Eniz Orakcıoğlu

TDP MYK üyesi Avukat Ayşe Öztabay, Kadının toplumdaki yerinden uğradığı haksızlık ve şiddete, Kıbrıs konusunda kadının rolünden ülkede yaşanan ve halkı huzursuz eden birçok noktaya kadar Yeni Bakış'a çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

TDP MYK üyesi Avukat Ayşe Öztabay, ülkede herşeyin enkaz haline geldiğini belirterek, “Kadına yönelik şiddet de bu enkazlardan biridir. Bunca yıldır kadına şiddet konuşulmadı, gizlendi ve yokmuş gibi davranıldı. Ben mesleki anlamda önümüze gelen davalarda kadının korkak halini, toplum baskısı sonucu yasal haklarını aramadığı noktaları gördüm ve yaşadım. Şimdi ise  olaya tam tersi yaklaşmaya başlıyoruz. Artık kadınların uyandığını görüyoruz, cesaretin kazandığını görüyoruz” şeklinde konuştu.

“Yasalarda düzenleme yapılması ciddi bir adımdır”

Öztabay, sözlerine şu şekilde devam etti; “Kadına şiddette, kadının toplumdaki yerine, kadının haklarına dikkat çekmek ve farkındalığı aratırmak için gerek kadınlar günü gerekse başka zamanlarda çeşitli etkinlikler yapıldı. Bunun yanında yasalarda da düzenlemeler yapıldı ve bunlar ciddi adımlardır.”

“Geri kalmışlıktan utanmalılar”

Ataerkil yapının kadın üzerindeki baskıyı da artırdığına işaret eden Ayşe Öztabay , “Kadının geri plana itilmesi de ülkemizde söz konusudur. Modern ve eşitlikçi düşünen insanlarımızın yanında kadına hiçbir şeyi yakıştırmayan, yokmuş gibi davranan bir kitle ve toplu bakış açısı olduğunu da biliyoruz. Bu kişilerin de artık kendini geliştirmesi lazım. Gökyüzünü, toplumu ve her şeyi kadınlarla birlikte paylaştıklarını akıllarına yerleştirmeleri ve kabul etmeleri gerekmektedir. Bu mücadelenin birbirimizle omuz omuza olmaları gerektiğini öğrenmeleri ve çevrelerine de öğretmeleri lazım. Bu geri kalmışlıktan, bu eşitsiz bakış acısından utanmaları lazım. Bir şeyler paylaşılınca çok daha kaliteli bir yaşam, çok daha kaliteli tartışmalar ve sağlıklı sonuçlar elde edileceği aşikârdır” dedi.

“Kadın tepeden tırnağa fikirdir”

Kadının her şeyden önce, tepeden tırnağa fikir olduğunu vurgulayan Öztabay, “ Kadın,kendi  ve toplumun geleceğinin kararını rahatlıkla üretebilecek olan tepeden tırnağa bir fikirdir. Toplumun kadına yüklediği vazifeler vardır ve yıllarca toplum tarafından bu vazifeler kadının doğası gereği olması gerekenlermiş gibi lanse edildi, oysa doğru olan bu değil. Kadın her şeyden önce bir fikirdir ve bu fikri de en kolay şekilde topluma kazandırması gerekiyor, ama çeşitli nedenlerce bu engellenmiştir. En önemli nedenlerden bir tanesi de ataerkil yapının kadını yıllarca hep geri plana atması, ya da kadına bazı toplumsal roller biçmesinden dolayı kadına konuşma yerine iş gücü yüklemiş olması ve ardından bunu sömürmüş olmasıdır” diye konuştu.

“Acının milliyeti, dini yoktur”

