toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Merkez Yürütüme Kurulu (MYK) Kıbrıs konusunda karar üretti.

TDP basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Genel Başkan Cemal Özyiğit başkanlığında önceki akşam, parti genel merkezinde yapılan  TDP MYK toplantısında, parti çalışmaları ve gündemdeki konuların yanı sıra, Kıbrıs konusu da geniş bir çerçevede ele alındı; konuya ilişkin karar da üretildi.

Kıbrıs sorunun çözümünde tarihi fırsat bulunduğu ve bunun kaçırılmaması gereğine vurgu yapılan toplantıda alınan kararlar şöyle:

“TDP, Kıbrıs'ta çözümsüz geçen zamanın, başta Kıbrıslı Türkler olmak üzere, tüm tarafların zararına olduğuna inanmaktadır. Bu nedenle TDP, adil, kalıcı, sürdürülebilir bir federal çözümün bulunması adına toplum liderleri tarafından yürütülmekte olan müzakere sürecine güçlü destek vermektedir.

ÇÖZÜMÜN PARAMETRELERİ...

Çözümün parametreleri de 77-79 Doruk Anlaşması, Talat-Hristofyas yakınlaşmaları ile 11 Şubat ortak belgesi temelinde; 2 bölgeli, 2 toplumlu siyasi eşitliğe dayalı, tek egemenlik uluslararası tek kimlik ve tek vatandaşlık olgularını içeren federal bir çözümdür. 

TDP, 3. tur yoğunlaştırılmış müzakerelerin ardından, geçtiğimiz haftalarda New York'ta gerçekleştirilen 3'lü görüşme sonrasında, ne 'kesin çözüm oluyor' havasına, ne de 'bu iş asla olmaz' karamsarlığına kapılmamak gerektiğine dikkat çekerken, 'temkinli iyimserlik' yönündeki duruşunu sürdürmektedir.

“ADİL, KALICI VE YAŞAYABİLİR BİR FEDERAL ÇÖZÜME ULAŞMA YÖNÜNDEKİ ZEMİN, HEDEF VE GEREKLİLİK HALA GÜÇLÜ ŞEKİLDE ORTADA”

TDP, içinde bulunulan süreçte Kıbrıs'ta kısa zaman içerisinde adil, kalıcı ve yaşayabilir bir federal çözüme ulaşma yönündeki zemin, hedef ve gerekliliğinin halen güçlü bir şekilde ortada olduğuna inanmaktadır. Bu çerçevede yılsonuna kadar olan sürenin, Kıbrıs'ın geleceğe hangi rotada ilerleyeceğini belirleyici olacağına dikkat çeker.

“4. TUR’DA;  GÜVENLİK VE GARANTİLER İLE TOPRAK BAŞLIKLARININ BEŞLİ TOPLANTIDA ELE ALINMASI İÇİN ZEMİN OLUŞTURMA ÇABALARINA DEVAM EDİLMELİ”

4 Ekim'de başlayan 4. tur yoğunlaştırılmış müzakerelerle birlikte esaslı konulardaki anlaşmazlıkların en aza indirilmesine yönelik yoğun bir çalışma temposuna girilirken, ardından da güvenlik ve garantiler ile toprak başlıklarının beşli toplantıda ele alınması için zemin oluşturma çabalarına devam edilmelidir.

“İKİ TARAFTAKİ ÇÖZÜM VE BARIŞ YANLILARINA BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR”

Bu noktada liderler kadar, her iki taraftaki çözüm ve barış yanlılarına büyük görev düşmektedir.  Sürecin sonunda adil, dengeli, her iki toplumun da içselleştireceği bir çözümün ortaya çıkması son derece önemlidir. Bir taraf kendi haklarını korumaya çalışırken, hassasiyet gösterirken, karşı tarafın da hakları olduğu göz ardı edilmemelidir. Bu şekilde yaklaşım gösterilmesinin 2 evet çıkması için çok ciddi bir zemin yaratacağına inanç belirtiriz.

“ORTAYA KONAN ÇABA, EFOR VE SAĞLANAN GELİŞME BOŞA GİTMEMELİ”

Zorlukların farkında olmakla beraber, bugüne kadar ortaya konan çaba, efor ve sağlanan gelişme boşa gitmemelidir. Bunun için de en temel ihtiyaç cesaret ve kararlılıktır. Önümüzde tarihi bir fırsat bulunmaktadır ve bu fırsat çözümle taçlanmalıdır.”