Toparlanıyoruz Hareketi, koalisyon ortakları Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) ve Demokrat Parti Ulusal Güçler’i (DP-UG), hükümet programlarında yer alan ancak yerine getirilmeyen vaat ve taahhütlerle ilgili olarak topluma izahat vermeye çağırdı.

Toparlanıyoruz Hareketi bugün yayınladığı açıklamada, hükümet ortaklarının birtakım icraatları belli süreler içerisinde yerine getirmek üzere Meclis’e ve dolayısıyla topluma verdiği taahhütlerin takipçisi olduklarını söyledi.

Açıklamada, “Hükümet programında  ‘ivedilikle’, ‘derhal’, ‘en kısa sürede”, ‘6 ay içerisinde’ ve ‘1 yıl içerisinde’ şeklinde vaadi verilen taahhütlerin bir çoğu, verilen süreler fazlasıyla aşılmış olmasına rağmen yerine getirilmemiş, hükümet ise bu vaziyete dair herhangi bir izahatta bulunmamıştır” ifadesini kullandı.

Hükümetin, vaad edilen zamanlamalara rağmen hala yapılmayan icraatlar konusunda ‘hükümet süresi 5 yıldır’ gibi kaçamak ve kabul edilemez bahaneler üretmeye çalıştığı iddia edilen açıklamada, “Gelinen noktada hükümetin sona ermiş olması nedeniyle, koalisyon ortağı iki partinin, yerine getirilmeyen taahhütlerin sorumluluğundan artık kurtulduklarını düşünüyor olabilirler. Ancak CTP ve DP’nin şunu bilmesi gerekir: hükümeti sona erdirerek, yerine getirmedikleri taahhütlerini unutturmaları mümkün değildir” denildi.

Açıklama şöyle devam etti:

“Oysa DP’nin geçtiğimiz günlerde ‘yeni siyaset vizyonu’ adı altında yaptığı açıklamalarda da; CTP’nin yeni bir koalisyon kurarak toplumun önüne tekrar bir başka hükümet programı koymaya hazırlanıyor olmasında da, geçmiş hükümetin yerine getirilmeyen taahhütlerini unutturma veya geçiştirme yönünde bir çaba izlenmektedir. Halbuki iki partinin, bu gibi adımları atmadan önce, gerçekleşmeyen taahhütler konusunda topluma açıklama borçları vardır. Toplum vicdanının kabul edebileceği bir mazeret olmaksızın yerine getirmedikleri her taahhüt için ise, toplumdan özür dilemeleri gerekmektedir. Bu şekilde bir izahat yapılmaksızın ya da özür dilenmeksizin toplumun önüne konmaya çalışılan herhangi bir ‘yeni siyaset vizyonu’ ya da ‘yeni hükümet programı’nın inandırıcı olmayacağını ve itibar görmeyeceğini ilgili kesimlere hatırlatmak isteriz.”