçtiğimi 2015 yılında ise bin 151 örnekten 36 ürün kirlilik sınırı içinde yer aldı ve imha edildi.

2014 ve 2015 yıllarında denetim yapılan ve kirlilik tespit edilen ürünlerde artış olmaması sevindirici gelişme olarak değerlendirildi.

Tarım Dairesi verilerine göre, 2014 yılında ülkede genelinde üretilen ürünlerden tarla ve bahçelerden alınan bin 231 adet örnek alınarak analize gönderildi ve 35 ürün kirli bulunarak imha edildi. Toplam analiz edilen miktara bakıldığında, kirlilik oranı yüzde 2.84 olarak gerçekleşti.

2015 yılında ise bin 151 üründen alınan örneklerde 36 tür kirli bulunarak tarlada imha edilerek sofralara ulaşması engellendi. 2015 yılındaki kirlilik oranı ise bir önceki yıla göre yaklaşık 1 puanlık artış göstererek, yüzde 3.13 olarak gerçekleşti.

EN KİRLİ ÜRÜN CİNSİ MAYDANOZ VE ÜZÜM

Tarım Dairesi verilerine göre 2014 yılında toplam 774 tarladan; 2015 yılında 743 tarladan örnek alındı. 2014 yılında 774 tarladan alınan örneklerde toplam 35 kirli ürüne rastlandı. 2015 yılında ise 743 tarla örneğinden 36 ürün kirli bulundu.

Her iki yılda da en fazla enginar, üzüm, maydanoz, çilek, salatalık, biber ve marul cinsi ürünlerden örnekler alındı. Her iki yılda alınan örnekler içerisinde en az kirliliğe rastlanan başlıca ürünler ise enginar, molehiya, patlıcan, prasa, roka, salatalık, taze fasulye, nar ve marul oldu.

Kirlilik oranı en yüksek ürünler içerisinde ise başta maydanoz ve üzüm olmak üzere, biber, ıspanak ve kereviz gelmekte.

İhraç edilen ürünlerin tamamının ise sürekli olarak denetlendiği belirtildi.         

İKİ YILDIR TEMİZ ÇIKAN ÜRÜNLER SEVİNDİRİYOR

Her iki yılda da herhangi bir kirliliğe rastlanmayan türler ise yüzleri güldürüyor. İki yılın kirli bulunan örnek karşılaştırılmasının yapıldığı tabloda bazı ürünlerin olmadığı göze çarptı.  Tabloda olmayan bakla, bamya, bezelye, börülce, brokoli, çiçek lahanası, domates, golyandro, kabak, sarma lahana, patates, portakal, mandalina gibi ürünlerde ise her iki yılda da herhangi bir kirliliğe rastlanmadığı saptandı.

2016-03-19-en-kirlisi-maydanoz-ve-uzum-.jpg

“ÜZÜM BAĞLARININ TÜMÜNÜ ANALİZ ETTİRİYORUZ”

İki yılda imha edilen yerli ürün miktarının toplamda 71 adet olduğu bilgisini paylaşan Tarım Dairesi Müdürü Emine Solyalı, bu rakamın büyük bir sayı olmadığını dile getirdi.

Ülkede geçmiş zamanda denetimlerde yapılan tesadüf örneklemeler ile panik yaratıldığını, yeni çalışmaları ile bunun önüne geçmeye çalıştıklarını belirten Solyalı şöyle konuştu:

“71 adet kirli ürün büyük bir rakam değildir. Ülkemizde analizler, AB müktesebatına uyum çalışmalarının başladığı 2004 yılından itibaren yoğun olarak yapılmaya başlandı. O dönemlerde çok yüksek bir kirlilik olduğu ortaya çıkmış ve hatırlanacağı üzere tüm üzümler bağda imha edilmişti. O dönemden sonra tüketicimizde üzüme karşı büyük bir korku oluşmuş ve bu korku hala daha yıkılamamıştır. Ülkeler denetim yaparken tesadüf örneklemesi ile üretim yerlerinin bazılarından örnek alırken biz tüketicimizdeki bu korkuyu dikkate alarak üzüm bağlarının tümünü analiz ettiriyoruz.

