Remzi Samar

İkisi de aynı şeyi söylüyor:

Yetti artık

Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada, 1974 yılında Rum kadınların tecavüze uğradığını, bu gelişme üzerine Rum kilisesinin kürtajı serbest bıraktığını iddia ederek bir anda tüm dikkatleri üzerinde toplayan CTP Lefkoşa milletvekili Doğuş Derya, dün de kendisine hakaretler yapıldığı iddiasıyla Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu hakkında suç duyurusunda bulundu.

Diyalog muhabiri, dün Doğuş Derya’nın yanı sıra Bertan Zaroğlu ile görüştü.

Kendisine yapılan ağır hakaretler karşısında daha fazla sessiz kalmayacağını söyleyen Doğuş Derya “Yetti artık. Bana kadınlığım üzerinden hakaret etmeleri kabul edilebilir değildir. Herkes haddini bilecek. Her şeyin bir sınırı var”dedi. 

Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu da,  CTP milletvekillerinin bu tür açıklamalarına artık sabredecek güçlerinin kalmadığını söyledi. Zaroğlu “yetti artık, susmayacağız” derken, CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk’in, vatandaşlıktan çıkarılmasına ilişkin önerisine de tepki gösterdi. 

Derya: Hakikatler konuşulmalı

Meclis’teki konuşmayı bilimsel verilere dayanarak yaptığını iddia eden  Derya, kendisiyle fikirsel bir tartışmaya girmek isteyenlerin de fikirlerini bilimsel düzeyde dile getirerek tarihsel hakikatleri ortaya koyması gerektiğini söyledi. Bu kişilerin başının üstünde yeri olduğunu aktaran Derya
“bunun dışında konuşan ve hakaretlerde bulunan kişilerin yaptıklarını yanlarına kalmayacak”dedi.

Yaptığı açıklamalardan dolayı bazı kişilerin rahatsızlık duyduklarına işaret eden Derya şöyle dedi:

“Bir de sistemin üstüne koyduğu bazı gerçekler vardır. Bu gerçekler aslında bazı hikâyelerin dışlanması üzerine kurulmuştur. Tecavüzün olduğunu konuşmazsınız ve ya sadece sizin toplumunuzda olduğunu söylersiniz ama düşman olarak konumlandırdığınız konumdaki insanların insan olduğunu da unutturarak, onların da acı çektiğini unutturarak bu her iki toplumda da bu şekilde yapılıyor. Her iki tarafın milliyetçileri bugüne kadar bunlardan besleniyorlardı. Bunların üstü kapatılmaya çalışıldı ama bunların artık konuşulması lazım.” 

“Kimseyi kastetmedim”

Mecliste yaptığı açıklamalarla bir kurumu ve bir ülkeyi kastetmediğinin altını çizen Doğuş Derya şöyle devam etti: 

“Bunların bir sürü müsebbibi vardır. Ben ille de tek bir kurumu veya kişiyi işaret etmiyorum. Bu ülkede eline silah almış, çatışmanın içerisine girmiş herkes aslında savaş sırasında yaşanan irrasyonel olaylara dâhil oldular. Bunun içerisinde hem Kıbrıslı Rumlar hem de Kıbrıslı Türkler arasında her iki tarafın orduları arasında bu tecavüz olaylarına karışmış insanlar vardır. Bunlar da biliniyor. Fakat bugüne kadar çok fazla gündeme getirilmiyor. Bu mesele siyaseten ilk defa kürsüde dile getirildiği için sanırım bu kadar rahatsızlık yarattı. 

Zaroğlu: Yapılanları tasvip etmiyoruz

Konu ile ilgili olarak Diyalog Gazetesi’ne konuşan Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu da, Doğuş Derya’nın açıklamalarını kesinlikle tasvip etmediklerini söyledi. Bunu her fırsatta dile getirdiğini ifade eden Zaroğlu, “Anavatan Türkiye’ye, 1974 sonrasında adaya gelip yaşayan insanlara, Türk askerine, polise,  KKTC devletin,e onun kurum ve kuruluşlarına bu insanlar hakaret etmekten bir türlü vazgeçmiyorlar. Sürekli hakaret ediyorlar. Meclis kürsüsünden hakaret ediyorlar, sosyal medyadan hakaret ediyorlar. Artık bıçak kemiğe dayandı. Sabredecek, dayanacak bir gücümüz kalmadı” dedi.

 CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk’in, vatandaşlıktan çıkarılması yönündeki açıklamasına değinen Zaroğlu “Bu açıklamayı ayık kafayla yaptığını düşünmüyorum.” dedi. 

“Kutlay Erk, her fırsatta değerlerine saldırdığımı söylüyor. Ben de kendisine bu değerlerin ne olduğunu soruyorum. Anavatan Türkiye’ye sövenler, adaya 1974 sonrası gelen insanlara sövmek midir değerleri?”