Kubilay Kurçer

2. Cumhurbaşkanı ve CTP-BG Genel Başkanı Talat, Rum basınında “köy isimlerinin haritalarla açıklanması” ile ilgili haberin gerçekdışı olduğunu, mülkiyette son söz hakkının eski mal sahibinde olmasından vazgeçilmesinin yenilik olduğunu belirtti 

2. Cumhurbaşkanı ve Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, mülkiyette son söz hakkının eski mal sahibinde olmasından vazgeçilmesinin yenilik olduğunu söyledi. Talat, devletin yarattığı imkanlarla hak sahibi olanlarla ilgili meselenin KKTC’nin iç meselesi olduğuna değinerek güneyde mal bırakanların ise çözümün kolaylaştırıcı unsuru olduğunun altını çizdi. Kurulacak olan Mülkiyet komisyonunun varılacak anlaşmadaki mülkiyet kriterlerini hayata geçireceğini ifade eden Mehmet Ali Talat, Türkiye kökenlilere etnik ayrım yapılmayacağını vurgulayarak “Önemli olan vatandaşlığın kabul edilmesidir” dedi. 

Talat, şu anda var olan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) tarafından ödenerek Türk malı haline getirilen mallardaki değer artışının vergilendirilmesinin ele alınması gerektiğini söyledi. Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun (KIB-TEK) siyasi baskılardan uzaklaştırılması için özerkleştirileceğini vurgulayan Talat, tarım sektöründe reform yapılacağını da kaydetti. ADA TV’de Erçin Şahmaran’ın sunduğu Gündeme Bakış programına konuk olan CTP-BG Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, elektrik zammının kaçınılmaz olduğunu da sözlerine ekledi. 

“MÜLKİYET VE YÖNETİM, ULUSLARARASI HUKUKLA BÜTÜNLEŞECEK” 

Rum basınında “köy isimlerinin haritalarla açıklanması” ile ilgili haberlerin gerçekdışı olduğunu kaydeden Talat, kendi cumhurbaşkanlığı dönemindeki görüşmelerde mülkiyet konusundaki “arazi ancak kullanılamaz hale gelirse eski sahibi tarafından talep edilemeyecek” koşulunun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları çerçevesinde “hakların eşitlenmesi”ne dönüşmesinin önemini vurgulayarak, mülkiyet konusunun ancak bu yakınlaşmayla çözümlenebileceğini ifade etti. 

Talat, Kıbrıs meselesinin çözüme kavuşması halinde Kıbrıs Türk halkının yaşamının tehlike altına girmeyeceğinin altını çizerek mülkiyet ve yönetimin uluslararası hukukla bütünleşeceğini söyledi. 

“DEVLETİN YARATTIĞI İMKANLARLA MAL SAHİBİ OLUNMASI, KKTC’NİN İÇ MESELESİDİR” 

Annan Planı’na yol açan müzakerelerin başladığı dönemde Kıbrıslı Rumların kuzeydeki mülkiyet haklarını Merhum Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın da kabul ettiğini belirten CTP-BG Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, ancak, Rauf Denktaş’ın şartının global takas olduğunu ifade etti. Mülkiyette son söz hakkının eski mal sahibinde olmasından vazgeçilmesinin yenilik olduğunu dile getiren Talat, devletin yarattığı imkanlarla hak sahibi olanlarla ilgili meselenin KKTC’nin iç meselesi olduğuna değinerek güneyde mal bırakanların çözümün kolaylaştırıcı unsuru olduğunun altını çizdi. 

“İÇ VATANDAŞLIK 11 ŞUBAT BELGESİ’NDE YENİDEN KABUL EDİLDİ” 

11 Şubat belgesinde iç vatandaşlığın yeniden kabul edildiğine dikkat çeken Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum devletinde yaşamak isteyen Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıs Türk devletinde yaşamak isteyen Rumların kurallara uygun olarak O devletin vatandaşlığını alabileceğini kaydetti. Siyasi hakları düzenlenmek kaydıyla Birleşik Devlet vatandaşlarının istediği yerde oturup iş kurabileceğini dile getiren Talat, Kıbrıs Türklerin sayısının az olmasından dolayı dengeleyici düzenlemeler yapılabileceğinin altını çizdi. 

