Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan adayı, Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar, “Kıbrıs konusunda Cumhurbaşkanlığı’ndan kaynaklanan endişelerin devam ettiğini, ortada yanıtlanması gereken pek çok önemli soru varken Cumhurbaşkanlığı’nın suskun kalmasının kabul edilmez olduğunu” iddia etti.

Basın Bürosu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre Tatar, Kıbrıs sorunuyla ilgili değerlendirmede bulundu. Tatar açıklamasında, “Rum tarafının neler istediğini, Türk tarafının nereden nereye gitmekte olduğunu tutanaklardan ve medyadan takip eden birisi olarak gidişatın hiç de halka yansıtıldığı gibi tozpembe olmadığını, Akıncı’nın söylediği gibi Rum kesiminde milletvekilliği seçimlerinin yapılacağı mayıs ayından önce bir referanduma gidilmesinin asla söz konusu olmadığını sorumluluğum gereği belirtmek zorundayım” ifadesine yer verdi.

“Rum tarafının istedikçe istediğini ve Kıbrıs Türkü’nün asla ‘evet’ diyemeyeceği talepleri çok normalmiş gibi masaya getirdiğini” kaydeden Tatar, Rum tarafının varılacak antlaşmanın AB’nin birincil hukuku olmasını reddettiğini belirterek, “Cumhurbaşkanlığı’nın yanlışı sonucu AB temsilcisi Nuffel’in masanın hemen yanında oturmaya başlayarak ustaca ve yeri geldikçe Rum tarafını kolladığını” savundu.

Cep telefonlarının iki tarafta da kullanılması konusuna da değinen Tatar, 6 yıldır gündemde olan cep telefonları konusunda Akıncı aracılığı ile yeni bir ümit yaratılsa da Rum tarafının Rum Başsavcılığından aldıkları görüşle işi yokuşa sürdüğünü belirtti.

Tatar, Rum tarafının Kıbrıs Türk halkına, gençlere yönelik ambargocu zihniyetini devam ettirdiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, Müzakereci Nami’nin ve 2. Cumhurbaşkanı Talat’ın halka gerçekleri anlatmadığını iddia etti.

Tatar, açıklamasında Cumhurbaşkanı Akıncı’ya bazı sorular da yöneltti ve müzakereler ve basında yer alan bazı iddialar konusunda açıklama istedi.