Öztabay, Kadınla ilgili yapılan aktiviterin son derece güzel olduğunu vurgulayarak, “Aktivite anlamında sadece KKTC sınırlarında sınırlı kalmadık. Araştırmalara baktığımızda sadece Kıbrıslı Türk kadınların yaşadığı sıkıntılar değil de, ada genelindeki kadınların zaman ve tarih sürecinde yaşadığı sıkıntılardan ve çekmiş olduğu ezalardan bahsettik. Güney Kıbrıs'ta hem savaşların, hem militarist baskıların kadın üzerindeki etkisi, savaş zamanında meydana gelen tecavüzler yıllar sonra konuşulmaya başlandı. Bu eleştirilere yol açsa da bana göre çok ciddi bir paylaşımdı ve konuşulması doğruydu. Biz aynı coğrafyayı paylaşıyoruz ve bu coğrafyada maalesef acılar yaşandı ve bu acıları yaşayanları o esnada ne milliyeti, ne de dini vardı. Bu noktada yaşanan kötü durumların sadece bizim alığımızda değil, herkesin algısında bozukluk yarattığı ve herkes için bir şeyler ifade ettiği bu olaylarla gündeme geldi. Bu bağlamda birbirimizi affetmemiz ve affedici olmamız gerekli. Dolayısıyla da bu konu, bu çalışmalar hem kadın için, hem de bu toplumun iyileştirilmesi ve barışın temellerinin daha sağlam atılabilmesi için yapılan güzel bir çalışmaydı” dedi.

“Çözüm sürecine kadınlar dâhil edilmeli”

Öztabay, müzakere ve barış sürecinde kadının yeriyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu.  Ayşe Öztabay; “Cumhurbaşkanı seçiminden sonra oluşturulan iki toplumlu Cinsiyet Eşitliği Komitesi çok önemli bir adımdı. Kadın ülkeler arası yapılan çalışmalarda da ciddi rol sahibi olması gerekiyor. Çözüm süreci konuşuluyorsa kadınların bu sürece katkısı sabitleştirilmesi gerekiyor, çünkü ciddi uzmanlığı olan kadınlarımız var, birçok alanda yapılmış ciddi araştırmalar var ve bu sürece kadının da dâhil edilmesi gerekir. Oluşturulan komitelerin meyvesini vereceğine ve kısa zamanda komitelerin faydalarını göreceğimize inanıyorum.”

“İşyerlerinde ve aile içinde şiddet var”

Açıklamalarında, kadının iş yaşamı ve aile içinde uğradığı şiddete de işaret eden Öztabay, “Bu şiddeti seminerlerde konuştuğumuzda insanlar değişik tepkiler vererek hem şaşırıyor, hem de inanmıyor ama bugün araştırmalarla da gündeme gelen bu şiddet vardır” şeklinde konuştu.

“Denetlenmediği sürece kötüye gidecek”

Ülkede şiddet, uyuşturucu ve trafik sorunu yaşandığını vurgulayan Öztabay, “Bu konularda denetlemediğimiz müddetçe kötü gitmeye de devam edeceğiz. Ne yaparsak yapalım eğer denetleme mekanizmasını kontrol altına almazsak ve bunun devletin bekası için en önemli nokta olduğunu aklımızın bir yerine yazmazsak maalesef biz hiçbir yere varacak değiliz” diye konuştu.

“Yaşasın Harmancı”

Öztabay, Geçtiğimiz gün LTB Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’nın Lefkoşa sınırları içerisindeki Gece Kulüplerinin izinlerini yenilemeyeceği yönündeki kararını tebrik etti. Öztabay,  Harmancı’nın özellikle sosyal ve idari birçok konularda yapmış olduğu icraatların toplumun büyük bir kesimini memnun ettiğini belirterek, “Sayın Harmancı baştan beri kendi vizyonunu takip eden, dünyanın farkında olan, hedefleri olan bir başkanımızdır. Başkanımızın icraatları elbette çok iyi düşünülmüştür ve bu bağlamda verdiği kararlarda hepimizi memnun etmektedir. Geçtiğimiz gün dikkat çekmeye çalıştığı konunun da ana fikri ortadadır, çok konuşulmuştur, gönül isterdi ki Alayköy Belediyesi de Harmancı ile birlikte bu tavrı çekinmeden ortaya koyabilseydi” dedi.

“Bet ofisi ve gece kulüplerinin toplumdan uzaklaştırılması gerek”

HP Genel Başkanı Kudret Özrsay’ın ‘İktidar olduğunda Bet ofislerini kapatacağım’ söylemlerini de değerlendiren Öztabay, sözlerine şu şekilde devam etti; “Bet ofisleri, gece kulüpleri ve buna benzer yerlerin bizim toplumdan uzaklaştırılması gerektiğine hem fikirim. Sayın Özersay’ın söylemleri belki moral olarak kurulması gereken bir cümledir, ama aslında bu toplumun istediği, beklediği cümle bu değildir. Bu cümleyi kurarken biraz daha katılımcı, biraz daha süreçlerden faydalanıcı bir şekilde kurması daha hoş olurdu”