Yurdagül Beyoğlu Atun

Devlet adına denetim yapan Sayıştay denetçileri, KIB-TEK’in 2014 yılı içinde yapmış olduğu borçlanmalara ilişkin denetimi sırasında, KIB-TEK Yönetim Kurulu ve Eski Sayıştay Başkanı İsmet Akim’in görevlendirdiği bazı görevlilerce engellendi. Denetçiler, kendi bilgisayarları ile denetim bilgilerinin de bulunduğu ve denetim için kullandıkları odadan kapı dışarı edildikten sonra kapının kilidi değiştirildi.

KIB-TEK’te sular durulmuyor. Hakkında usulsüz borçlanma ve ihalesiz alım yaptığı iddiaları bulunan KIB-TEK bu kez Sayıştay denetçilerinin görev yapmasına engel olarak yeni bir skandala imza attı. Sayıştay denetçileri, KIB-TEK’in 2014 yılı içinde yapmış olduğu borçlanmalara ilişkin denetimi sırasında KIB-TEK Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Akim’in görevlendirdiği bazı görevlilerce engellendi. Denetim için kendilerine ayrılan odaya girmeleri engellenmeye çalışılan ancak yine de odaya giren denetçiler, Akim’in şoförü tarafından zorla odadan çıkarıldıktan sonra,  kendilerine ait görev bilgisayarlarının ve denetim bilgilerinin de bulunduğu odanın kilidi değiştirildi. 

12 Şubat 2015’te meydana gelen olayın ardından, 13 Şubat 2015’te Sayıştay Başkanı Osman Korahan, Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Akim’e yazı yazarak, kendi görevlendirdiği kişiler tarafından denetçilerin görev yapmasının engellenmesinin nedenleri hakkında bilgi istedi ve gerekçelerini sordu. Korahan, Akim’e gönderdiği yazının dağıtımını Cumhuriyet Meclis Başkanlığı, Başbakanlık, Başbakan Yardımcılığı, Ekonomi, Turizm Kültür ve Spor Bakanlığı, Gıda Tarım ve Enerji Bakanlığı, Cumhuriyet Meclisi Sayıştay Komitesi Başkanı ve Hukuk Dairesi’ne de yaptı. Haberal Kıbrıslı, Korahan’ın Akim’e yazdığı ve dağıtımını devlet ve hükümet organlarına yaptığı bu yazıyı ele geçirdi. Yazıda İsmet Akim’den, 18 Şubat’a kadar (dün) bilgi verilmesi talep ediliyordu. 

“Kilidi söktüler”

Yazıda Sayıştay denetçilerinin, “Odada bilgisayarlarımız ve denetimle ilgili belgelerimiz var” diyerek denetleme yaptıkları odaya girdikten sonra odaya gelen Akim’in şoförü Erkan Bey tarafından odayı derhal boşaltmalarının istendiği belirtildi. Denetçilerin ise iki kurum arasında herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için odadan çıktıkları ve durumu Sayıştay Başkanı’na rapor ettikleri bildirildi.

Korahan’ın Akim’e yazısında şu ifadeler yer aldı:

“Denetçilerimiz denetime kurumumuzda devam etmeleri talimatım üzerine Kurum Müdürü’nü arayarak denetime kendilerine verilecek odada devam edeceklerini bildirdiklerini, bunun akabinde şoförünüz Erkan Bey’le birlikte gelen iki kişinin hiçbir açıklama yapmadan denetçilerimizin çalıştığı odaya girdikleri ve oda kapısının kilidini söktükleri, şoförünüz Erkan Bey’in kendilerine odayı terk etmelerini tekrarladığı ve denetçilerin odayı terk edene kadar beklediğini, denetçilerimiz ise herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması ve kurumların zarar görmemesi adına olgunluk göstererek kurumu terk ettiklerini bilgime arz etmişlerdir. 

“Gerekçenizi açıklayın!”

Bu bağlamda 18/1978 sayılı Sayıştay Yasası’nın 4. ve 23. Maddeleri uyarınca denetimin kurumunuzda yürütülmesinin Başkanlığımızca karar verilmesine ve kurumumuzca da 2007 numaralı odanın denetçilere verilmesine rağmen değiştirilmiş şekliyle 18/1978 sayılı Sayıştay Yasası hilafına denetimi engelleyecek nitelikteki 12 Şubat 2015 tarihinde görevlendirdiğiniz görevlilerinizce meydana getirilen olayla ilgili bilgi ve gerekçenizi 18 Şubat 2015 tarihine kadar iletmeniz rica olunur.”

Tatar: “Kanunlara aykırı hareket etti”

Konuyla ilgili olarak Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne konuşan Maliye eski Bakanı Ersin Tatar, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetim Yasası’na göre kurumun borçlanmadan önce Borç Komitesi’ne başvurması gerektiğini söyledi. “Yasa gereği kurum Maliye Bakanlığı, Hazine ve Muhasebe Dairesi ve Merkez Bankası Başkanı/yardımcısısın üye olduğu Borçlanma Komitesi’ne başvurması gerekiyordu” şeklinde konuşan Tatar, İsmet Akim’in Borç Komitesi’nin kararı olmadan borçlanmasının ve yatırım yapmasının yasalara aykırı olduğunu vurguladı.

“Suç duyurusunda bulundum”

KIB-TEK’in ihalesiz aldığı santralle ilgili olarak Meclis Başkanlığı’na dilekçe sunduğunu anımsatan Tatar, Savcılığı ve Sayıştay’ı göreve davet ettiğini söyledi. Santral alımında da, diğer borçlanmalarda olduğu gibi Borç Komitesi’ne başvurulmadığını belirten Ersin Tatar şunları kaydetti: 

“Borçlanma sadece bankaya olmaz. Firmalara yapılan borçlanma da borçlanmadır. Bankadan kredi alma imkânı bulamadıkları için bir firmayla anlaştılar. ‘Biz kazandıkça taksitle ödeyelim’ dediler. Bu daha riskli tabi… 10 liraya alacağın malı 15’e alıyorsun. Bu yüzde 50 faiz demek. Tüm bunların Borç Komitesi’nden geçmesi lazımdı. Bunlar yasa tanımıyor.

“KIB-TEK devletin malıdır”

KIB-TEK kendilerinin değil, devletin malıdır. Senin hissedarın KKTC hükümetidir. Özerklik ilan edip ‘yasayı tanımam’ diyemezsin. Suçlu sadece Akim değil, tüm yönetim kuruludur aslında… Bakan Önder Sennaroğlu da yapılanın yanlış olduğunu itiraf etmiştir. Sadece ihalesiz alımı değil, Komiteye danışmadan borçlanmaları dolayısıyla suç duyurusunda bulundum. Aldığım duyumlara göre parti içinde de bu konuda sıkıntı varmış. Başbakan Yorgancıoğlu’nun da bundan rahatsız olduğu kulağıma geldi.” 

“Kendisi de denetime gitmişti…”

İsmet Akim’in eski bir Sayıştay Başkanı olduğunun altını çizen Ersin Tatar, Sayıştay Başkanlığı yapan bir kişinin denetçileri kuruma almama tavrının kabul edilemeyeceğini söyledi. “Kendisi de başkanlık yaptı. Nasıl olur da denetlediği Elektrik Kurumu’na denetçileri kabul etmez! Sen adam göndermiyor muydun, denetlemiyor muydun?” diyen Tatar, Sayıştay’ın, bu kurumu denetlemekte haklı olduğunu, Akim’in yasalara aykırı davrandığını sözlerine ekledi.

2-228.jpg

1-228.jpg