Suna Erden

Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Ali Alioğlu ve Kıbrıs Türk Narenciye İhracatçılar Birliği Başkanı Gökhan Saraç, son yılların en kurak mevsiminin yaşandığını, yağmurların az olmasından dolayı yer altı sularının beslenemediğini ve giderek tuzlandığını ifade ederek, bu durumun narenciye üretiminde tehlike çanlarının çalmasına neden olduğunu belirtti. Star Kıbrıs’a konuşan Alioğlu, yıldan yıla gerileyen narenciye sektörüne kuraklığın büyük bir zarar verdiğini, önümüzdeki sezonda rekoltede düşme olacağını ifade ederken, Saraç, en kısa sürede Türkiye’den gelen suyun tarıma aktarılması gerektiğini dile getirdi. 

ALİOĞLU, “KURAKLIK BİZİ VURDU” 

Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Ali Alioğlu, sadece Kuzey Kıbrıs’ta değil tüm dünyada son 400 yılın en kurak yılının yaşandığını belirterek, ülkenin zaten kurak bir iklime sahip olması, yağmurların az olması nedeni ile kuraklığın üretimde ciddi sorunlara neden olduğunu vurguladı. Alioğlu,2015-2016 sezonunda narenciyede 110 bin ton rekolte elde edildiğini, 2016-2017 için yaptıkları tespitlerde rekoltenin 80 bin tona düşeceğini belirlediklerini söyledi. Alioğlu, rekoltenin düşmesindeki en büyük etkenin kuraklık olduğunu ifade ederek, diğer etkenlerinde maliyetler olduğunu dile getirdi. Alioğlu, “Maliyetler her geçen gün artıyor. Maliyetlerin en büyüğü elektrikle kuyulardan su çekmesinden kaynaklanıyor. Tarım Bakanı, kaliteden ödün verdiğimizi söylüyor. Bu tür açıklamalar yapmadan önce narenciye yetiştirenlerin gözlemlenmesi gerekiyor. Üretici gittikçe tuzlanan sulardan dolayı daha derinlerden kuyulardan su çekmek zorunda kalıyor. Bu işlem elektrikle sağlanıyor. Bir üretici, bir dönüm bahçe için en az 2 bin 500 TL masraf yapıyor. Ve yaptığı masrafı çıkartamıyor. Bize, ‘Madem kazanamıyorsunuz neden bu işi yapıyorsunuz’ diyenler oluyor. Çünkü bizim işimiz budur” şeklinde konuştu. 

YILDAN YILA GERİLEDİK 

Üretim yapmak için mücadele verdiklerini kaydeden Alioğlu, yıllardır uygulanan yanlış politikalardan dolayı narenciye sektörünün giderek daraldığını dile getirdi. Alioğlu, narenciye bahçelerin 74 bin dönümden 35 bin dönüme düştüğünü ifade ederek, gittikçe gerileyen üretimin kalkındırılması ve artırılması için önlem alınması gerektiğini dile getirdi. 

TÜRKİYE’DEN GELEN SU KURTARACAK 

Narenciye sektörünün Türkiye’den gelen can suyu ile ivme kazanacağına inandıklarını kaydeden Alioğlu, “Ancak su konusunda da doğru politikalar uygulanmalı. Kısa, orta ve uzun vadede suyun tarıma aktarılması ile ilgili etkin planlar yapılmalıdır” dedi. “Üretimde her şeyin başı su” ifadesi kullanan Alioğlu, “Umarın en kısa zamanda Türkiye’den gelen su tarıma aktarılır” dedi. 

SARAÇ, “ACİLEN SUYA İHTİYAÇ VAR” 

Kıbrıs Türk Narenciye İhracatçılar Birliği Başkanı Gökhan Saraç ise, oldukça kurak bir yıl yaşandığını ifade ederek, yağmurların az olmasından dolayı da yer altı sularının beslenemediğini ve gittikçe tuzlandığını, bu nedenle narenciye sektöründe tehlike çanlarının çalmaya başladığını dile getirdi. Kuraklığın ve yer altı sularının tuzlanmasından dolayı narenciyede kalite ve rekolte kaybı beklendiğini belirten Saraç, bunun üreticiye yansıyacağını dile getirdi. Saraç, narenciye sektörü kuraklıktan dolayı büyük sorunlar yaşarken Türkiye’den gelen suyun barajda bekletilmesinin üzücü olduğunu dile getirdi. 

ÜRETİCİ PERİŞAN SUYA HASRET, SU BARAJDA BEKLETİLİYOR 

Saraç, “17 buçuk milyon metre küp su barajda tutularak stoklanma yapılmasına kötü bir dönem yaşayan narenciye sektörü olarak üzülerek bakmaktayız. Susuzluk sorunu yaşanırken, üreticinin bu suya uzaktan bakması kadar kötü bir şey olamaz. Derhal tüm yetkililerin bu suyun dağıtılması ve tarım alanlarına verilmesi ile ilgili çalışma yapması çalışmaların 2017 yılının Şubat- Mart ayına yetiştirilmesi gerekmektedir” dedi. Saraç, su meselesinin hayati bir konu olduğunu, Güzelyurt bölgesinin ekonomisinin canlanmasına katkı sağlayacağını ifade ederek, “Yetkililerden talebimiz bu suyun uygun fiyatlara üreticilere verilmesi, suyun bir kısmının da Güzelyurt barajına nakil yapılarak yer altı su kaynaklarının zenginleşmesi sağlanmalıdır. Böylece Güzelyurt’ta üretim iki katına çıkacak, kaliteli ürün oranı artacak” şeklinde konuştu. 

TEŞVİKLER HALEN ÖDENMEDİ 

Saraç, ayrıca narenciye ihracat teşvik primlerinin henüz ödenmediğini ifade ederek, teşvikler için ayrılan 17 buçuk Milyon TL varken halen ödeme yapılmadı. Bu durum narenciye ihracatına zarar vermektedir” dedi.