Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Genel Sekreteri Hasan Taçoy, Rum tarafının, Kıbrıs konusunun yaşamsal noktalarındaki tutumunda uzlaşmaya yanaşacaklarına ilişkin en küçük bir belirti olmadığını; 2004’ten bu yana olduğu gibi, bilinen tezlerini ileri sürüp zamana oynadığını gözlemlediğini belirtti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel Başkanı Talat’ın, Kıbrıs konusundaki durum bu şekilde iken, “önemli ilerlemeler” sağlandığını söylemesini “oldukça ilginç” olarak değerlendiren Taçoy, Kıbrıs Türkü’ne, önemli ilerlemeler olduğunu ifade edenlerin, bahsettikleri önemli ilerlemelerin neler olduğunu ve kimin lehine yaşandığını açıklaması gerektiğini kaydetti.

Taçoy yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:

“Soruyorum: Rum tarafı yeni bir Devlet ortaya çıkacağını, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federasyona dönüşmeyeceğini kabul etti mi? Rum görüşmeci Mavroyannis daha Cumartesi günü Rum basınında yer alan demecinde her şeyin yolunda olmadığını belirtti ve  kendilerinin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federasyona dönüşmesinde ısrarlı olduklarını vurguladı. 
Rum tarafı varılacak uzlaşmanın AB’nin birincil hukuku olmasını kabul ediyor mu? Dönüşümlü başkanlığı kabul ediyor mu? Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamını benimseyebilecek mi? İki kesimliliği, Kıbrıs Türkü’nün kendi Kurucu Devleti’nde sarih bir şekilde nüfus ve mülkiyet çoğunluğuna sahip olmalarını kabul ediyor mu? Rum tarafı mülkiyet konusunun çok büyük ölçüde takas ve tazminat ve sınırlı oranda, Kıbrıs Türkü’nü ekonomik ve sosyal olarak olumsuz şekilde etkilemeyecek şekilde yapılmasına kabul eder mi?  Anavatan Türkiye ve bize karşı sürdürdüğü ‘düşmanının düşmanı, benim dostumdur’ politikasından vazgeçti mi?

Rum lider Anastasiadis Sayın Cumhurbaşkanımızla New York’ta görüşmeyi kabul ediyor mu? 

Kıbrıs Türkü’ne spor, sanat, ekonomi alanlarında uyguladıkları ambargoları hiç olmazsa yumuşatma yoluna gidiyorlar mı?

Hayır. Tüm bu soruların Rumlar tarafından verilen yanıtları olumsuzdur. Dolayısı ile KKTC Devlet ve hükümet yetkilileri siyasi parti başkanları, halkımızı boşuna beklenti içine sokacak veya tedirgin edecek açıklamalardan, Rum tarafının iştahını kabartacak yaklaşımlardan derhal vazgeçmelidir.”

“NİYETLERİNİ ORTAYA KOYDULAR”

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Karpaz kökenli Rumların ‘Karpaz yarımadasını talep’ için Larnaka’da düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada “mücadelemiz yalnız Karpaz veya Mağusa için değil, her karış toprağımız için” ifadesini kullandığını da hatırlatan Taçoy, Rum tarafının hangi noktada olduğunu ve niyetini bir kez daha ortaya koyduğunu, Başpiskoposun da desteklediğini ifade etti.

Kıbrıs Türk halkının Rum saldırıları karşısında kendi meşru haklarını koruyarak devletini kurduğunu hatırlatan Taçoy, kurulan devletin egemenlik, özgürlük ve güvenlik olduğunu, sahip olunan demokrasinin ve vatanın vazgeçilmez olduğunu vurguladı.

Taçoy “Halkımız neyin ne olduğunu çok iyi anlamıştır. Bunu ortadan kaldıracak hiç bir adım Kıbrıs Türklerinin onayını alamaz. Barış, antlaşma istiyoruz ama Rumların aklında olan, masaya getirdikleri barış değil Kıbrıs Türkü’nü esir etmek, 1974 öncesine götürmektir. DP UG halkımızla birlikte bu zihniyetle mücadele etmeye kararlıdır” ifadelerini kullandı.