Özersay, “Bu seçime kazanmak için girdim. Birilerinin iddia ettiği gibi parti kurmak için girmedim. Birinci turda alacağım oy oranıyla değişim talebinin ne kadar güçlü olduğunu herkes görecek ve ikinci turda da halkın sahip çıkmasıyla bu seçimi kazanacağım. Bu seçimi kazanarak ülkemizde var olan umutsuzluğa son vereceğim” dedi.
Özersay “Cumhurbaşkanlığı görevine geldiğim takdirde bugün var olan tüm siyasi partilerde bir gençleşme ve demokratikleşme yaşanacak. Gerek UBP ve DP, gerekse CTP içerisinde temiz bir siyaset isteyen, mevcut parti yönetimlerinden memnun olmayan çok sayıda partili var. Cumhurbaşkanı olarak seçildiğim durumda, bu başarı siyasette de yeni bir soluk olacak. Partilerin içerisinde bulunan ve temiz siyaseti savunan çok sayıda genç bu gelişmeyle birlikte kendine yeniden güven duyacaktır. Bu seçimdeki başarımız, siyasette değişimin başlangıcı olacak. Ülkede yeni bir siyaset anlayışını hayata geçireceğiz” dedi.
Özersay, cumhurbaşkanının anayasal ve yasal görevlerini hatırlatarak, yıllarca Cumhurbaşkanlarının ülkenin iç sorunlarıyla ilgili görev ve sorumluluklarının müzakereler gerekçe gösterilerek genelde göz ardı edildiğine vurgu yaptı. Özersay, Cumhurbaşkanı olması durumunda sadece müzakerelerde aktif bir diplomasi izlemekle kalmayacağını aynı zamanda devlet kurumlarının giderek içinin boşalmasına neden olan adam kayırmacılık ve partizanlığın da önüne geçmek için adımlar atacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı makamının iki temel görevi olduğunu söyleyen Özersay, bunlardan birisinin Rum tarafı ile yapılacak müzakerelerde ve dışarıda yürütülecek diğer diplomatik faaliyetlerde Kıbrıs Türk’ünü en iyi şekilde temsil edilmesi olduğuna dikkati çekti.
Özersay sorunların çözümü ile ilgili atacağı adımları da anlatarak Cumhurbaşkanının bakanlar kuruluna başkanlık edebileceğini, meclisi olağanüstü toplantıya çağırabileceğini, Kamu Hizmeti Komisyonu’nun, başkanını ve tüm üyelerini atayabileceğini ve bazı hallerde de görevden alabileceğini anlattı, göreve gelmesi durumunda bu yetkileri kullanarak nelerin değişmesine yardımcı olacağını aktardı.
Özersay, vatandaşın yaşanan haksızlık ve adaletsizlikler nedeniyle artık devletin kurumlarını sahiplenmemeye başladığını, bunun da gelecek açısından önemli bir sorunu beraberinde getirmeye başladığını söyledi.
Cumhurbaşkanın tarafsız olması gerektiğini de dikkat çeken Özersay, Cumhurbaşkanı olacak olan kişinin bu konularda titiz davranarak, atamalarda tarafsız olması gerektiğini, bu yolla sorunların bir yerden düzelmeye başlayacağına samimiyetle inandığını belirtti.
Özersay, vatandaşın artık siyasi partilerin yöneticilerinin kendilerine vereceği direktifleri dinlemediğine dikkati çekerek, vatandaşın kendi seçimini kendisininyapacak bir seçim olacağına dikkati çekti. Özersay sözlerine şöyle devam etti; “Bu da demokrasimiz ve ülkemizin geleceği açısından son derece olumlu bir gelişmedir. Bu kısır döngüyü Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mutlaka kıracağız, siyasetin yeni nesillerin farklı yaklaşımlarıyla kabuk değiştirmekte olduğunu gözlemliyorum.