“CUMHURBAŞKANI, SİYASİ PARTİLERİ VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNİ BİLGİLENDİRMELİ” 

Sorular üzerine Cumhurbaşkanı Akıncı’nın müzakerelerle ilgili olarak siyasi partileri ve sivil toplum örgütlerini bilgilendirilmesi gerektiğini vurgulayan Talat, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanının, sivil toplum örgütlerini, siyasi partileri ve belli dönemlerde bölge toplantıları yaparak halkı bilgilendirmesi önemlidir.” 

“MÜLKİYETTE KIBRISLI TÜRKİYELİ AYRIMI YOK” 

Kurulacak Mülkiyet Komisyonunun var olan anlaşmadaki mülkiyet kriterlerini hayata geçireceğini ifade eden Talat, Türkiye kökenlilere etnik ayrım yapılmayacağını vurgulayarak “Önemli olan vatandaşlığın kabul edilmesidir” dedi. 

Kıbrıslı Türklerin güneydeki mallarının değersizleştirildiğinin doğru olduğunu ifade eden CTP-BG Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, şu anda var olan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) tarafından ödenerek Türk malı haline getirilen mallardaki değer artışının vergilendirilmesinin ele alınması gerektiğini söyledi. Başkanlık sistemini olumlu bulduğunu ifade eden Talat, çözüm sağlanması halinde cumhurbaşkanının Kıbrıslı Türk olamayacağını ise düşünemediğini dile getirdi. 

“HÜKÜMETİN BAŞARISIZ OLACAĞINI KİMSE ÖNE SÜREMEZ” 

CTP/UBP koalisyon hükümetiyle ve bakanlık atamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Talat, sözlerine şunları ekledi: 

“Her partinin kendi hesapları ve kaygıları var. Bakanlık atamalarıyla ilgili iyi tercihler yapıldığını düşünüyorum. UBP’nin kendi görüşüne saygı duymak zorundaydık. Örneğin kendi alanı olmamasına rağmen Faiz Sucuoğlu turizmi iyi yönetebilir. Geçmişte ben de turizm ve eğitim bakanlığı yaptım. Hükümetin başarısız olacağı iddiasını kimse öne süremez.” 

“KIB-TEK ÖZERKLEŞTİRİLECEK” 

Talat, AB normlarına göre kurumun yapılandırılması gerektiğinin altını çizdi. KIB-TEK’in siyasi baskılardan uzaklaştırılması için özerkleştirileceğini vurgulayan Talat, tarım sektöründe de reform yapılacağını kaydetti. 

“DAÜ YASASI GÜNDEMDEDİR” 

Ülkedeki eğitim sektörü ve Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin (DAÜ) durumunu değerlendiren Talat, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“YÖK eşiği aşılarak tek muhatabın YÖDAK olması lazım. Kıbrıs’taki üniversiteler YÖK ile muhatap olmayacak. Bunun olabilmesi için YÖDAK’ın güçlendirilmesi ve belli kriterlerin yerine getirilmesi lazım. Bu işin önemli bir kısmı YÖK ile anlaşmamıza bağlıdır. DAÜ yasası gündemdedir ve DAÜ özerkleştirilecek. Böylece DAÜ’nün her hükümet kuruluşunda bir taraftan öteki tarafa savrulması engellenecek.” 

“ELEKTRİK ZAMMI KAÇINILMAZDIR” 

Elektrik zammının kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Talat, akaryakıt fiyatındaki artışın faturalara yansıtılamaması halinde Elektrik Kurumu’nun bir süre sonra akaryakıt alacak para bulamayacağının altını çizdi. Kıbrıs sorununun çözüme kavuşması gerektiğini vurgulayan Talat, sözlerine şunları ekledi: 

“Artık popülizmi bir tarafa bırakarak ülkenin kangrenleşmiş sorunlarına çözüm bulunması lazım. Bunu yapmazsak torunlarımıza çok kötü miras bırakacağız, AB içine girmiş Kıbrıs’ta ezileceğiz ve Yunanistan’ın durumuna düşeceğiz”