Cömert, AA muhabirine yaptığı açıklamada, KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami'nin geçtiğimiz haftalarda KKTC'nin İsrail'e dışişleri bakanı düzeyinde gerçekleştirdiği ilk ziyaretin, çözüm için atılmış önemli bir adım olduğunu söyledi.

Rum Yönetimi’nin de adada çözüm için bölgedeki kaynakların önemini zamanla anlayacağını vurgulayan Cömert, "Adadaki diplomatik süreç, tek bir tarafın kendi başına oturup çözemeyeceği kadar karmaşıktır. Tüm tarafların bir araya gelip buna çözüm bulması gerekir" diye konuştu.

Gerek siyasi istikrar gerekse de pazarın ve ekonominin büyüklüğü açısından Doğu Akdeniz gazının ihracı için Türkiye'nin en ekonomik ve mantıklı seçen olduğunu vurgulayan Cömert, gazın Türkiye'ye boru hattıyla getirilmesinin aynı zamanda hattın korunması açısından en güvenli çözüm olduğunu ifade etti.

"DOĞU AKDENİZ GAZI SİYASİ ÇÖZÜM GETİRİR"

Cömert, Mısır, Yunanistan, Rum Yönetimi ve İsrail arasında son dönemde ivme kazanan yakınlaşmanın fazla uzun süreceğini düşünmediğini belirterek, "Doğu Akdeniz gazı, arkasından siyasi çözümleri de getirebilecek ekonomik bir projedir" diye konuştu.

Doğu Akdeniz'de hiçbir ülkenin savaşmak gibi bir isteği olmadığını anlatan Cömert, "Eğer GKRY defakto adımlar atıyorsa, Türkiye de varlığını hissettirmek zorunda olduğu için defakto adımlar atabilir. Eğer GKRY bölgede kendi lisanslarını verirse, Türkiye de bir şekilde adımlar atmak zorunda kalabilir" dedi.

BOTAŞ'ın, Doğu Akdeniz gazı gibi siyasi projelerde bazı roller üstlenebileceğine işaret eden Cömert, "BOTAŞ, Rus ve İran gazına göre ucuz olması beklenen Doğu Akdeniz gazının bir kısmını alarak, arz kaynaklarını çeşitlendirip, Rus gazının bir kısmını devredebilir" önerisinde bulundu.