Şebnem Özerdem Faslıgil

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı UBP Milletvekili Ersin Tatar, 5 milyar TL büyüklüğündeki 2017 Mali Yılı Bütçesi’nin,  2016 yılı Bütçesi ile mukayese edildiğinde yüzde 11’lik bir büyüme içermekte olduğunu belirtti.

Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan 2016-18 Ekonomik İşbirliği Protokolü’ne bağlı olarak 2017 yılında öngörülen 652 milyon yardım ve 510 milyon kredinin toplamda 1 milyar 162 milyon TL, önceki yıla göre yaklaşık yüzde 5 büyüme gösterdiğine de dikkat çekti.

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde “2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı” görüşmelerinin başlangıcında konuşan Tatar, tasarının en iyi şekilde görüşülüp Genel Kurul’a sunulması noktasına gelineceğine inandığını belirtti ve katkı koyanlara teşekkür etti.

Tatar, 2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın ülkeye, devlete ve halka hayırlı olmasını, daha müreffeh günlere erişmede ciddi katkılar sağlamasını diledi.

“İNSAN ODAKLI ÇAĞDAŞ DEVLET ANLAYIŞI...”

Ersin Tatar konuşmasında, “Devletimiz, güvenliğimiz ve sosyo-ekonomik ihtiyaçlarımız için oluşturduğumuz bir örgütlenmedir” diyerek, “Anayasamız, yasalarımız ve bunlara dayanılarak oluşturulan tüm kurum ve kuruluşlarımız halkımızın ihtiyaç ve beklentilerinin karşılanması ile iç ve dış güvenliğimizin sağlanmasına yöneliktir” ifadesini kullandı.

İnsan odaklı çağdaş devlet anlayışı ve yönetsel unsurlar açısından yürütme erkinin denetlenmesinin,  Bütçe Yasa Tasarısı ve halkın iradesi ile mümkün olduğunu belirten Tatar, iktidar ve muhalefetin görüş ve değerlendirmelerinin sürecin önemli unsurları olduğunu kaydetti.

Tatar, “Bu temel anlayıştan yola çıkarak devlet-vatandaş ilişkilerinin etkin ve verimli bir şekilde düzenlenmesi, halkın memnuniyeti ve devletin yaşayabilmesine katkı koymaktadır” dedi.

Devletin ekonomik faaliyetlerini gerçekleştirme araçlarından en önemlisinin bütçe oluşturmak olduğunu ifade eden Tatar, ekonominin yönlendirilmesi ve düzenlenmesinde, ekonomi politikasının yürütülmesinde bütçe içerisinde yer alan kalemlerin sınıflandırma tekniğini oluşturan bütçe sistemlerinin büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti.

Küreselleşen dünyada ekonomik, sosyal ve siyasi entegrasyonun sonuç ve etkilerine bağlı olarak devletin mali alanda görev, rol ve sorumluluklarının değişime uğradığını ve yeni ekonomik düzenin temellerinin atılmaya başlandığını vurgulayan Tatar, “Bu düzende bütçe sistem ve disiplini önem kazanmış ve mali disiplin sağlanması çerçevesinde önceleri ‘kamu geliri’ olarak kaydedilen ‘borçlanma yöntemleri’ terkedilerek  kurallara dayalı bütçe performans değerlendirme yöntemleri kabul görmeye başlamıştır” dedi.

Tatar, Maliye Bakanı olduğu 2009 yılında bu yöntemlerin KKTC’de de uygulanmaya başlandığını ve devam ettirildiğini belirtti.

