Deniz Abidin

K.T. Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros, UBP-DP hükümetinin 23 sandalye ile dıştan aldığı 4 destek ile iktidarda kaldığını, bu durumun da bakıldığında halkın iradesini tam anlamıyla yansıtmadığını söyledi. Toros, gündeme gelen erken seçim kararının hükümetin yetkisinde olmakla birlikte ülkede acil siyasi istikrara ihtiyaç olduğunu belirtti.

K.T. Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ise, seçimin normal  süreci içinde yapılması gerektiğini, hükümeti görevini sürdürerek icraat yapmaya davet etti. Çıralı,  seçimin her zaman ekonomiyi geriye götürdüğünü kaydetti.
Genç İşadamları Derneği (GİAD) Başkanı Cemal Gülercan da, belirsizliklerin ülkeyi kaosa götürmekten başka bir işe yaramadığına dikkat çekerek, iş insanları olarak ekonomide olduğu gibi siyasette de istikrardan yana olduklarını ve ülkenin  bir erken seçime  hazır olunduğu inancında olmadığını söyledi.
Yeni Bakış, siyasetin  erken seçim tartışmalarına odaklandığı bu ortamda, reel sektörün ülke siyasetçisinden beklentilerini masaya yatırdı. 

KTTO Başkanı Toros:“Hükümet halkın iradesini yansıtmıyor”

K.T. Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros, herhangi bir ülkede ekonomik yaşam ve iş iklimi için siyasi istikrarın zaruri olduğunu belirterek, ülkede siyasi istikrarsızlığın ve TC ile imzalanan Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolünün uygulanmadığını anımsattı. Toros, iş dünyasının ihtiyacı olan reformların yapılmamasının söz konusu istikrarsızlığın etkilerini daha da olumsuzlaştırdığını kaydetti. Toros, iş dünyası olarak siyasilerden beklentinin Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolünün uygulanması,  gerekli reformların yapılması ve ülke ekonomisinin kendi ayakları üzerinde duran sürdürülebilir bir yapıya geçmesinin şart olduğunu kaydetti.
Toros, tüm reformların AB ilkeleriyle  uyumlu olması gerektiğinin altını çizerek, en büyük sorunlardan biri olan rekabet edebilirliğin önüne geçilebilmesi için AB sağlık ve güvenlik standartlarına uygun bir siyasi icraatın şart olduğunu belirtti. Toros, tüm bunları ana hedef olarak gösterdiklerini ifade ederek, ana hedefe ulaşmak için gereken ne ise yapılması gerektiğini kaydetti. Toros, reformların gecikmeden kalıcı bir devlet politikası haline gelmesi gerektiğine vurgu yaptı.

“Hükümette kim olursa olsun beklentimiz istikrar”

Toros, şunları söyledi, “Bugünkü yapıya bakıldığında bunların hiçbiri uygulanmadı. Gündeme gelen erken seçim kararı hükümetin yetkisindedir. Bu siyasi bir karardır. Olası bir erken seçim olması durumunda halkın iradesi sandığa yansıyacaktır. Yeni oluşacak Meclis’te istikrarlı bir hükümet çıkacağını düşünüyorum. UBP-DP hükümeti bugün 23 sandalye ile dıştan aldığı 4 destek ile iktidarda kalabiliyor. Bu durum da bakıldığında halkın iradesini tam anlamıyla yansıtmıyor. Belki de bugün yaşanmakta olan sıkıntıların sebebi budur”  Toros, hükümette kim olursa olsun iş dünyasının beklentisinin halk iradesinin oluşturacağı istikrar olduğunu belirterek, bu istikrara acil olarak ihtiyaç olduğunu kaydetti.

KTSO Başkanı Çıralı: “Seçim her zaman ekonomiyi geriye götürür”

K.T. Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ise, “Bir Meclis yasa yapamıyorsa, toplanamıyorsa erken seçime gerek var” diyerek  geçtiğimiz hafta Meclis’in toplanamama nedeninin çok basit bir gerekçeye dayandığını söyledi. Çıralı, ortada bir partizanlık olduğunu, birilerine çıkar sağlamak adına Meclis’in toplanmasının engellendiğini belirtti. Çıralı, Meclis’in yasa yapmak dururken lüzumsuz işlerle zaman geçirdiğine dikkat çekerek, emekliliğinden çok kısa bir süre kalmış olan bir kişinin Sayıştay üyeliğine getirilmek istendiğini söyledi. Çıralı, iş dünyasının seçimleri hep normal zamanında yapılmasının öngörüldüğünü ifade ederek, seçimin her zaman ekonomiyi geriye götürdüğünü belirtti. Çıralı, seçim sürecinin ve atmosferinin ekonomiye zarar veren bir süreç olduğuna işaret ederek, seçimlerin normal zamanında yapılmasının en doğrusu olduğunu kaydetti.

