Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar, KKTC’nin Türkiye’ye borcunun 17 milyar Euro değil, en fazla 4 milyar Euro civarında olduğunu söyledi.

Tatar bugün yaptığı açıklamada, konuyu istismar eden Rum tarafının, Kıbrıs Türkü’nü Türkiye’den koparmayı amaçladığını iddia etti. Ersin Tatar, Türkiye’nin bu borç için hiç bir şekilde Kıbrıs Türkü’nü sık boğaz etmesi ve aleyhine bir şey yapmasının söz  konusu olmadığını kaydetti.

Kıbrıs konusunun temel nedeninin Rum-Yunan ikilisinin adayı kendi egemenlikleri altına alma hayalleri olduğunu söyleyen Tatar, “Bu ikili öteden beri Kıbrıs gibi stratejik ve ekonomik potansiyeli yüksel bir adaya sahip olmakla pek çok sorunlarını aşabilecekleri ve dünyadaki konumlarını güçlendirebileceklerini hesaplamaktadırlar” ifadesini kullandı.

Bu nedenle ortaya çıkan tüm anlaşma olasılıklarının Rum-Yunan işbirliği veya danışıklı dövüşle yok edildiğini kaydeden Tatar, bugün de durumun aynı olduğunu söyledi.

“HEDEF, İSRAİL, MISIR VE KIBRIS GAZINI YUNANİSTAN’A GÖTÜRME”

Ersin Tatar, Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in daha geçen hafta yaptığı açıklamada, ‘stratejik hedeflerinin; İsrail-Mısır ve Kıbrıs gazını Yunanistan’a götürmek’ olduğunu açıkladığına işaret etti.

Anastasiadis’in, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile yapılan görüşmeleri başka hesaplarla sürdürdüğünü itiraf ettiğini belirten Tatar, Rum liderin müzakerecisi Andreas Mavroyannis ise verdiği demeçte, Türkiye ile Kıbrıs Türk halkını karşı karşıya getirebileceği zannıyla, Kıbrıs Türkü’nün Türkiye’ye 17 milyarı Euro borcu olduğunu iddia ettiğini kaydetti.

Tatar, “Bu  silinmezse, adada bir anlaşma olamayacağını ileri sürmek gibi bir cüreette bulunmuştur. Bir kere eski bir Maliye Bakanı olarak şunu belirteyim ki, Mavroyannis, ya yanlış bilgilere sahiptir ya da bilerek yalan söylüyor” dedi.

“TÜRKİYE’YE BORÇ; EN FAZLA 4 MİLYAR EURO”

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletinin Türkiye’ye borcunun 17 milyar Euro olmadığını kaydeden Tatar, şöyle devam etti:

“Bizim Türkiye’ye borcumuz en fazla 4 milyar Euro civarındadır.Türkiye bugüne kadar Kıbrıs Türkü’ne pek çok yardımı hibe şeklinde yapmıştır. Türkiye borç olarak kayıtlara geçenler içinse  hiç bir şekilde Kıbrıs Türkü’nü sık boğaz etmemiş, bu borcu bizim aleyhimize kullanma yoluna gitmemiştir”

Tatar, Türkiye ile Kıbrıs Türkü arasındaki ilişkinin kardeşlik ilişkisi olduğunu belirterek, Türkiye’nin Kıbrıs Türkü’nü kendi devlet sınırları içinde yaşayan vatandaşlarından ayrı görmediğini ve başlıca amacının Kıbrıs Türkü’nün güvenlik ve refahı olduğunu söyledi.

“KIBRIS TÜRK HALKI GELİŞMELERİ VE RUM TARAFININ YAPMAYA ÇALIŞTIKLARINI FARKINDA”

Ersin Tatar, şöyle devam etti:

“Mavroyannis ve herkes bilsin  ki, Türkiye’nin özellikle 1950’lerden bu yana Kıbrıs Türkü’ne güvenliği, ekonomisi, sosyal yaşamı için yaptıkları paha biçilmez değerdedir. Eğer Türkiye olmasaydı, Anastasiades ve Mavroyannis’in sık sık övdükleri EOKA Terör Örgütü başarılı olacak ve Kıbrıs Türkü Ada’dan yok edilecekti. Kıbrıs Türk Halkı oyuna gelmeyecek kadar tarih şuuruna ve gerçekleri görme kabiliyetine sahiptir. Bu konuyu ortaya atan Rum tarafı ile istismar etmeye çalışanların yegane amaçlarının Kıbrıs Türkü’nü Türkiye’den koparıp kendi emellerini gerçekleştirmek olduğu açıktır. Bugün hala Kıbrıs Türkü’nü dünyadan izole etmeye çalışan, gençlerimizin dünya ile yarışmasını engelleyen, iş insanlarımızın dünyaya açılmasına takoz koyan, görüşme sürecini umursamadan, verdiği sözleri unutarak hidrokarbon yatakları konusunda tek taraflı adımlar atan, cep telefonları şebekelerinin işbirliği yapmasını bile sağlamayan, eğitim sistemini Türk düşmanlığı üzerine bina eden, Türklere saldırılmasının önüne geçemeyen Rum tarafı asla Türkiye’ye dil uzatamaz. Kıbrıs’taki gerçeklere dayalı bir antlaşma olacaksa elbette buna karşı çıkılmaz ama Kıbrıs Türk Halkı gelişmelerin ve Rum tarafının yapmaya çalıştıklarının bu olmadığının farkındadır.  Halkımız  özgürlüğünden, egemenliğinden, devletinden, üzerinde yaşadığı topraklardan ve Türkiye’nin etkin fiili askeri güvencesinden asla vazgeçmeyecektir.”