1478856173.jpg

2017 BÜTÇE YASA TASARISI

Tatar şöyle devam etti:

“Bütçe Yasa Tasarısı hükümetin hazırladığı 2017 yılına ilişkin bazı varsayımlara bağlı olarak bir öngörü ve tahmine dayalı bir çalışmadır. Mali ve bütçe disiplini açısından sürdürülebilirliği yakalama adına önemli bazı dengelerin korunabilmesi esas ve kaçınılmazdır. Siyasi bakış ve ideolojik düşünce mutlaka bütçenin kurgusunu etkileyebilmekte ancak KKTC Bütçe’sinin ‘yapısal’ ve ‘ölçek’ sorunları nedenleriyle maaş ve maaş benzeri ödemeler yüzde 80’lere yakın bir oranla katı giderler olarak tüm esneklik ve politika geliştirme kabiliyetini asgariye indirgemektedir. Maliye Bakanı olarak atandığım 2009 yılında Ulusal Birlik Partisi’nin ilk Dr Derviş Eroğlu ve daha sonra İrsen Küçük hükümet’lerinin Anavatan Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri ile Ekonomik İşbirliği Protokolleri ve Yapısal Dönüşüm Programları çerçevesinde uygulanmaya başlanan mali disiplin ve alınan tedbirlerle gelir artırıcı önlemlerle mali açıdan sürdürülebilir bir yapıya doğru önemli gelişmeler kaydedilebilmiştir.”

MEGA PROJELER İTİCİ GÜÇ

KKTC ekonomisinin kalkınma boyutunda mega projelerin itici güç olduğunu, gerek rekabet gücünün iyileştirilmesi gerekse yatırım ikliminin geliştirilmesi için güven ve istikrar açısından önem taşıdığını vurgulayan Tatar, “Anavatan Türkiye’den Su Temin ve  Kablo ile Enterkonnekte Sisteme bağlanarak kaliteli ve kesintisiz elektrik temini Projesi tarihi atılımlardır” dedi.

YÜZDE 11’LİK BÜYÜME

5 milyar TL büyüklüğündeki 2017  Bütçesi’nin,  2016 yılı Bütçesi ile mukayese edildiğinde yüzde 11’lik bir büyüme içermekte olduğunu ifade eden Ersin Tatar, ancak 2016 yılı gerçekleşecek olan rakamlara göre ne olduğunu saptayabilmek için 2016 Kesin Hesap sonuçlarını beklemek gerektiğini söyledi.

2016 yılında yaşanmakta olan kur artışlarının hayat pahalılığını tetikleyerek öngörülen Tüketici Fiyatları Endeksi’nin, yani TÜFE rakamlarının gerçekleşmekte olan rakamların altında kalmakta olduğunu belirten Tatar, “Son günlerde yine yükselişe geçen kur artışları 2017 Mali Yılı Bütçe Tasarısı’nda öngörülenlerin üzerine çıkmış olmasıyla gerçekleşmede sıkıntı yaratacaktır” dedi.

Komite Başkanı Ersin Tatar, toplam 5 milyar TL bütçe içerisinde 19 bine yaklaşan devlet çalışanlarına, önceki yıla göre  yüzde 6.92 artışla 1 milyar 566 milyon 292 bin TL gider öngörülürken Emekli Maaşları, Sosyal Sigortalara aktarılan, Yerel Yönetimlere ödenecek olan ve diğer kamu kurum ve kuruluşlara aktarılacak olan transferlerin toplamının Cari Transferler altında 2 milyar 133 milyon 870 bin TL olduğunu, bunun 2016 yılına göre yüzde 17 artış gösterdiğini belirtti.

Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanmış 2016-18 Ekonomik İşbirliği Protokolü’ne bağlı olarak 2017 yılında öngörülen 652 milyon Yardım ve 510 milyon Kredilerin toplamda 1 milyar 162 milyon TL, önceki yıla göre yaklaşık yüzde 5 büyüme göstermekte olduğuna işaret eden Tatar, “Bütçe ve gayri safı milli hasılaya göre oransal olarak azalmaktadır. Yatırım projelerinin gerçekleşmesine bağlı olarak bu rakamlar yükselebilmekte veya azalabilmektedir” dedi.

