Özge Kizir

Demokrat Parti Ulusal Güçler (DPUG) Genel Sekreteri Hasan Taçoy, su yönetimi konusunda yaşanan gelişmeleri sert bir dille eleştirdi. CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat’ın kendi ihtirası için Türkiye ile KKTC’yi karşı karşıya getirmemesi gerektiğini vurgulayan Taçoy, “Daha fazla rezil olmayalım” dedi.

Su yönetimi konusunda Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne değerlendirmede bulunan Demokrat Parti Ulusal Güçler (DPUG) Genel Sekreteri Hasan Taçoy, sürekli anlaşmaların yapıldığını, fakat kişilerin kendi çıkarları doğrultusunda anlaşmayı kabul etmediğini vurguladı. “Daha fazla rezil olmayalım. Her seferinde birileri anlaşıyor ve bazıları kendi şahsi çıkarları doğrultusunda anlaşmayı kabul etmiyor. Bunu da olduğundan farklı olarak vatandaşlara yansıtıyorlar” diyen Taçoy, bilgi kirliliğinden yakındı.

“Kendi ihtirasları doğrultusunda çıkış yapmaları, ancak ve ancak KKTC insanını incitir”

Ne konuşuldu ve ne üzerinde anlaşıldı ise, o minvalde yürünmesi gerektiğine dikkat çeken Hasan Taçoy sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Mehmet Ali Talat kendi geleceği doğrultusunda ve kendi hayallerini gerçekleştirmek için kendisine gösterilmeyen itibarın, başkalarına gösterilmesinden dolayı yaşadığı kıskançlığı veyahut bir şekilde kendi avantajını düşünmesinin getirmiş olduğu bir sonuçtur. Kendi ihtirasları doğrultusunda çıkış yapmaları, ancak ve ancak KKTC insanını incitir. Bunlar tamamen sakıncalı davranışlardır. Talat, kendi ihtirasları uğruna ülkeyi Türkiye ile karşı karşıya getirmesin.

“Bakanların, görevlerini en iyi şekilde tamamlamış olduklarına yürekten inanıyorum”

Başkalarının daha itibarlı olduğunu görmelerinden dolayı yapmış olduğu bu hareketlerden bir kez daha ülkenin başını belaya sokmuş durumdadırlar. Bunlar tamamen yanlıştır. Bakanlar almış oldukları yetki çerçevesinde görevlerini en iyi şekilde yapmışlar ve anlaşmayı en iyi şekilde tamamlamış olduklarına yürekten inanıyorum.”

“Yeni bir ihale yasası hazırlıyoruz”

Su yönetiminde hayata geçecek olan ihaleyi KKTC makamlarının yapacağına dikkat çeken Taçoy, “KKTC makamları içerisinde yeni bir ihale yasası hazırlıyoruz. İnşallah bu hafta onu da bitireceğiz. Eğer bir ihale yapılacaksa, o yasaya göre yapılacak ve ülkenin geleceği için en iyi olan neyse onun olmasına dua etmeliyiz. Burada yapılması beklenen, kaçakların, kayıpların ortadan kalkması ve kaçak-kayıp ortadan kalkarken çölleşmeye ve kuraklaşmaya giden dünyada, suyun her zerresinin kullanılmasını sağlamaktır. Bununla beraber çölleşmeye giden dünyada yeraltı sularımızın daha zengin olabilmesi ve topraklarımızdaki tuzlanmanın ortadan kalkması en büyük hedeflerimizden olmalıdır. Bunun üzerine hayatımızı şekillendirmeliyiz. ‘O yönetirdi’, ‘bu yönetirdi’ diye herhangi bir tartışma mevzu bahis dahi olmamalıdır” dedi.
“Kendi insanlarımızı da cesaretlendirerek, bazı konsorsiyumları yaptırabilecek pozisyonda olmalıyız”

Yabancı yatırımcılar konusuna da değinen Taçoy şunları söyledi: 

“Türkiye’ye baktığımızda ‘İsrail veya Araplar gelip ihaleleri aldı’ diye bir sürü dedikoduları sürekli gazetelerde okuyoruz. Ne oldu, Türkiye geriye mi gitti? Daha ileriye gidebilmesi için bazı şeyleri kabul etmemiz ve kendi insanlarımızı da cesaretlendirerek bazı konsorsiyumları yaptırabilecek pozisyona ulaşmamız gerek. Hiçbir şekilde korkmadan, başımız dik ve gerekli yasaları yaparak, geleceğe yönelik bütün bu söylenmiş olanları gerçekleştirmek için kollarımızı sıvamalıyız.”

“Kurulabilirse kurulur, kurulamazsa seçim hükümeti kurulur…”

Hükümette yaşanan kriz konusunda da değerlendirmede bulunan Taçoy, “Olmayan hükümeti parti cephesinde dağıtarak daha fazla olumsuzluklar yaratmışlardır. Erken seçim konusu her zaman gündemdedir. Bunun kararını alacak olan tabi ki meclistir. Meclisin şu an için böyle bir değerlendirmesi yoktur. Demokratik teamüller değerlendirilecek. Bu değerlendirme çerçevesinde başka hükümetler kurulur mu, kurulmaz mı belli değildir. Eğer bir çıkmaza girerse başka hükümetlerin kurulabilmesi için bir aritmetik vardır.  Eğer kurabilirse kurulur, kurulamazsa seçim hükümeti kurulur ve olay biter”  şeklinde konuştu.

“UBP-DP koalisyonunun kurulmasında herhangi bir sakınca yok”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve DP koalisyonuna da karşı çıkmayan Taçoy, “Her şey olabilir. UBP-DP de olabilir… Zaten olmasında da herhangi bir sakınca yoktur. Bunun ötesinde konjonktürün getirmiş olduğu kıstaslar veya kriterler UBP ve DP’nin birleşmesinden yanadır. Eğer bu iki siyasi parti birleşirse çok daha farklı işler ortaya çıkabilir”  ifadesini kullandı.