Gül Çakır

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Ferdi Sabit Soyer Başkanlığında toplanan Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde televizyonların sorunları konuşuldu. Uydudan yayın yapan özel televizyon kanallarının yöneticileri, haksız rekabete karşı ve uydu ücretlerine ilişkin öneriler sundu, siyasilerden beklentilerini açıkladı. 

Yapılan konuşmalarda, ülkemizdeki özel televizyonların sorunlarla boğuştuğuna dikkati çekildi. Star Kıbrıs Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özmen Safa toplantı sonrasında yaptığı değerlendirmede, Özel Televizyoncular birliği olarak, uydudan yayın yapan hangi televizyon olursa olsun, içeriden veya dışarıdan haksız rekabete karşı bir duruş sergilediklerini anımsattı. Safa konuşmasına, yapılan toplantı ve milletvekillerinin konuya göstermiş oldukları hassasiyet nedeniyle teşekkür ederek başladı. 

“İÇTEN DE DIŞTAN DA HAKSIZ REKABET VAR” 

“Şimdi bu duruma gelmemizi ele alacak olursak, bizler 7 özel televizyon bir araya gelip Özel Televizyoncular Birliği’ni kurmuştuk. Buradaki amacımız zaten uydudan yayın yapan televizyonların her ne kadar da siyasi görüşleri değişik olsa da sorunlarımızda büyük bir paylaşma vardı. O da içten ve dıştan haksız rekabetti. İçten olan rekabetimiz BRT’nin reklam alması. Bunun için devlet zaten bize tazminat şeklinde bir şey vermişti. Bir katkı olarak. Ama büyük çapta zaten Türkiye’den olan haksız rekabetti.” 

Safa, haksız rekabet sorunlarını beş yıldır gündeme getirdiklerini, bugün gelinen noktada seslerini duyurabilmelerini sevinerek söyleyebildiklerini, Yayın Yüksek Kurulu’nun ve devletin Türkiye televizyonlarından KKTC’deki özel televizyonlara karşı yapılan haksız rekabet konusunu ilk defa gündeme getirdiklerini ifade ederek, bunu karşılaşılan sıkıntıları ele alıp çözüm bulmak amacıyla yaptıklarını kaydetti. Safa, sözlerine şöyle devam etti; 

“REKLAM PARALARI UYDU PARALARINI KARŞILAMIYOR” 

“Bugünkü toplantıda Sayın Ferdi Sabit Soyer zaten en başından bizimle beraber olmuştu. İlk olarak içten karşılaşılan haksız rekabete karşı onun başkan olduğu zaman bize bir katkı verilmişti televizyonların uydu parası olarak. Ve o zamandan beri zaten bizlerle ilgileniyor. Özel televizyonların yayın yapması, bir bakımdan yayın yapmaya devam etmesi siyasilerin de söylediği gibi Kıbrıs demokrasisin olmazsa olmazıdır. Özel televizyonlar burada değişik siyasi görüşlere yer veriyor. Seçim zamanlarında halka seçerek fırsatı veriyor. Siyasiler de biliyor ki bu siyasetimizin ve demokrasimizin bir olmazsa olmazıdır.” 

Ali Özmen Safa, özel televizyonların uydu parasını ödemekte büyük sıkıntı çektiklerine dikkati çekerek, bakılacak olursa televizyonların aldığı tüm reklamların parasının uydu parasını karşılamadığını vurguladı. Safa, “Bugünkü toplantıda bazı öneriler sunuldu. Siyasilerden beklentilerimiz vardır. Zaten onlar bizlere sahip çıkacaklarını söylediler. Önerilerini siyasi olarak gündeme getireceklerini belirttiler. Bekleyeceğiz.” Şeklinde konuştu. 

BİRİNCİ: “BU KIBRIS TÜRK HALKININ MESELESİDİR” 

Birinci Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ertan Birinci ise şunları kaydetti: “Tabi ki bu çok üzücüdür. Bu bir demokrasi meselesidir. Bu çok seslilik, renklilik meselesidir. Çünkü bir uçtan bir uca konuşma meselesidir. Her görüşün yayılması, her görüşün söylenmesi, her fikrin mutlaka ve mutlaka dile getirilmesi meselesidir. Şunu demek istiyorum bu, özel televizyonların değil Kıbrıs Türk halkının meselesidir. Çünkü Kıbrıs Türk halkı konuşuyor, Kıbrıs Türk halkı fikirlerini söylüyor, görüşlerini söylüyor. Anti tez, tezi buluyor. Ve buna hiç kimse yanlıştır diyemez. En büyük olanağı da bu ülkenin özel televizyonları sağlıyor.” 

ÖZEL TVLER ZOR DURUMDA… 

Özel TV’ler içten ve dıştan gelen haksız rekabetten dolayı güçlükle yayın hayatını sürdürüyor. KKTC’de gıdadan giyime, eşyadan ayakkabıya satılan birçok ürünün ithal olması ve bu ürünlerin reklamlarının Türkiye kanalları aracılığı ile ülkede yayımlanması, KKTC’de reklam pastasını daha da küçültüyor. Ürün satanlar, “Nasıl olsa reklamlar yayımlanıyor” mantığı güderek yerli kanallara reklam vermekten kaçınıyor. Böylelikle tek gelir kaynağı olan ve ayda 16 bin dolar uydu kirası vermek zorunda kalan özel kanallar uydu kirası ile personel maaşını dahi ödemekte zorlanıyor. 

Öte yandan BRTK’nin hem devletten maddi destek alması hem de reklam yayımlaması dıştan gelen haksız rekabetle savaşan özel TV’lerin bir de içten gelen rekabetle uğraşmasına neden oluyor. Tüm bu sorunlara karşın özel TV’lere eski Başbakan İrsen Küçük döneminde haksız rekabetten oluşan kayıplara karşın verilen bütçenin Haziran ayında kesilecek olması durumu daha da vahim hale getirecek.