Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Seçim yenilgilerinden sonra kongre tartışması yapan muhalefet partilerine de tavsiyem, kongreden korkmasınlar. Kendi kongrelerinden çekinenler, Türkiye'ye gelecek vaadinde bulunamazlar" dedi.

Başbakan Davutoğlu, 1 Kasım'da seçilen 317 milletvekili ile AK Parti Genel Merkezinde buluştu. Partisinin 26. Dönem milletvekilleri ile ilk kez bir araya gelen Davutoğlu, Türkiye'nin dünyada 2008 yılından itibaren yaşanan ekonomik krizi, başarılı bir yönetim anlayışıyla büyük bir hasar almadan aştığını hatırlattı. AK Parti'nin kurulduğu 14 Ağustos 2001 tarihinden bugüne yaşanan gelişmeleri tek tek anlatan Davutoğlu, AK Parti hareketinin yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen dimdik ayakta durduğunu belirtti. Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe girişimleri ile beraber Türkiye'nin birliğine, güven ve istikrarına kast eden birçok saldırı gerçekleştirildiğini söyleyen Davutoğlu, "Hepsine aynı ilkesel tavırla karşı durduk. Ne bu ülkenin insanlarının güvenliğinden ne birlik ve kardeşliğimizden vazgeçtik. Ne teröre karşı bir zaaf ya da tereddüt gösterdik ne hukuka ve demokrasiye gölge düşürecek herhangi bir yanlışa izin verdik. 1 Kasım bizim bu kararlılığımızın millet iradesiyle makul bulduğunun bir nişanesi oldu. Bütün bu zorlu süreçlerden geçerek 1 Kasım'da yeni bir destan yazdık" dedi.

"ÖYLE SİYASİ HAREKETLER VARDIR Kİ..."

"Öyle siyasi hareketler vardır ki kaderleri ülkelerin kaderleriyle aynı anda, aynı istikamet üzerinde yürür" ifadesini kullanan Davutoğlu, o hareketin içinde olanların ülkenin kaderleriyle bütünleşmiş olanın sorumluluğunu taşımak durumunda olduklarını söyledi. Karşılarına çıkarılan engel ne kadar zorlu olursa olsun hep ayakta kalmak ve o engelleri aşmak durumunda olduklarını anlatan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyetinin ve aziz milletimizin kaderini kendi kaderiyle bütünleştiren AK Parti kadroları, bu dirayet, inanç ve kararlılığı hep gösterdiler, inanıyorum ki bundan sonra önümüzdeki 4 yıl içinde göstermeye devam edeceğiz. 7 Haziran seçimleri ve sonrası bizim için yeni bir dirayet sınavıydı. Belki oyumuz Türk siyasi hareketinin, Türk demokrasi tarihinin en yüksek oylarından biriydi ama 7 Haziran'da ilk defa tek başımıza iktidar olamadık. AK Parti'nin sarsılmasını, gerilemesini bekleyenler yine umutlandılar ve yine hayal kırıklığına uğradılar."

AK Parti'nin 7 Haziran ile 1 Kasım arasında 5 kritik kavşaktan alnının akıyla çıktığını dile getiren Davutoğlu, 7 Haziran sonrası AK Parti içinde yaşanan psikoloji, Meclis Başkanlığı Seçimi, parti içi muhasebe ve öz eleştiri, 20 Temmuz'daki Suruç saldırısı ile 10 Ekim'deki Ankara Garı saldırısı olduğunu belirtti.

BAŞBAKAN DAVUTOĞLU'NDAN PARTİLİLERE "KİBRE KAPILMAYIN" ÇAĞRISI

Davutoğlu, 14 yıl içinde her zorlu kavşağı geçen AK Parti kadrolarının 7 Haziran'daki sınavı da büyük başarıyla geçtiğini hatırlatarak, "7 Haziran bir yenilgi değildi ama 7 Haziran'da bizde hakim olan, tek parti iktidarı olamamaktan kaynaklanan o psikoloji karşısında yeise kapılmamak ne kadar önemliyse bugün 1 Kasım seçimlerinden sonra da kibre kapılmamak o kadar önemlidir. Bizim dava aşkımız ne yeise ne de kibre izin verir. Hep tevazu ve vakarı bir arada, şahsımızda ve hareketimizde gerçekleştirmeye devam edeceğiz" dedi.