“Sudan gerekçelerle erken seçime gidilmesi doğru değildir”

Çıralı, şöyle devam etti, “Sudan gerekçelerle erken seçime gidilmesi doğru değildir. Hükümet son gününe kadar icraatlarını ve görevini yerine getirmelidir. Çok basit sebeplerle ülkenin seçim atmosferine sürüklenmesi doğru değildir. Bazı bürokratlara imtiyaz ya da çıkar sağlamayı doğru bulmuyoruz. Bu hak edilmeyen bir ikramiyeyi halkın ödemesi anlamına geliyor. Halka bu tarz ağır vergiler yüklemek doğru değildir. Bu kadar zamandır boş kalan koltuk varsın üç ay daha boş kalsın”

“Güçlü bir irade halkın takdirine bağlı”

Çıralı, olası bir seçim durumunda sandıktan güçlü bir irade çıkıp çıkmayacağının bilinmediğini belirterek, tahmin yürütmenin bu şartlarda zor olduğunu söyledi. Çıralı, zaman zaman yapılan anketlerin de gerçeği yansıtmadığını belirtti. Çıralı, güçlü bir irade çıkması konusunda sonucun halkın takdirine kaldığını kaydetti.

Çıralı, son yapılan seçim ve halk oylaması yasasının işlevliğinin olmadığının görüldüğüne dikkat çekerek, gerçek anlamda halkın iradesinin sandığa yansımasını sağlamak gerektiğini söyledi. Çıralı, oyların büyük bir çoğunluğu iptal olursa halkın gerçek iradesinin ortaya çıkamayacağını belirtti.

Çıralı, yasanın tekrardan ele alınarak yeniden düzenlenmesi ve ondan sonra seçime gidilmesi gerektiğini kaydetti.

GİAD Başkanı Gülercan: “Belirsizlik ülkeyi kaosa götürüyor”

Genç İşadamları Derneği (GİAD) Başkanı Cemal Gülercan da, bu günlerde yoğun bir şekilde erken seçimin gündemi meşgul ettiğini belirterek, ülkede 40 yılda 38 hükümetin değiştiğini,  iş insanları olarak ekonomide olduğu gibi siyasette de istikrardan yana olduklarını söyledi. Gülercan, belirsizliklerin ülkeyi kaosa götürmekten başka bir işe yaramadığına dikkat çekerek, olası bir erken seçime ülke olarak hazır olunduğu inancında olmadığını kaydetti.

 yeni seçim yasası için belirli bir alt yapı gerekmekte olduğunu anlatan Gülercan, erken seçim kararının var olan belirsizliği bir o kadar daha artırdığı inancında olduğunu dile getirdi. Gülercan, siyasilerin halka hizmet etmek yerine var olan enerjilerini tekrardan seçilebilmek adına harcayacaklarını düşündüğünü ifade ederek, “olan yine ülkemize ve toplumumuza olacak” diye konuştu.

Gülercan, yeni yasaya göre erken seçimin çok ciddi bir alt yapı gerektirdiğini belirterek, yeni seçim sandıkları, yeni seçmen kabinleri ve her şeyden önce yeni sistemi seçmene uygulamalı gösteren eğitimlerin şart olduğunu kaydetti.

Gülercan, “Eğer gerçekten halkın iradesinin sandığa yansıtılması isteniyorsa halkı Yeşilırmak’tan Dipkarpaz’a kadar eğitmek gerekir. Aksi halde insanlar karşılarında görecekleri çarşaf liste ile geçerli oy sayısının yüzdesinin çok ciddi rakamlarda olması kaçınılmaz olacaktır” dedi.

“Hükümet ekonomik beklentilere yanıt vermedi”

Gülercan, UBP-DP hükümetinin ekonomik anlamda beklentilere yeterli ölçüde yanıt vermediğine vurgu yaparak,  sivil toplum örgütleri ile daha sıkı ilişkiler kurulması ve çok ciddi ekonomik politikaları bir an önce hayata geçirmeleri gerektiğini kaydetti.  Gülercan, “Bizler Genç İşadamları Derneği olarak neredeyse her hafta görüş ve önerilerimizi basın yoluyla hükümetimize iletmekteyiz. Bu görüş ve önerileri hayata geçirip uygulamak yine bize hükümet edenlerin inisiyatifine kalmış bir olaydır, takdir halkımızındır” şeklinde konuştu.