PROTESTO LEFKOŞA’YA TAŞINDI: Sekiz gündür eylemde olan Türk Alkollü İçki ve Şarap Endüstrisi çalışanları hayat pahalılığının maaşlara yansıtılmaması gerekçesiyle dün İçişleri ve Çalışma Bakanlığı önünde eylem yaptı. Eylemde, şirket yönetimi protesto edildi

“YÜZDE 33’Ü DEVLET İŞTİRAKİ”: Emek- İş Başkanı Koral Aşam: TAŞEL’de yasalarla sabit olan yüzde 33’ü devlet iştiraki, büyük ortak Mey İçki Sanayi yönetimince gasp edilmeye çalışılmakta ve bu anlamda iştiraki kurum hasebiyle yasalara bağlı emekçi hakları da yok sayılmaktadır

Hasan DÜZGÜN- Sonay ORBAY

Süresiz eyleme sekiz günü geride bırakan Türk Alkollü İçki ve Şarap Endüstrisi (TAŞEL) çalışanları hayat pahalılığının maaşlara yansıtılmaması gerekçesiyle dün İçişleri ve Çalışma Bakanlığı önünde bir eylem gerçekleştirdi.

“Kurtulmak Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” pankartıyla eylem yapan işçiler, alkışlarıyla hükümeti ve bakanlığı protesto etti.

Bakanlık önünde yer alan eylemde Sendika adına basın açıklaması okuyan Birleşik Kamu, Kooperatif, Tarım ve Diğer Sanat ve Hizmetler Emekçileri Sendikası (Emek-İş)  Başkanı Koral Aşam, “Mücadelemiz her ne kadar da hayat pahalılığı ödeneği konusunda başlamış olsa da, bugün geldiği konakta mücadele özelleştirmelere karşı, yani toplum malına sahip çıkma noktasına ulaşmıştır” dedi.

Aşam, “TAŞEL’de yasalarla sabit olan yüzde 33’ü devlet iştiraki, büyük ortak Mey İçki Sanayi yönetimince gasp edilmeye çalışılmakta ve bu anlamda iştiraki kurum hasebiyle yasalara bağlı emekçi hakları da yok sayılmaktadır” ifadesini kullandı.

Dev-İş eski Başkanı Mehmet Seyis ise yaptığı konuşmada, “Gelinen aşamada, eğer Çalışma Bakanlığı, Kamu Çalışanlarının Aylık ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası’na uyulmaz derse bunu açık bir dille ifade etmeli” dedi.

Seyis, hükümetin taraf olduğunu ortaya koyması gerektiğini ve kendilerini arabulucu olarak görmemeleri gerektiğini kaydetti.

Eyleme Yeni Kıbrıs genel Sekreteri Murat Kanatlı, KTAMS Genel Sekreteri Güven Bengihan, Kooperatif Görevlileri Sendikası Başkanı Mehmet Ali Güröz, Devrimci İşçi Sendikası eski Başkanı Mehmet Seyis ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası Başkanı Tahir Gökçebel katılarak destek verdi.

Mehmet Ali Güröz: Haklı mücadelenin yanındayız

“Çalışma Bakanlığı önünde yapılmış olan protestoda TAŞEL işçilerinin haklı mücadelesini desteklemek amacıyla KOOP-SEN olarak burada bulunuyoruz. TAŞEL işletmecilerinin uyulması gereken yasalara uymadıkları açıkça ortadadır. Toplu sözleşmeler gereğince hayat pahalılığı ödeneği işçilerin maaşlarına eklenmelidir. İşverenlerin işçilerin hakkı olan hayat pahalılığı ödeneğine karşı çıkması büyük bir yanlışlıktır. Maaşlara eklenmeyen ödenekler göz önüne alındığında, işçilerin haklarına sahip çıkıp bu amaç doğrultusunda grev yapma yoluna gitmelerini doğru buluyorum. Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki TAŞEL özel bir işletme değil, bir kittir. Devletin bu işletme içerisinde %33lük bir katkı durumu vardır. Bundan dolayı konuyla ilgili olarak hükümetin de elini taşın altına koyması gerekmektedir. Hükümetin bu sorun karşısında sorumluluktan kaçmayıp, sahibi konumunda bulunduğu işletmeye sahip çıkması ve ayrıca işletme içerisinde çalışan işçilere karşı sağduyulu davranması gerektiğini düşünüyorum. Bu sorunun en erken zamanda çözüme ulaşması için hükümete gerekli girişimleri başlatma çağrısında bulunuyoruz. Aksi takdirde bu konudaki mücadelemiz devam edecektir.”

Koral Aşam: Devlet sorumluluk üstlenmiyor

“Bugünkü basın açıklamamızda da bahsettiğimiz gibi Çalışma Bakanlığı bu konuda arabulucu bir görev üstlenmeye çalışıyor. Devletin burada bir taraf almaya çalıştığını görebiliyoruz. Fakat devletin bu işletme üzerinde %33 oranında bir hissesi var, yani devlet 3’te 1 oranında işveren konumunda.
Bu sebeple de devletin konuyla ilgili olarak üstlenmesi gereken görev hem sorumlu olduğu yasaya uymak hem de diğer işveren konumunda bulunanların yasalara uymalarını sağlamaktır.”

