Çavuşoğlu, NTV'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Peşmerge güçlerinin Türkiye üzerinden Kobani'ye geçip geçmediğine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, "Henüz geçmediler ama gerek güvenlik gerekse istihbaratımızla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor" dedi.

Türkiye'nin gerek Irak gerek Suriye gerekse IŞİD konusunda yapılması gerekenler ve Kobani meselesinde başından beri net olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, ne politikalarında ne de görüşlerinde değişiklik olduğunu belirtti.

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin Kobani'nin düşmesini elbette istemediğini, bu konuda da insani konular başta olmak üzere üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını dile getirerek, "Bugüne kadar Suriye'nin kuzeyine yaptığımız insani yardımların miktarı da 305 milyon doları aşmıştır" dedi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Suriye'deki grupların hepsinin amacı özgür ve demokratik bir Suriye değil, kendi çıkarlarına yönelik bir rejim. Diğer taraftan da belli bir bölgeye hükmetmek için birbirleriyle ya da bazen de rejimle savaşan karmaşık bir yapı var. Bunun içinde PYD de var. IŞİD şimdi diğerlerine göre daha güçlü bir duruma geldi ama esas itibariyle IŞİD ile PYD terör örgütleri arasında bir fark yoktur. Hepsinin de amacı Suriye'nin istikrarsızlaşması ve bundan medet umarak belli bir bölgeyi kontrol etmek. Suriye'nin bölünmesi, Irak'ın belli bir bölümünün bölünmesi emelleri var. Böyle bir durumda biz Kobani'nin düşmesini istemeyiz."

Çavuşoğlu, IŞİD'e karşı Kobani'de de diğer bölgelerde de Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) mücadele etmesi gerektiğinin altını çizerek, bugün IŞİD ve rejimle savaşan tek gücün Türkiye'nin resmi muhatabı da olan ÖSO olduğunu vurguladı.

Yabancı askerlerin bir ülkeden geçerken ülkelerle mutabakat zaptı imzalandığı hatırlatılarak, "Bunun yasal zemini nedir" sorusu üzerine Çavuşoğlu, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve yasal zeminde hareket ettiğini ifade etti.

"PYD bize göre PKK'nın bir uzantısıdır" diyen Çavuşoğlu, ABD'nin Türkiye'ye "Sadece peşmerge gelinceye kadar sınırlı bir destek veriyoruz" şeklinde bilgi verdiğini aktardı. Bakan Çavuşoğlu, "Dolayısıyla burada esas itibariyle PYD'nin kapsamlı bir şekilde desteklenmesine karşıyız. Desteklenecekse ÖSO desteklensin" değerlendirmesinde bulundu.

Kobani'ye gitmek için Türkiye'den geçecek peşmerge güçlerinin güzergahının belirlenip belirlenmediğine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, "Arkadaşlarımız görüşüyor. Geçişlerin havadan mı, karadan mı yapılacağının görüşmeleri devam ediyor" dedi.

Peşmergelerin Türkiye'den Kobani'ye geçmesi konusunda Kuzey Irak'taki yönetimle temasların devam ettiğini belirten Çavuşoğlu, PYD ile peşmerge arasında görüş ayrılıkları olduğunu, PYD'nin peşmergeyi istemediğini söyledi.

Çavuşoğlu, PYD'nin amacının kendisini korumak veya Suriye içinde kendi güvenliğini sağlamak olmadığını, kendilerine verilen silahlarla buradaki emellerini gerçekleştirmek olduğunu dile getirerek, "Peşmergeyi bile bu emellerine karşı bir tehdit olarak görüyorlar. Yalnız son açıklamalara göre kendi aralarında bir anlaşma sağladılar" dedi.

PYD'nin de içinde olduğu 8 gruptan oluşan ortak bir karargah olduğunu, ABD'nin yaptığı yardımın sadece PYD değil, tüm bu gruplara yönelik olduğunu ancakPYD'nin adının öne çıktığını ifade etti.

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'den geçecek grupların kaç kişiden oluşacağı ve silahlı olup olmayacağı konusunda görüşmelerin sürdüğünü belirtti.

ABD ile sürekli temas halinde olduklarını vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin PYD ve PKK'ya silah verilmesi ve desteklenmesine karşı olduğunu ve ABD'nin de politikalarının bu anlamda farklı olmadığının altını çizdi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, PYD'nin yeni ortaya çıkmış bir oluşum olduğunu dolayısıyla şu anda hiçbir uluslararası örgüt ve ülkenin terör listesinde olmadığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Sanırım Türkiye de PYD'yi resmi bir şekilde terör listesine almadı ama PKK'nın bir uzantısı olduğu ve anlayışı değişmezse elbette PYD de PKK gibi terör örgütü gibi faaliyetlerine devam ederse terör listesine alınır ve tedbirler ona göre alınır. PYD, Suriye'ye yönelik şu andaki politikalarını değiştirmezse ne ÖSO tarafından ne Türkiye ne de uluslararası camia tarafından makbul olur.

