Toparlanıyoruz Hareketi, halkın Cumhurbaşkanlığı seçiminde, ‘edilgen unsur’ olmak zorunda olmadığı ve beğenmediği bazı şeyleri değiştirilebilecek bir ‘etkili güç’ potansiyeline sahip olduğu yönündeki farkındalığını ileri taşıyan önemli bir adım daha attığını belirtti.

Son 2 yılda yapılan seçim ve referandumda toplumun siyasi davranışlarında gözlemlenen değişim ve farklılaşmanın cumhurbaşkanlığı seçiminde de devam ettiğine işaret eden Toparlanıyoruz Hareketi, “Şeffaflık, hesap verebilirlik, adalet ve dürüstlük ilkelerinin, sadece siyasette değil tüm toplumsal ilişkilerde yaşama geçirilmesi, ülkenin iyiye doğru kalıcı değişimi için olmazsa olmazdır. Biz halkın önemli bir çoğunluğunun böyle bir değişimi istediğine ve bunun ön şartlarının bilincinde olduğuna inanıyoruz” tespitinde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde, seçimi olumlu ve umut verici olarak  nitelendiren hareket, mevcut siyaset yapma biçiminin halk nezdinde artık kabul görmediğini açık olduğuna dikkat çekti. Açıklamada, “Çıkar ilişkilerinin öne çıktığı, toplumun ihtiyaçlarını ve beklentilerini gözetmeyen, adam kayırmacılık, nepotizm ve partizanlığa dayalı siyaset yapma biçimine karşı; halk yararını esas alan, dürüst, güvenilir, şeffaf ve toplumsal çıkarları önemseyen bir siyaset yapma biçimi yönündeki bilinçli talep giderek güçlenmektedir” denildi.

Kudret Özersay’ın herhangi bir parti desteği olmaksızın almış olduğu oy oranının, halkın,  gerek kişilerin, gerekse siyasi anlayışların yenilenmesi yönündeki isteğinin somut ifadesi olduğu iddia edildi.

Açıklamada “Sandığa güçlü bir şekilde yansıyan halkın değişim yönündeki kararlılığı, bu güne kadar  yapılagelmiş siyaset biçimine duyulan tepkiyi göstermektedir” ifadesi kullanıldı.

Açıklama, şöyle devam etti:

“Toparlanıyoruz Hareketi tarafından hazırlanmış Toplum Sözleşmesi’nin temelindeki ‘temiz siyaset, temiz toplum ve kendi irademize dayalı bir gelecek’ ilkelerinin bazı adayların vizyonlarında yer bulması, halkın bu ilkelere verdiği önemin işaretidir ve kanaatimizce bu seçim sürecinin en olumlu sonuçlarından biridir. Önceki seçimlere göre, adayların çok daha yoğun olarak bu ilkelere vurgu yapma ihtiyacı hissetmesi, halkın bu yöndeki talebinin güçlendiğinin çok açık bir göstergesidir.”

Tüm adayların mal bildirimi yapmasının ve bazı adayların seçim harcamalarını açıklamasının, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerine uygunluk bakımından son derece önemli olduğuna vurgu yapan hareket, bu gelişmeleri, temiz siyaset anlayışının yerleşebilmesi bağlamında sevindirici olarak nitelendirdi.

‘Kendi irademize dayalı bir gelecek’ ilkesini vizyonuna dahil eden Mustafa Akıncı ve Kudret Özersay’ın seçimin en başarılı iki adayı olmasının da dikkat çekici olduğu savunuldu.

Seçimde “arzu edilmeyen, şeffaflık ve temiz siyaset ilkelerine uymayan olaylar da yaşandı” tespitinde bulunan Toparlanıyoruz Hareketi, bu olumsuzluklarda bazı medya kuruluşlarının veya mensuplarının da yardımcı rol oynamış olmasının da üzücü olduğunu savundu.

Hareket, medyaya yönelik eleştirisinde “etik kuralların uygulanmasında daha dikkatli davranılması ve manipülasyonlara araç olmamaya daha fazla özen göstermek  gerekmektedir” ifadesini kullandı.

Açıklamada, yeni Cumhurbaşkanı’nın seçim vizyonu ve vaatlerine bağlılığının takipçisi olunacağına da  vurgu yapıldı.