Kıbrıs Türk Tabipleri Odası, ülkedeki ruh sağlığı hizmetlerinin son 20-30 yılda hep ikinci plana itildiğini ve devletin bu konuya yeterli ilgiyi göstermediğini belirtti.

Etkin, koruyucu ve tedavi edici ruh sağlığı hizmetlerinde ciddi eksiklikler olduğunu kaydeden oda yetkilileri, KKTC’de ruh sağlığıyla ilgili herhangi bir politika olmadığını, yasaların çağdaşlığını yitirdiğini, ruh sağlığı ve psikologlarla ilgili yasa tasarılarının henüz yasallaşmadığına vurgu yaptı.

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü nedeniyle oda adına açıklama yapan Kıbrıs Türk Tabipleri Odası Başkanı Mustafa Taşçıoğlu ile Eğitim ve Dış İlişkiler Sorumlusu Ayşe Zeki, bu alanda tespit ettikleri sorun ve taleplerini dile getirdi.

Açıklamada, “1932 yılından kalma yasa zaman zaman uygulanmaya çalışılsa da bu alanda ciddi bir başıboşluk ve kaos söz konusu. Ruh sağlığı herkesin adeta her istediğini yapıp söyleyebileceği bir alan haline geldi” değerlendirmesinde bulunuldu.

“RUH SAĞLIĞI SOS VERDİ”

KKTC’nin ruh sağlığı alanında “SOS verdiği” iddiasında bulunulan açıklamada, “Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu”nun 2016 için belirlediği temanın “Ruh Sağlığında Onur ve Psikolojik İlk Yardım” olduğuna işaret edildi.

Açıklamada, “Bu temayla ilgili çalışmalar yapabilme noktasına gelemesek de, amacı ruh sağlığı ve hastalıklarına dikkat çekmek olan bu günde Kıbrıs Türk halkının ruh sağlığına daha çok önem verilmesi gereğini bir kez daha hatırlatıyoruz” denildi.

TABİPLERDEN ÇAĞRI

Açıklamada, yetkililere “Psikiyatri uzmanı sayısının ihtiyacı karşılayacak düzeye getirilmesi, Ruh Sağlığı Yasası ile Psikologlar Yasası’nın geçirilmesi, Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin altyapı ve personel eksikliklerinin giderilmesi, Alkol-Madde Tedavi Merkezi’nin devlet kontrolünde açılması, koruyucu ruh sağlığı ve toplum merkezli ruh sağlığı hizmetlerine geçişin sağlanması” çağrısı yapıldı.

“DENETİMLİ SERBESTLİK YASASI’NIN TÜZÜKLERİ HAZIRLANMADI”

Denetimli Serbestlik Yasası konusuna da değinilen açıklamada, madde kullananların hapsedilmesi yerine tedavi ve rehabilite edilmesine öncelik verme anlayışıyla hazırlanan ve yürürlüğe giren yasasının tüzüklerin henüz hazırlanmadığına işaret edildi.

“RUH SAĞLIĞI HİZMETLERİNİN İKİNCİ PLANDA KALMASI GİBİ BİR LÜKS YOK”

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“KKTC ruh sağlığı alanında SOS vermektedir. Yarınlarda sağlıklı bireylerden oluşmuş, sağlıklı bir toplum isteniyorsa ruh sağlığı hizmetlerinin artık ikinci planda kalma gibi bir lüksü yoktur.

Uyuşturucu Madde Bağımlılığı psikiyatrik bir hastalıktır. Bağımlılık tedavisinde devletin çekilme, görmezden gelme, inkar etme gibi bir tavır içine girmesi toplum için son derece sakıncalı durumlara yol açmaktadır. Denetimli serbestlik kararları ağır ceza mahkemelerince verilmeye başlamıştır ve bu alanda verilecek hizmetlerin bir an önce tam teşekküllü olarak başlaması gerekmektedir. Bu konuda artık eyleme geçme vakti gelmiş ve geçmektedir aksi halde denetimli serbestlik yasasından faydalanması için haklarında mahkemede karar üretilen kişilerin mağdur olup tedavi ve rehabilitasyonlarının tamamlayamaması tehlikesi ile karşı karşıya gelinecektir.

Henüz ruh sağlığı alanında temel gereksinimleri yerine getirmiş durumda değiliz. Bu yılın teması olduğu üzere henüz ruh sağlığı bozuk insanların onurunu koruma, damgalanmasını önleme ve psikolojik ilk yardım çalışmalarını konuşup bu yönde planlamalar yapmak noktasına ne acıdır ki bu yıl da gelemedik. Ruh sağlığı bozuk ve sosyal sorunlarla baş edemez bir durum içinde bulunduğumuzun farkına varamadık. İşleri hep tersten ele alıp sorun çözmek yerine var olan sorunlarımızı daha da artırmak yönünde hareket eder olduk.”