Bizim arzu ettiğimiz şey; PYD'nin şu andaki politika ve amaçlarından vazgeçmesi, Suriye'nin bütününe yönelik ÖSO ile hareket etmesi. Biz, bu konudaki tavsiyelerimizi de kendilerine ilettik, iletiyoruz."

PYD Eşbaşkanı Salih Müslim'in Türkiye'nin Kobani için koridor sözü verdiği fakat sözünü tutmadığı şeklindeki açıklamasına ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, güvenlik güçleri ve ilgili birimlerin gerekli görüşmeleri gerekli görüşmeler yapacağını ancak bu konuda verilmiş bir söz olmadığını söyledi.

"Bizim kesinlikle kimseye verdiğimiz bir söz yoktur" diyen Çavuşoğlu, "Koridor açılması gibi PYD'ye yönelik bir koridor açılması gibi bir talebi olmuş olabilir ama Türkiye'nin buna karşılık verdiği bir söz yoktur. Burada herkes görüşmelerle ilgili de dürüst olsun, şeffaf olsun. Türkiye'nin verilmiş bir sözü yoktur" ifadelerini kullandı.

Çatışmalardan kaçıp Türkiye'ye sığınan 300 kadar PYD'linin geri dönmeleri için Türkiye'nin izin verdiğini ancak bunlardan sadece 60'a yakınının geri döndüğünü aktaran Çavuşoğlu, geriye kalanların gitmek istemediklerini dile getirdi. Çavuşoğlu, bunun dışında verilmiş bir geçiş izni olmadığının da altını çizdi.

Türkiye'nin prensip olarak sınır ötesi operasyon yapmayacağını açıklamasına rağmen bu konuda uluslararası kamuoyu baskısına maruz kaldığına işaret etti.Çavuşoğlu "Hangi adımı atarsak atalım yahut atmayalım hemen hedef Türkiye oluyor. Bu konuda da bakıyoruz Türkiye hedef. Türkiye'ye karşı kapsamlı bir kampanya var. Stratejik bir kampanya var. Algı operasyonu var. Bunu sürekli görüyoruz. Bu olaylarda da görüyoruz" diye konuştu.

Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile ilgili olarak Türkiye'nin ve ABD'nin görüşlerinin aynı olduğunu belirten Çavuşoğlu, ÖSO'nun desteklenmesi konusunda da hem ABD hem de diğer müttefiklerle hemfikir olduklarını söyledi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin ÖSO ve diğer ılımlı muhalif gruplara yönelik eğit donat çalışmalarını sürdüreceğini, müttefik ülkelerin de diğer komşu ülkelerde çalışmalar yürüteceğini kaydetti.

Çavuşoğlu, eğitimlerin ne zaman başlayacağı, nerede yapılacağı ve kaç kişinin katılacağı yönündeki soruya karşılık görüşmelerin devam ettiğini, ilerde bu çalışmaların başlayacağını, o zaman bu soruların cevaplarının ortaya çıkacağını söyledi.

Suriye'de "güvenli bölge" oluşturulması gerektiğini de kaydeden Çavuşoğlu, Irak içinde bulunan 6 milyondan fazla yerinden edilmiş insanın varlığına da dikkati çekti.Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

"Burada kapsamlı bir strateji varsa biz varız. Güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge gerekiyor. Kapsamlı bir strateji varsa Türkiye müttefikleriyle her türlü adımı atar, olay sadece İncirlik ya da IŞİD değil."

Türkiye'nin müttefikleriyle Suriye'deki gelişmelere yönelik belirlenecek strateji konusundaki görüşmelerinin devam ettiğini kaydeden Çavuşoğlu, henüz üzerinde tam anlamıyla mutabakata varılmış bir strateji bulunmadığını belirtti. Çavuşoğlu, konunun sadece ABD-Türkiye arasındaki bir konudan ibaret olmadığını da belirterek, Esed'in gitmesi konusunda da Suriye'de siyasi dönüşüme inanan müttefikler arasında farklı görüşler olduğunu ifade etti.

BMGK GEÇİCİ ÜYELİĞİ

Türkiye'nin BMGK geçici üyeliğine seçilememesini de değerlendiren Çavuşoğlu, oylama öncesi görüşmelerde 143 ülkenin yazılı destek verdiğini ancak birçok ülkenin taahhütlerini yerine getirmediğini kaydetti.

Oylamada, ikinci tura kalındıktan sonra farklı dinamiklerin ortaya çıktığını belirten Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Oy alacağız diye bazı konulardaki tutumlarımızdan vazgeçmeyiz. Prensipler çok önemlidir, ilkesel konularda politika ve tutum değişikliği yapmayız. Seçilmedik diye dünyanın sonu değil. Bizim BM çatısı altında çok önemli katkılarımız var ve bu katkılarımız devam edecek."