Meclis Genel Kurulu’nda, Türk Ajansı Kıbrıs (T.A.K) ile Yayın Yüksek Kurulu’nun (YYK) ardından Süt Endüstrisi Kurumu’nun ( SÜTEK) 2015 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı görüşüldü.

TAK’ın 4 Milyon 549 TL’lik, YYK’nın 735 Bin 400 TL’lik 2015 mali yılı bütçe yasa tasarılarının ardından SÜTEK’in 11 milyon 218 bin TL’lik bütçe yasa tasarısı da Meclis’te oy çokluğuyla kabul edildi.

Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Birikim Özgür, komitenin SÜTEK 2015 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’na ilişkin raporunu okudu.

Bununla ilgili ilk sözü alan UBP milletvekili Ersin Tatar, Süt Endüstrisi Kurumu’na 200 milyon TL paranın girip- çıktığını kaydederek, sayıştaylığın burayı en son 2009’da denetlediğini söyledi, bunu eleştirdi.

Tatar, Süt Endüstrisi Kurumu’nun ülke ekonomisine getirisinin ve götürüsünün değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.

İthal ürünlere yasak getirilmesine, yasakçılığa karşı olduklarını vurgulayan Ersin Tatar, fon politikalarıyla yerli ürünlerin cazip hale getirilebileceğini kaydetti.

TÖRE

Tatar’dan sonra söz alan UBP milletvekili Zorlu Töre, yerli üretimin, istihdamın ve yatırımın desteklenmesi gerektiğini söyledi.

İthal ürünlere fon konulması gündeme geldiğinde bazı çevrelerin bu konuda isyan çıkardığını, bazı milletvekillerini ve bakanları yıldırdığını savunan Töre, Gıda Tarım ve Enerji bakanlıklarının yerli üretimi koruması gerektiğini aktardı.

Konuşmasında damızlık hayvan yetiştirilmesi ve yem üretimi konusuna da dikkat çeken Töre, ithal ürünlerin denetimini artırmak gerektiğini de söyledi.

ANGOLEMLİ

TDP milletvekili Hüseyin Angolemli ise konuşmasında köy bakkaliyelerinde bile yerli üründen çok yabancı ürün olduğunu söyleyerek, bunun yerli üretime verdiği zarardan söz etti.

Ülkedeki otellere yerli ürün konusunda şart koşulması gerektiğini ifade eden Angolemli, sipariş olmasa bile Güney’deki restoranlarda masaya hellim getirildiğini söyledi.

Hayvancılığın can çekişen bir kurum haline geldiğini savunan Hüseyin Angolemli, çiftçilerin ve hayvancıların sosyal yatırımı olmadığını belirtti.

“İnsanlar mazot istasyonlarının önünden geçemez hale geldi” diyen Angolemli, dövizin yükselmesiyle ülkenin yangın yerine döndüğün söyledi.

Bir çiftçinin kendisine yazdığı mektubu okuyan Angolemli, arpanın taban fiyatının bir an önce belirlenmesi ve açıklanması gerektiğini vurguladı.

Gıda Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu’nun tarım ve hayvancılık konusunda yaşanan sıkıntıları en iyi bilen insanlardan biri olduğunu da söyleyen Angolemli, “Üretici tüccarın eline bırakıldı” dedi.

Angolemli, konuşmasının devamında gıda denetimi konusuna da değinerek, bu konuda hala güven olmadığını söyledi.

SENNAROĞLU

Angolemli’den sonra söz alan Gıda Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, Tatar, Töre ve Angolemli’ye cevap verdi.

“Yerli üretim korunmalıdır” yönündeki açıklamalara değinen Sennaroğlu, geçmiş yıllarda fon uygulamalarının daha kolay olduğunu söyledi.

Önder Sennaroğlu, Güney Kıbrıs’ta yerli ve ithal kuzu etinin fiyatının farklı olduğunu, yerli etin daha pahalı olduğunu ancak bir kültür meselesi olarak insanların yerli et aldığını söyledi.

“Ülkedeki hayvancılık bitti” yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını ifade eden Sennaroğlu, bu kesimdeki insanların sosyal yatırım konusunda sıkıntı yaşandığının doğru olduğunu belirtti.

Sennaroğlu, arpa fiyatlarının 53 kuruş olmasının üreticiyi kurtarmadığını ancak buna ek 12 kuruşluk bir gelir desteği verildiğini anımsattı.

“Üretici tüccara emanet edildi” ifadesine karşı çıkan Senaroğlu, “Ülkenin kaynakları belli bütçe dışında bir ödenek yok, varsa bütçeye koyacağız” dedi.

Sennaroğlu, sübvansiye konusunda da değinerek, ‘Verilen 55 milyon kaynak hayvancıya gitmiyor. Bu, tüketicinin süt mamullerini daha ucuza tüketmesi politikasıdır” dedi.

Senarroğlu, konuşmasında Güney’de ihracata da işaret ederek, burada teşvik desteği olmadığını söyledi.

Senraoğlu, hellimin siyasi gerçeklerden dolayı pazarlanmasında sıkıntı olduğunu kabul ederken, bu sıkıntını aşılması için destek verildiğini söyledi.

Sennaroğlu’nun konuşmasının ardından tasarının madde madde görüşülmesine ve bütününün oylamasına geçildi. 25 milletvekili tasarıya kabul oyu verirken, 8 milletvekili de red oyu kullandı. 17 milletvekili ise oylamaya katılmadı. Tasarı oy çokluğuyla kabul edildi.

Meclis Genel Kurulu’nun bir sonraki toplantısı 18 Haziran Perşembe günü yapılacak.