CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk, Türkiye’den gelmesi beklenen suyun yönetiminin kamuda olacağını söyleyerek bunun aksini iddia eden partilerin halkı felakete sürüklediğini söyledi. Su, elektrik ve telefon gibi stratejik konuların özelleştirilmesinin mümkün olmadığını yineleyen Erk, bunun CTP’nin siyasi tezlerinde de açıklıkla kaydedildiğini vurguladı.

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı’nın geçtiğimiz hafta su konusunda, “Biz bu işi yönetemeyiz” yönündeki açıklamalarını eleştiren Erk, “Yürütmede olan birinin bu sözleri sarf etmesi doğru değil. Siz yönetemezseniz CTP’li biri yönetebilir” dedi. CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk, ADA TV editörlerinden Gözde Akben Bekir’in hazırlayıp sunduğu Günaydın Ada isimli programa katılarak değerlendirmelerde bulundu. Erk, su konusundan özelleştirmelere kadar birçok konuda partinin duruşu ile ilgili çok net mesajlar verdi.

ARABACIOĞLU’NUN İSTİFASI

Sistemdeki tıkanıklık nedeniyle istifa ettiğini açıklayan DP-UG’li bakan Mustafa Arabacıoğlu’nun istifasını değerlendiren Erk, istifanın kişisel bir tasarruf olduğunu söyleyerek verdiği hizmetler için Arabacıoğlu’na teşekkür etti. Sistemde sıkıntılar olduğunu ancak bunu giderme sorumluluğunun da siyasilerde olduğunu vurgulayan Erk, atamalar ya da kadrolarda yer değişikliği gibi konularda partizanca davranmanın önüne geçmede sendikalarla birlikte hareket etmenin şeffaflık olacağını söyledi. Sendikaların grev hakkını tehdit olarak kullanmasının da kişinin eğitim hakkını kısıtladığını ve velilerin özel okullara yöneldiğini söylemek zorunda olduğunu belirten Erk, sistemin kilitlenmemesi için tarafların makul şekilde davranıp sorunları birlikte çözmesi gerektiğine vurgu yaptı.

DAÜ’DEKİ ANTİDEMOKRATİK DURUM

DAÜ’de yaşanan rektör ataması konusunda görüşü istenen Genel Sekreter Kutlay Erk, oradaki sistemin daha demokratik olması gerektiğini belirterek şu anki durumun özgür ve demokratik üniversite anlayışına uygun olmadığını söyledi. Erk, “Rektör seçimle gelsin ama seçilecek olanı seçenlerin rektör tarafından seçilmesi garip bir durum” diyerek Vakıf Yönetim Kurulu VYK’ya tek isim gelmesi ve kurulun sadece mühür basmasının antidemokratik olduğunu söyledi. Kendi özgür iradeleriyle birden fazla rektör adayı seçip VYK’nın önüne birkaç isim gelmesinin daha doğru olacağını kaydeden Erk, şimdiki sistem içinde bu konuda VYK’nın işlevselliğinin sıfır olduğunu, önüne gelen ismi onaylamak zorunda kaldığını ifade etti. Erk, “Bu yüzden değişiklik yapılması gerekiyor, sorunun uyum içinde aşılacağına inanıyorum” dedi.  

SU KONUSUNDA İDDİA SAHİBİYİZ

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı’nı, “Biz bu suyu yönetemeyiz” açıklamalarının kendi içinde çelişik olduğunu belirten CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk, “Bakan neyi düşünerek bunu söyledi bilemem ama yürütme erkini elinde tutan bir organın ben yapamam demesi doğru değil” dedi. CTP’nin iddia sahibi olduğunu, hükümet etme sorumluluklarını ve kapasitelerini kullanacaklarını yineleyen Erk, “Bu ülkede yönetemeyeceğimiz konu yoktur. Siyasetçiyseniz, hükümet olmaya talipseniz her şeyi yönetmek zorundasınız. Seçme gibi bir şansızın yoktur” dedi.