1 Kasım seçimlerinden sonra TBMM'nin yarın toplanacağına işaret eden Davutoğlu, "7 Haziran'dan bu yana AK Parti kadroları, hükümetlerimiz bir an dahi ülkeyi yönetimsiz bırakmadı, bir an dahi kaosa, krize izin vermedi. Bu da şunu gösterdi: AK Parti ayaktaysa Türkiye daima emniyet içindedir" diye konuştu.

"SEÇİM YENİLGİLERİNDEN SONRA KONGREDEN KORKMASINLAR"

AK Parti'nin zaferiyle sonuçlanan 1 Kasım seçimlerinden sonra muhalefet partilerine kendi içlerinde bir öz eleştiri yapmaları tavsiyesinde bulunan Davutoğlu, şunları söyledi: "Seçim yenilgilerinden sonra kongre tartışması yapan muhalefet partilerine de tavsiyem kongreden korkmasınlar. Eğer o kongreye katılanlar ahlaki bir özle ve millet aşkıyla o kongreye katılmışlarsa her türlü küçük hesap o kongrede bozulabilir. Ama kendi kongrelerinden çekinenler, kendi içlerinden istişare etmekten kaçınanlar, Türkiye'ye, aziz milletimize hiçbir yeni gelecek vaadinde bulunamazlar."

"Terör bu topraklardan, bu toprakların her bir dağından, tepesinden, mezrasından, köyünden, sokağından, şehrinden temizlenene kadar terörle mücadelemiz devam edecek" mesajı veren Davutoğlu'nun sözleri partililerden yoğun alkış aldı.

"ANKARA SALDIRISINI GERÇEKLEŞTİRENLER BEYİNLERİYLE BİRLİKTE BİRER BİRER ORTAYA ÇIKARILIYOR"

Başbakan Davutoğlu, Hakkari'nin Yüksekova ilçesi Dağlıca bölgesinde yürütülen operasyona işaret ederek, "Silahlı kuvvetlerimiz bir taraftan Oramar, İkiyaka dağlarında, o zirvelerde terörle mücadele ediyor diğer taraftan dün Gaziantep'de olduğu gibi Ankara saldırısını gerçekleştirenleri birer birer beyinleriyle birlikte ortaya çıkarıyor. Onları adalete teslim etmek için teslim almaya gittiklerinde kendileri patlatmaları karşısında gerektiğinde canını feda edecek şekilde gayret gösteriyor. Diğer taraftan da demokrasi ve özgürlük mücadelesine devam ediyor" diye konuştu.

"O VİCDANSIZLAR VAR YA DERS ALMAK ZORUNDA"

Fransa'nın başkenti Paris'te yaşanan terör saldırılarına dikkat çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Paris saldırıları açık şekilde gösterdi ki terör dünyanın her yerinde her toplum için tehdittir. Ama bakın sizi bir muhasebeye davet ediyorum: 10 Ekim Ankara Garı saldırısı sonrasında biz daha yaralılarımızı hastaneye yetiştirme gayreti içindeyken, cenazelerimizi toplama gayreti içindeyken dönüp devlete "katil devlet" diyen, Sayın Cumhurbaşkanımıza, bana "Bu terörün sorumlusu sizlersiniz" diyen o vicdansızlar var ya şimdi Fransa'daki olaydan sonra Fransız muhalefetinin, Fransız aydınlarının, Fransız basınının gösterdiği tepkiden ders almak zorunda. Herhangi bir Fransız medyasında bir ceset gördünüz mü? Neredeyse terörün hedeflediği o psikolojik ortamın oluşmasına yol açacak herhangi bir resim, bir video, bir görüntü gördünüz mü? Herhangi bir Fransız muhalefet liderinin çıkıp terör odaklarından ve terörü yapanlardan daha çok Fransız hükümetine saldırdığını gördünüz mü? İşte bütün bu gelişmelerden herkesin ders alması lazım."

Terör örgütlerinin hayal ettiği kriz ortamına rağmen AK Parti mitinglerine katılan vatandaşlara teşekkür eden Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "O yiğit vatandaşlarımız ülkenin esir alınamayacağını gösterdi. O yiğit AK Parti gönüldaşları herkes kenara çekilse "AK Parti'nin yiğitleri bu meydanlardadır" gerçeğini bir kez daha gösterdi. Van'dan Manisa'ya, İzmir'den Şanlıurfa'ya her bir yerde Trabzon'dan Antalya'ya kadar Türkiye'nin her bir köşesinde şanla şerefle mitinglerimizi yaptık, milletimizle buluştuk, coşkuyla 1 Kasım seçimlerine adım adım yürüdük. Milletle yürüyenleri millet yalnız bırakmaz. Nitekim 1 Kasım'da halkımız AK Parti'nin ülke yönetimindeki etkin ehliyetini bir kez daha gördü. 7 Haziran'dan sonraki süreçte milletimiz AK Parti kadrolarının samimiyetine, ehliyetine, revizyonuna bir kere daha inandı."