Analizlerin başlandığı yıllarda Devlet Laboratuarı, ülkemizde kullanılan tüm tarım ilaçlarını kullanılmış olsalar dahi tespit edemezken, bugün analize gönderilen her üründe 300’ün üzerinde aktif madde aranıyor. Ülkemizde kullanılan aktif madde sayısı 200 civarındadır.”

“ÜRÜNLERİN TARLADA İMHA EDİLMESİ ÇOK BÜYÜK BİR CEZADIR”

Ürünleri temiz bulunmayan üreticilere uygulanan cezalarla ilgili, “Bin bir emekle ürettikleri ürünlerinin tarlada imha edilmesi, üretici için çok büyük bir cezadır” diyen Emine Solyalı, yapılan denetim ve ürün imhasının tüketiciye güven verirken, üreticiye de daha dikkatli olması mesajını verdiğini vurguladı.

Üreticilere, yasak ilaç kullandığı tespit edildiği taktirde hapislik ve on asgari ücret cezası uygulandığını dile getiren Solyalı, yasal olan ilacın limit üstü kullanıldığı tespit edildiğinde ise üreticilere ürünlerini imha etme cezası uygulandığını kaydetti.

“KURULUN RUHSATLANDIRMADIĞI HİÇBİR İLAÇ SATILAMAZ, KULLANILAMAZ”

Üreticilerin kullandığı ilaçların Tarımsal İlaçlar Denetim Kurulu’nun ruhsatlandırdığı ilaçlar olduğunu ifade eden Solyalı, “Ülkemizde kurulun ruhsatlandırmadığı hiçbir ilaç satılamaz kullanılamaz. Kurul AB’yi takip eder ve orada kullanımdan kaldırılan bir ilaç olursa hemen ithalini durdurur. Üreticiler de yasak ilaç kullanmadıkları için ürünlerinin tarlada imhası dışında bir cezaya çarptırılmaz” dedi.

“YÜZDE 30’LARDAN YÜZDE 3’LERE DÜŞMEK BÜYÜK BİR BAŞARI”

Emine Solyalı Avrupa Birliği ülkelerinde üretilen yerli ürünlerde kirlilik oranının yüzde 1,4 olarak raporlandığını belirterek, göreve geldiği 2013’den günümüze dek kirlilik oranının yüzde 30’lardan yüzde 3’lere düşmesinin büyük bir başarı olduğunu söyledi.

Solyalı, “Görevi devraldığım günden itibaren tarımsal ilaçların güvenli kullanılması konusunda gece eğitimleri düzenlemeye başladık. Üretimin yoğun olduğu her üretim yerine ulaşıp bu eğitimleri vermeye çalışıyoruz. Hem yapılan denetimlerin sıklığı hem de üretici eğitimleri sonucunu vermiş ve bugün kirlilik oranının bu kadar düşmesini sağlamıştır. Denetimlerin başladığı yıllarda kirlilik oranı yüzde 30’un üzerinde iken bugün yüzde 3 civarına düşmesi büyük bir başarıdır. AB ülkelerinde üretilen ürünlerde kirlilik oranı ise yüzde 1,4 olarak raporlanmıştır” dedi.

Ocak ayından itibaren tarla denetimlerinin yanı sıra market ve pazar denetimlerine de başladıklarını anlatan getiren Emine Solyalı, “Tarlada gözümüzden kaçan bir ürün olursa, bunu da satış yerinde yakalayıp tüketicimizin daha güvenli sebze ve meyve tüketmesini sağlamaya çalışıyoruz.” diye konuştu. 

19-03-2016-08-16-09563500.jpg