FİNANSMANI BULMAK DA BİZİM GÖREVİMİZ, YETER Kİ KENDİMİZE GÜVENELİM

Su konusunda korkunun yatırım finansmanı bulmaksa bunun da yersiz olduğunu söyleyen Erk, finansman imkanlarını yaratmaları gerektiğini, CTP’nin 40. yıl tezlerinde bunun çok açık olduğunu, su gibi stratejik alanların özelleştirilemeyeceğini, belediyelerin pekala bunu yönetebileceğini söyledi. Belediyelerin su tahsilatını yapamadıkları için suyu yönetemeyecekleri söylemenin doğru olmadığını vurgulayan Erk, bütün belediyelerin bu durumda olmadığını, tahsilatın gerçekleşmesi için en pratik yolun akıllı sayaca geçiş olduğunu kaydetti. Buna yatırım yapacak kapasitesi olmayan belediyeler olduğunu, finans sektörüyle görüşüp proje sunup makul bir borçlanmayla akıllı sayaca geçilebileceğini ifade eden Erk, suyun dağıtımını belediyelerin yapmaması durumunda belediyelerin çökeceğini söyledi. Genel dağıtım hatlarını konusunun da Su İşleri Dairesi’nin görevi olduğunu vurgulayan Erk, bunun ileri teknoloji gerektiren bir şey olmadığını gayet tabii kendilerinin bunu yapacak donanıma sahip olduğunu kaydetti. Erk şöyle devam etti:

“Sağlığa, eğitime ve daha birçok şeye yeterince finansman ayıramıyoruz. Bu gelip başkası yönetsin demek mi? Böyle şey olmaz. Bütçenizi yaparken kaynak ve gelirlerden bu yatırıma öncelik verip diğerlerini kesersiniz ve sorunu çözersiniz. Kesin ve nettir. TC’den gelecek su baraja gelir, belediyelerin depolarına dolar, tüketiciye ulaştırmak da belediyelerin görevidir. Maliyeti ne ise hesaplar yapılacak. Hatlardaki kaçakları giderecek paranız yok deniyor, kırsala bakıldığında büyün ölçüde Yardım Heyeti’nin mali desteği ile yenilenmiştir. Asbest borular da çok büyük oranda yenilenmiştir. Boru hatlarının yenilenmesi çok büyük bir konu değildir. Bunlar yönetilmeyecek sorunlar değil, eğer ben yöneteceğim diyorsanız bu sorunları da çözersiniz. Bize karşı olan bu güvensizlik sorun değil önemli olan bizim kendimize olan özgüvenimizdir, birileri bizim yeteneklerimizi ve zeka düzeyimizi bilmeyebilir ama biz kendimizi biliyorsak ve güveniyorsak ona göre yola çıkacağız. Biz CTP olarak yetenek ve birikimlerimize güveniyoruz. Bu yüzden biz bunu yönetiriz, eksikliklerimizi de tamamlarız diyoruz. Mali sorunları da teknik sorunları da aşarız, yeter ki irademiz ve bunu kullanma isteğimiz olsun.”

DURUŞUMUZ NET: ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞIYIZ, HALKIMIZLA YÖNETECEĞİZ!

Türkiye ile imzalanan protokollerde özelleştirmenin şart olduğu, bunun CTP’nin tezleriyle çelişip çelişmediği yönündeki soruyu yanıtlayan Erk, “Tezlerimizde açık şekilde yazıyor. Su, elektrik, telekomünikasyon, ulaşım özelleştirmez. Mal ve hizmet üretiminde bu alanların özele devri söz konusu olamaz. Bir solcu bir ilerici için toprak işleyenin su kullananındır. Eğer kullanan halk ise su halkındır” dedi. Partinin 40. Yıl tezlerini yazarken özelleştirme konusunun 8 ay tartışıldığını açıklayan Erk, bu konuda ne yazıldıysa ortak anlayışla yazdıklarını, partinin yetkili kurulları tarafından değişiklik öneriliyorsa bu konuda önce kurultaya gidilmesi gerekeceğini ancak önümüzde böyle bir konu için herhangi bir süreç olmadığını söyledi. Erk, “Duruşumuzun ne olduğu açıktır. Halkımızı felakete sürükleyecek olan ‘biz yönetemeyiz’ diyen partilerdir, bunu söyleyen insanların yönetime talip olması felakettir. Biz böyle bir vebali sahiplenmeyeceğiz. Biz yönetebiliriz. Biz iddialıyız. Halkımızla beraber yöneteceğiz” dedi.