BÜTÇEDEKİ PAYLAR

Ersin Tatar, 2017 Bütçesinde  bakanlık ve kurumların aldığı paylarla ilgili bilgiler de verdiği konuşmasında, “Maliye ve Ekonomi Bakanlıkları altında gösterilmekte olan maaş ve cari transfer giderleri bu Bakanlıkların oransal olarak büyüklüğünü göstermektedir.Bu gider ve harcamalardan da görebileceğimiz gibi maaş ve maaş benzeri ödemeler ile cari transfer giderlerine bağlı olarak yatırımlara ayrılan bütçe yetersiz kalmakta ve kamu borçları için faiz ödemeleri bile yapılamamaktadır” dedi.

EKONOMİNİN HIZLI BÜYÜMESİ

Sorunları aşabilmek için KKTC ekonomisinin daha hızla büyümesi gerektiğini kaydeden Tatar, hızlı büyüme gerçekleştirilebilirse devlet gelirlerinin artması ve mükellefiyetlerin karşılanabilmesinin mümkün olabileceğini, özel sektör daha sağlıklı istihdam imkanları yaratabileceğini vurguladı.

2017 yılında öngörülen Mahalli Gelirler ve Fiyat İstikrar Fonu’nun  3 milyar 565 milyon 694 bin TL ile 2016 Bütçe’sine göre yaklaşık yüzde 20 artış göstermekte olduğuna dikkat çeken Tatar, “Adaletli bir vergi sisteminde arzu edilen daha fazla kazanandan direkt vergilerle tahsilat yapabilmek ve vatandaştan toplanan dolaylı vergi ve fonların oransal olarak toplam tahsilat içerisindeki payının azaltılabilmesidir” dedi.

“AÇIK DÜŞECEK…”

2017 Bütçe Yasa Tasarısı rakamları konusunda da ayrıntılı bilgi veren Tatar, 2016 yılı bütçesine göre İç Kaynaklarla karşılanacak olan ‘Açığın” yarı yarıya düşürülerek 193 milyon 500 bin TL olarak belirlendiğine işaret etti.  Tatar, ancak artan döviz kurları ile bunun etkisinin ne olacağının yıl içerisinde netleşebileceğini ifade etti.

Bütçe çalışmaları ve uygulamalarının makro dengelerin genel ekonomi içerisinde gelişmesine bağlı olarak etkilenmekte olduğunu da belirten Tatar, “Bu bakımdam bankacılık sektörü, kur ve faizlerdeki gelişmeler, dış hizmet gelirleri, mal ve hizmet ihracatı ve ithalatı etkileyici olacaktır” dedi.

KIBRIS MÜZAKERELERİ

Kıbrıs müzakereleri devam ederken toprak, mülkiyet gibi hayati önem taşıyan başlıkların ekonomiyi mutlaka etkileyeceğine de dikkat çeken Tatar, “Hak ve hukukumuzun korunduğu, bizleri sosyo-ekonomik olarak ileriye götürecek bir anlaşma ile sonuçlanması samimi dileğimizdir. İnşallah İsviçre’de devam etmekte olan görüşmeler bu yönde ciddi mesafe alınmasına katkı yapar” ifadelerini kullandı.

“Eğer toprak konusunda halkımızın önemli bir bölümü göçe zorlanır, önemli su akiferimiz, tarım yapabileceğimiz topraklar elimizden alınır, yatırım yapabileceğimiz kıyı şeritleri ve topraklar elden çıkarsa çözüm yarar değil zarar verecektir” diyen Tatar, mülkiyet konusunda gereken düzenlemeler yapılarak KKTC tapularına sahip çıkılmazsa ve varılacak anlaşma AB birincil hukuku olamazsa anlaşmanın Kıbrıs Türk halkına büyük sıkıntılar yaratacağını belirtti.

Tatar şöyle devam etti:

“En önemlisi, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin halkımızın bir vazgeçilmezi olduğu ve bu yönde Cumhuriyet Meclis’imizin oy birliği ile 2010 yılında aldığı kararı bu vesileyle paylaşmak isterim. Aksi takdirde zaman içerisinde güvenlik zafiyetlerinin ortaya çıkması ile kazandığımızı zannediklerimizi kaybedebileceğimiz bir gerçektir”.