Deniz Abidin

Eğitim Uzmanı Salih Sarpten,  yeni hazırlanan Sınıf Geçme Sınav Tüzüğü'ne yönelik eleştirileri  "Tüzüğü okumadan yapılan eleştiriler" olarak nitelendirdi. Sarpten, eski tüzükte 6'ncı ve 7'nci sınıflarda sınav notu ne olursa olsun ortalaması 5 olan bir öğrencinin  bir üst sınıfa geçmesinin öngörüldüğünün  ifade edildiğini anımsattı.  Sarpten, yeni Sınıf Geçme Sınav Tüzüğü'ne bakıldığında, ise sorumlu olarak bir üst sınıfa geçmenin kaldırıldığını kaydetti. Yeni tüzüğe göre, çocukların artık sorumlu olarak bir üst sınıfa geçmeyeceğini belirten Sarpten, genel liselrde bir üst sınıfa geçme uygulamasının karne  ortalamasının 5'ten 5.57'ye çıkarıldığını kaydetti. Sarpten, "Sınıf geçme aksine zorlaştırıldı"diyerek, yeni hazırlanan Sınıf Geçme Sınav Tüzüğü'ne göre meslek liselerine yönelik önemli uygulamalar olduğunu dile getirdi.

"Çıraklık eğitim merkezlerine gidişin önü açıldı"

Sarpten, şunları söyledi, " Sınıf Geçme Sınav Tüzüğü'ne göre, Meslek liselerinin alan derslerine daha çok önem verildi. Alan dersleriyle ilgili ayrı bir ortalamanın tutturulması gerekliliği vardır. Bu tüzükte  dersleri zayıf olan çocuklara yani genel başarıyı gösteremeyen çocuklara destek programı getirildi. Yine bu tüzükte ilk kez normal akademik olarak okula devam edemeyen ve özgün eğitimin dışına çıkmayı tercih eden çocuklara çıraklık eğitim merkezlerine gidişin önü açıldı"

"Çocuklar bedavadan sınıf geçmiyor"

Sarpten, tüzükte yer alan önemli bir unsurun da  6'ncı ve 7'nci sınıflardaki çocuklara kendi yaş gruplarıyla okuma fırsatı getirildiğini söyleyerek, şöyle devam etti, "15 yaşına kadar zorunlu eğitim durumunda olan çocuklar okula devam eder. Finlandiya, İslkoçya, Almanya, hatta sınav sistemi katı olarak bilinen Singapur, Çin ve Güney Kore'de bile sınıfta kalma ve ders geçme gibi uygulamalar terk edildi. Birçok çağdaş eğitim sisteminde sınav yok zaten. Ancak, tüm bunlar bir kenara, çocuklar zorunlu eğitim çağında kendi yaş gruplarıyla birlikte okumaları esas alınıyor. Dolayısıyla, 6'ncı ve 7'nci sınıflarda sınav geçme ilkokuldaki sınıf geçmeyle özdeşleştirilmiştir. Çocuklar bedavadan sınıf geçmiyor"

"Aksine sınıf geçme zorlaştı"

Sarpten, hiçbir çocuğun birşey öğrenmeden ya da başkasının hakkı çalınarak sınıf geçmediğinin altını çizerek, bir çocuğun 4'ncü sınıftan 5'nci sınıfa hangi koşullarda geçiyorsa, 6'ncı ve 7'nci sınıfı da aynı koşullarda geçeceğini kaydetti. "Bu zorunlu eğitim çağı bir bütün olarak kabul edilmelidir"diyen Sarpten, yapılan eleştirilere bakıldığında sınıf geçmenin kolaylaştırıldığının ifade edildiğini, aksine sınıf geçmenin zorlaştığını belirtti.

"Disiplin sorunu artacak demek hatalıdır"

Sarpten şunları söyledi, "Yapılan eleştirilerde, madem ki sınıf geçme kaldırıldı öğrenci öğretmeni dinlemeyecek, madem ki bütünleme kaldırıldı öğrenci okullarda disiplin sorunu artacak gibi söylemler var. Bu son derece hatalıdır. Bir çocuk sırf bütünlemeden yüksek not alacak diye öğretmenini dinliyorsa burada büyük bir hata vardır demektir. Eğer bir çocuk sırf bütünlemeden yüksek not alacak diye disiplin kurallarına uyuyorsa burada ciddi bir eğitim eksikliği vardır. Yani çocukları öğretmen ve not korkusuyla, sınıfta bırakırım tehditi ile eğitim çağdışı bir eğitim demektir. Bu anlayışta ısrar etmek doğru bir yaklaşım değildir"

"Tüzük öğretmen sendikalarının oyuyla geçti"

Sarpten, eğitim sistemi ve sınav geçme tüzüğünün bu haliyle bile sıkıntılı yanları olduğunu söyleyebileceğini, ancak bu tüzükteki değişikliğin fark edilmesi gerektiğini söyledi. Sırf mevcut düzendeki değişime karşı eleştiri yapmak için tüzüğün içeriğini  okumadan eleştiri yapmanın haksız olduğunu ifade eden Sarpten, tüzüğün üzerinde  yaklaşık 3 aydır çalışıldığını ve yeni tamamlandığını kaydetti. Sarpten, "Tüzük belki de yeni öğretim dönemine bırakılabilirdi"diyerek, tüzüğün KTOEÖS ile işbirliği halinde hazırlandığını, öğretmen sendikalarının her iki teknik kurulda oyuyla geçen bir tüzük olduğunu belirtti.