Mehmet Seyis: Devlet, kendi işletmesine ilgisiz

“Burada yapılan bu grev, her şeyden önce devletin kendi işletmesine olan ilgisizliğini, toplum malına sahip çıkmadığı gerçeğini gözler önüne seriyor. Halbuki bu işletme kamu iştirak kurumudur. Sahip olduğu hisse dolayısıyla devlet bu işletmeye bir yönetici atıyor. Fakat ne atanan yöneticiler ne de devlet bu işletmeye yeteri kadar ilgi gösteriyor. TAŞEL işletmesinin diğer işverenleri konumunda bulunan kişilerin her istedikleri kabul edilirken, işçilerin istekleri her zaman sorun haline getiriliyor. Umarım burada yapılan grev çok uzun sürmez. Çünkü olan hep işçiye oluyor.”

Murat Kanatlı: Dayanışmayı sürdüreceğiz

“TAŞEL bizim açımızdan oldukça önemli bir sektördür. Bunun nedeni ise özel sektörde nadir olan sendikalaşmanın TAŞEL’ de mevcut olmasıdır.

Haliyle TAŞEL’de sendikal yaşamın haklarıyla birlikte korunması önem arz etmektedir. Bu nedenle, Yeni Kıbrıs Partisi olarak geçmişte de yaptığımız gibi haklarını savunmak için mücadele eden TAŞEL işçileriyle birlikte dayanışmamızı sürdüreceğiz.”

Çalışanlar ne dedi…

Cemal Özkoldaş
“Aslında kavgamız para ile ilgili değil. Bu kavga yasaların devlet eliyle değişmesi için veriliyor. Bu hak bize tanınana kadar, yani devlet tarafından kabul edilene kadar eylemimizi bıkmadan sürdüreceğiz.”

Yavuz Çarpar
“Bugün mücadelemizin 8’inci günü. İş veren kendine göre haklı ama yasada haklı olan biziz. Sonuçta bu devletin bize verdiği en doğal haktır. Hakkımızı aramak için 8 gündür eylem yapıyoruz. Hükümet bu yasaları uygulamakta güçlük çekecekse bu işi gençlere bıraksın.”

İbrahim İlktaç
“Bizim beklentimiz hükümetin ve devletin yüzde 33 iştirak payına sahip çıkmaları ve bu konuda sessiz kalmamalarıdır. Bilsinler ki kazanana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”

Soner Kobak
“Bizim derdimiz para değildir. Bizim derdimiz yasaların gerçekleşmesidir. Bu grevleri yaparak hakkımızı kazanacağız. Hükümeti bu konuda iş yapmaya çağırıyoruz.”

Gürpınar: TAŞEL’de yüzde 33 devlet hissesi var

İçişleri ve Çalışma Bakanı Aziz Gürpınar, Emek-İş Sendikası Başkanı Koral Aşam ve Dev-İş’in Genel Başkan Vekili Hasan Felek ile yaptığı görüşmenin ardından TAK’a yaptığı açıklamada, devletin TAŞEL şirketinde yüzde 33 hisse sahibi olduğundan bir kamu iştiraki olduğunu söyledi.

Çalışanların çalışma koşulları, hak ve menfaatlerinin toplu iş sözleşmeleri ile düzenlenmekte olduğunu ifade eden Gürpınar, devletin hayat pahalılığını 2011’den önce işe girenlere düşük, Ocak 2011’den sonra işe girenlere ise daha yüksek yansıttığını, ancak TAŞEL’de çalışanların tümüne hayat pahalılığının Devlet Planlama Örgütü’nün açıkladığını hayat pahalılığı oranı olan 3.18 olarak yansıtıldığını anlattı. 

Gürpınar, “Burada sorun, bir kamu iştiraki olarak TAŞEL’de de devletin hesaplamış olduğu rakamların uygulanıp uygulanmadığı noktasında ortaya çıkan bir uyuşmazlıktır. İşveren tarafı artışın, toplu iş sözleşmesindeki hükümlere uygun ve bağlı olarak yapılmasının doğru olduğunu ifade etmektedir. İşçi tarafı ise söz konusu kuruluşun 47/2010 sayılı yasa kapsamında olduğunu belirterek, devletin hesapladığı miktarın yansıtılması gerektiği taraftarıdır” dedi.

İlgili kesimlerle görüşecek

Kurumun 47/2010 sayılı yasa ile ilişkisinin ne olacağının ele alınması gerektiğini kaydeden bakan Gürpınar, Maliye Bakanlığı; Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanlığı ve Başbakan’la konuyu değerlendireceklerini ve tarafları yeniden bir araya getirerek sorunu çözmeye çalışacaklarını belirtti.

TAŞEL’in Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası’nın hayata geçtiği Ocak 2011’den önce işe giren 11, söz konusu tarihten sonra ise işe giren 7 çalışanı bulunuyor.