Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Dursun Oğuz, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye’nin yangın söndürme çağrısını önce reddedip ardından şartlı olarak kabul eden Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tutumunu eleştirerek, dünyanın bir kez daha Rumların gerçek yüzünü gördüğünü kaydetti.

Diyalog Tv’de ‘Güne Merhaba’ programına konuk olan UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, gündemi değerlendirdi.

“DOĞAL AFETLERİN DİNİ, DİLİ VE IRKI OLMAZ”

Güney Kıbrıs’ta çıkan yangın konusuna değinen UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin konuyla ilgili tutumunu eleştirdi ve doğal afetlerin dini, dili ve ırkının olamayacağını vurguladı.

Oğuz, şunları söyledi:

“4 günden beri can havliyle uğraşıyorlar. Yunanistan ve İsrail’den de yardım geldi. Biz de yardımcı olalım dedik. ‘Yunanistan ve İsrail’den yardım geldi’ diyerek bizim yardımımızı kabul etmediler. Burada Ada’da barışı isteyen Rumların tutumunun yorumunu halka bırakıyorum. Bu olayı seyredenler, Rumların samimiyetten uzak ve sahte olarak masada oturduğunu teyit edecek. Dünya da bunu görmektedir. Her tarafları yanıyor, yardım edelim diyoruz, hala daha inatlaşıyorlar. Bu hareketleri Türkler karşısında hükümdar olduklarını dünyaya göstermek içindir. Kıbrıs Türk tarafının bu insani yardım teklifini reddeden düşüncenin Türkiye Cumhuriyeti’nin yardımına ‘şartlı evet’i değerlendirilmelidir.”

Oğuz, böylesi bir zihniyetle nasıl barış olacağını anlamanın mümkün olmadığını kaydetti.

VATANDAŞLIK KONUSU…

Vatandaşlık konusunda da açıklamalarda bulunan Oğuz, Vatandaşlık yasasında ülkede 5 yılını dolduran herkesin vatandaşlığa başvurma hakkı olduğunu, ama 5 yılını dolduranın mutlaka vatandaş olacak diye bir kural olmadığını söyledi.

Oğuz, şöyle devam etti:

“CTP döneminde bu ’12 mührü olan hak kazanır’ şeklinde olmuştur. Şu anda da meclise sunulan yasaya göre 15 mühür aranması ön görülüyor. Tabii CTP döneminde bunlardan bir sonuç çıkmamıştır. Şu anda hükümet olarak biz bunun aşağılara çekilmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu konuda en fazla mağdur olan çocuklarımızdır. Çocuklar 18 yaşını doldurunca şimdiki yasaya göre babaları vatandaş değilse vatandaş olamazlar. Biz bunun değiştirilmesi için de çalışmalarımız sürdürüyoruz. Çocuk burada doğmuş büyümüş ve 18 yaşını geçmiş. Başka hiçbir ülkeye gitmemiş ve yalnızca burayı bilmiş görmüş ve öyle büyümüş. Bu çocuklar nasıl vatandaş olamaz? Bu konuda burada doğanlar için mutlaka karar verilmelidir. Vatandaşlık konusu masadadır ve kısa sürede neticelendirilecektir”.

“IRKÇI PARTİ KURULMASINA KARŞIYIM”

Başka bir soruya karşılık da Oğuz, “Ben Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir milletvekiliyim. Ulusal Birlik Partisi’nin milletvekiliyim. Ben herkesten oy alarak meclise girdim. Eleştirilere de her zaman açığım. Bu ülkede herkes Siyasi Partiler Yasasına göre parti kurabilir” diyerek, ırkçı parti kurulmasına karşı olduğunu söyledi.

“SÖZLEŞMEYİ İMZALAYAN BELEDİYELERİN DEPOLARINA BAYRAMDAN ÖNCE SU AKACAK”

Su konusuna da değinen Dursun Oğuz, su konusunun çok önemli ve hayati bir konu olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“Su ile ilgili herkesin bir sorunu vardır. Önemli olan bu sorunları ortadan kaldırmaktır. Su ile ilgili 19 belediye sözleşmeyi imzalamıştır. Bir belediye daha kabul ettiğini belirtmiştir. Ben inanıyorum ki diğer belediyeler de kabul ederek sözleşmeyi imzalayacaklardır. İnşallah bayramdan önce sözleşmeyi imzalayan belediyelerin depolarına bu su akıtılacaktır. KKTC halkı hak ettiği suyu artık kullanması lazımdır.”

“MUHACERET ÇALIŞMALARI İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR”

Muhaceret Affı ile ilgili çalışmaların sürdüğünü de belirten Dursun Oğuz, bu yasanın yakında tamamlanarak ve açıklanacağını belirterek,  muhaceret affının mutlaka olacağını ve bu konudaki şartların hazırlanmakta olduğunu söyledi.

“32 BİN CİVARİ ÇALIŞMA İZİNLİ İNSAN VAR”

Ülkede 32 bin civarında çalışma izinli insanın bulunduğunu da ifade eden Oğuz, Seçim ve Halkoylaması Yasası’na da değindi. Dursun Oğuz, “Çarşaf liste olmasında kaos yaşanacaktır. Bu yasada bölgeciliğin kalkması güzel bir şeydir. Biz parti olarak bu yasa hakkında partililerimizi bilgilendirmeye devam ediyoruz. Diğer partilerin de partililerine yasa hakkında devamlı bilgiler vermesi gerekir ki, seçimlerde oylar yanmasın” dedi.

TAKIM TUTAR GİBİ PARTİ TUTMA KONUSU..

UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, “takım tutar gibi parti tutmayın” diyenlerin bulunduğu konusunda da, “Takımı ölene kadar tutarız. Partimizi de ölene kadar tutmalıyız. Beğenilmeyenler seçimlerde gider. Halk beğenilmeyenleri götürmesini bilir. Bakınız bu bizim partimizde gerçekleşmiştir. Başbakan ve parti genel başkanı seçimlerde götürülmüştür. Bu şimdi de geçerlidir ve benim için de geçerlidir. Beni de halk beğenmezse götürmesini bilir. Halkın bireysel beklentiler vardır ama toplumsal beklentiler önemlidir” şeklinde görüş belirtti.