"PARALEL YAPI SÖZCÜLERİ ZANNETTİLER Kİ…"

Davutoğlu, kutuplaştırıcı bir atmosferin egemen olmasına izin vermediklerini belirterek şunları söyledi: "Yasımızı tuttuk ama olayın geriliminin seçimlere yansımasına izin vermedik. Partiler birkaç günden sonra bütün kampanyalarını durdurup Türkiye'yi neredeyse olağanüstü şartlar altında seçime gidiyormuş gibi bir imaja sürüklerken biz çok net bir tavır aldık. Bursa mitingiyle birlikte tekrar meydanlara indik ve dedik ki; "Bu meydanlar AK Parti kadrolarıyla doldukça teröristlere bu meydanlarda ve bu vatanda hiçbir zaman yer olmayacak." Değişik illerimizde yaptığımız mitingler öncesinde bombalı saldırılar yapılacağını Twitter üzerinden paralel yapı sözcüleri zannettiler ki biz o vilayetlerde çekilip mitingleri erteleyeceğiz. Kayseri, Şanlıurfa ve Konya mitingimizle ilgili öncesinde bu tür haberlerle bir psikolojik ortam oluşturmaya çalıştılar. Bu illerimizde sokak aralarında mitinge gitmeye çalışan vatandaşlarımıza aman gitmeyin terör olayı olacak dediler. Paralel yapının bazı Twitter sözcüleri bunları yaydılar. Ama onlar aziz milletimizi tanımıyorlar. Eğer böyle bir tehdit varsa milletimizin daha da büyük bir gayretle o meydanı dolduracaklarını bilmiyorlar. Bütün mitinglerimiz büyük bir coşkuyla gerçekleşti. Ben bu mitinglerde meydanları doldurup teröre karşı, terör odaklarının hayal ettiği krize karşı sesini yükselten tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. O yiğit vatandaşlarımız ülkenin esir alınamayacağını gösterdiler. Van'dan Manisa'ya, İzmir'den Şanlıurfa'ya kadar Türkiye'nin her köşesinde şerefle mitinglerimizi yaptık. Milletle yürüyenleri millet yalnız bırakmaz. Nitekim 1 Kasım'da halkımız AK Parti'nin ülke yönetiminde ki etkin ehliyetini bir kez daha gördü. 7 Haziran'dan sonraki süreçte, milletimiz AK Parti kadrolarının samimiyetine ve vizyonuna bir kere daha inandı."

"-SEÇİM YAPILAMAZ" DEMİŞLERDİ"

7 Haziran'dan bu yana herhangi bir kutuplaştırıcı, dışlayıcı, birilerini korkutucu dil kullanmadıklarının altını çizen Davutoğlu, "Doğu ve Güneydoğu'da ki oylarımız arttı. Çünkü attığımız adımlarla bölgede korku siyasetine büyük darbe indirdik. Korku siyaseti üretmek isteyen terör örgütü ve bağlantılı aktörlerdi, onlara karşı da her türlü tedbiri aldık. 1 Kasım günü herkes huzurla Türkiye'de sandığa gitti. Kimse kimseyi tehdit etmedi. 1950'den beri yapılan seçimlerin beklide en az olayla kapanan seçimleri 1 Kasım'da oldu. 1 Kasım'da seçim yapılamaz demişlerdi. Biz dirayetli yönetimimizle ülkemizin her sokağına, her sandığını teminat altına aldık ve üzerinde hiçbir şüphe olmayan objektif seçimlerin gerçekleştirilmesini taahhüt ettik. Yurt dışından tebrik için arayan birçok dünya lideri şu soruyu sordu: 5 ay içinde yüzde 9'luk oy artışı ve hele hele hiçbir olayın yaşanmaması nadir görülen bir şeydir. Bunu nasıl gerçekleştirdiniz?"Onlara tek bir sebebi var bunun dedim: "Samimiyet, samimiyet, samimiyet." Samimiyetimizden hiçbir zaman ayrılmadık. Her şeyin üstü örtülebilir ama bir tek samimiyetin üstü örtülemez. Öfke ve tehdit diliyle değil gönül diliyle milletle bir kez tebessüm edin, o millet sizin yanınızdadır. Bizim milletimiz samimiyeti, samimiyetsizlikten o kadar ince ayarla ayırır ki işte 1 Kasım seçimleri bunu ortaya koydu. Taşın altına bırakın elini bırakın parmağını, bir tırnağını bile koyamayacak kadar cesaretten yoksun olanlar arasındaki farkı milletimiz gördü ve gösterdi. Eğer millete hizmet yolunda risk almayacaksanız siyaset meydanına çıkmayacaksınız. Eğer millete hizmet yolunda en zor zamanlarda en zor kararları alırken şahsınızın veya partinizin geleceğini düşünecekseniz bu yola çıkmayacaksınız" diye konuştu.

