Şehir Plancıları Odası’ndan yapılan yazılı açıklamada, temel görevlerinin başında “taşınmaz eski eserlerin ve doğal varlıkların korunması” bulunan Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin ve bu daire çatısı altında görev yapan Anıtlar Yüksek Kurulu’nun, özel ve tüzel kişilerin, hatta Türkiye Cumhuriyeti’nin üst düzey makamlarının istek ve baskısı doğrultusunda ağır bir siyasi baskı altında olduğu iddia edildi.

Oda, tarihi kent peyzajının korunması konusunda kabul edilen “Vienna Memorandum on World Heritage and Contemporary Architecture- Managing Historic Urban Landscapes – 2005; Declaration on Conservation of Historic Urban Landscapes, UNESCO – 2005” gibi belgelere uyma ve uygulamanın, gelecek nesillere karşı en büyük sorumlulukları olduğunu belirterek, “bunların aksine kararlar alınması yönündeki baskıların kabul edilemez olduğunu” kaydetti.

Evrensel belgeler dikkate alınmasa da Anıtlar Yüksek Kurulu gibi kararları neredeyse yasa hükmünde olan bir kurulun üyelerinin, gerek Eski Eserler Yasası gerekse Anıtlar Yüksek Kurulu Tüzüğü’nde açıkça ifade edilen kuralların aksine karar vermeleri yönünde siyasi baskı altına alınmalarının asla kabul edilemez olduğunu ifade eden Şehir Plancıları Odası, “Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından alınmış olan İTÜ Gazimağusa Yerleşkesi Fikir Projesi’nin ret kararının gözden geçirilip projenin kabul edilmesi yönündeki inanılması güç siyasi baskıyı kınıyor, siyasilerin ellerini yüce kuruldan çekmelerini bekliyoruz” dedi.