"SESSİZ DEVRİM" DİYE NİTELEDİ

1 Kasım tarihinin AK Parti'nin başarılarla dolu takvimine eklenmiş çok önemli yeni bir sayfa olduğunu kaydeden Davutoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:

"3 Kasım 2002 tarihinden milletimizden aldığımız emaneti 13 yıl boyunca layıkıyla taşıyarak Türkiye'de adeta bir sessiz devrim gerçekleştirerek bu günlere geldik. AK Parti neredeyse kurulduğu günden itibaren iktidarda olan, seçim kaybetmemiş bir partidir. Her seçim ile birlikte milletimizle aramızdaki sımsıcak bağ daha da perçinlenmiştir. Aziz yol arkadaşlarım; 2023 yılını bir sembol tarih olarak belirledik. Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümünde 2023 hedeflerini birer birer gerçeğe dönüştürerek kutlayacağız dedik. Şimdi o hedeflere ulaşmak için büyük memleket sevdamızla gece gündüz çalışıyoruz. Türkiye'nin G-20 dönem başkanlığı bunun en büyük göstergelerinden biridir. Türkiye, dünyanın en büyük forumlarından birine G-20 dönem başkanlığına ev sahipliği yaparken 26. dönemin de yarın yeminle başlayacak olması çok güzel bir tesadüf ve aynı zamanda da çok güzel bir ispattır. Türkiye artık birilerinin hasta adam diye andığı bir ülke değildir. Türkiye, uluslararası ekonomik ve siyasal düzene öncü ülkeden yükselen ve güçlenen bir ülkedir. Yarın yeni dönem için yeminlerimizi ederken, G-20 dönem başkanlığını üstlenen bir ülkenin ve onurla, başarıyla yapan bir ülkenin milletvekilleri olarak milletimizi şu mesajı da vermiş olacağız; "O karanlık odakları, puslu havaları seven çakalları bir kenara bırakın. Türkiye'nin geleceği parlaktır ve bu parlak gelecek AK Parti kadrolarının ve AK Parti grubunun elindedir ve elinde olacaktır."

G-20 ZİRVESİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde devam eden G-20 zirvesine de değinen Başbakan Davutoğlu, "G-20 Zirvesine ben de dün katılarak G-20 ülkelerinin hükümet ve devlet başkanlarına bir resepsiyon verdim. Ümit ediyorum ki G-20 Antalya buluşması dünya ekonomisi, adaletli gelir dağılımı, kalkınma, refah ve başta Suriye ve terör olmak üzere hepimizin canını yakan uluslar arası sorunlara bir çözüm üretecek bir sonuçla kapanır. Bizim siyasetimizde rehavete kapılmak, hele hele yorulmak gibi bir kavram yoktur. AK Parti'nin rakibi bugün yine AK Parti'dir. Görünen o ki biz yine sadece kendi kendimizle yarışmaya devam edeceğiz. Geçmiş başarılarımızı aşmak için kendimizle yarışacağız. Ümit ederiz ki bir gün muhalefet partileri de bizi yarışacak bir vizyonu ortaya koyarlar. Ama 1 Kasım seçimlerinden sonra girdikleri atmosfer gösteriyor ki bunun için daha çok zamana ihtiyaç var. Ama biz alternatifsisiz diye hiçbir zaman düşünmeyeceğiz. Biz alternatifler üzerinden siyaset yapmayız. AK Parti siyasetinde olduğu gibi inşa sürecimizin temelinde de insanı insan onurunu merkez kabul eden bir anlayışla hareket edeceğiz" dedi.