Bertuğ Topal

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın Türkiye’den adaya gelen suyun tonunu 2.3 TL’den belediyelere satma kararının ardından yaşanan süreç tüm hızıyla devam ediyor. Lefkoşa Türk Belediyesi’nde önceki akşam suyun 2.3 TL’den alınmasını reddeden kararın ardından bu kez gözler Cumhuriyetçi Türk Partili belediye başkanlarına sahip bölgelere çevrildi.

CTP’nin LTB Belediye Meclisi Üyeleri’nin suyun Lefkoşa’ya suyun bu maliyetle gelmesini reddetmesinin ardından diğer bölgelerde de ayni strateji izleyip izlemeyeceği merak konusu oldu.

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin Belediye Meclis üyelerinin Mağusa bölgesinde suyun 2.3TL’ye Mağusa’ya gelmesine onay vermesinin ardından Lefkoşa’da suya ret oyu kullanması akılları karıştırdı.

Bazı bölgelerde CTP’li belediye başkanlarının suyun bu maliyetle bölgeye gelmesine onay vermesi ve önceki gün Lefkoşa’daki toplantıda yaşananlar göz önüne alındığında CTP’nin ortak bir karar çıkaramadığı görülüyor.

Öte yandan Cumhuriyetçi Türk Partisi’nden dün yapılan su konusu ile ilgili açıklama da tam olarak konuya netlik kazandırmadı.

Açıklama CTP’li belediye başkanları üzerinde hükümet baskı ortamı kurduğu ifade edilerek, bakanlık tarafından belediyelere kuraklığın geleceği söylenerek baskı unsuru oluşturulmaya çalışıldığı belirtildi.

Bazı belediyeler onayladı

Su konusunda Cumhuriyetçi Türk Partisi’nde henüz net bir ortak karar çıkmamasına rağmen bazı CTP’li belediye başkanlarının Geçici Abonelik Sözleşmesi’ni imzalamak adına belediye meclislerinden onayı aldığı biliniyor. Aralarında Akdoğan, Yenierenköy gibi belediyelerin de bulunduğu 6 CTP’li belediyenin hükümetle abonelik wsözleşmesini görüşmek veya imzalamak için onay aldığı biliniyor.

Önümüzdeki hafta netleşecek

Geçici Abonelik sözleşmelerini imzalamayan diğer belediyelerde ise durum en geç önümüzdeki hafta netleşecek. Cumhuriyetçi Türk Partili belediye başkanları en geç önümüzdeki haftaya kadar belediye meclislerini toplayıp su konusunda son kararı alma niyetinde.

Herkes suyu istiyor

Havadis’e konuşan CTP’li belediye başkanları, ülkede hiçbir belediyenin “ben bu suyu istemem” diyemeyeceğini ifade ederek tüm belediyelerin bu suya ihtiyacı olduğunu belirtti. Ancak başkanlar suyun maliyetinin kendilerini kurtaracak cinsten olmadığını da kaydederek hükümetin belediyeleri kaybetmek istememesi halinde bu fiyata bir hal çaresi bulması gerektiği görüşünde.

“Sıkıntılar çözülmezse batarız”

Başkanlar, hükümetin 2.30 TL olarak belirlediği suyun maliyetinde bir indirimi gitmemesi durumunda hiçbir belediyenin ayakta kalacak gücünün bulunmadığını ifade etti. CTP’li belediye başkanları geçmiş hükümet döneminde suyun maliyetinin 1.20 TL olarak konuşulduğunu ancak bu hükümetin göreve gelmesinin ardından suyun fiyatının bir anda 2.30 TL civarlarına çıktığını kaydetti.

Işısal: Halkla karşı karşıya kalacağız

Değirmenlik Belediye Başkanı Osman Işısal, Abonelik Sözleşmesinin henüz daha kendi belediye meclis toplantısında görüşülmediğini ifade ederek haftaya bu toplantıyı yapmayı planladıklarını söyledi. Belediyede bir karar aldıklarını ifade eden Işısal bu kararın suyun maliyetinin çok yüksek olduğu ve değişmesi gerektiği yönünde olduğunu belirtti.

Bu suyun eninde sonunda alınacağını da kaydeden Işısal, bu fiyatlarla suyu devletten aldıklarında halka satışlarının 5 TL olabileceğini söyledi. Bu fiyatın kendilerini halkla karşı karşıya bırakacağına da değinen Işısal, bölgede temiz su olduğunu ve insanların temiz su içmeye alıştığını söyledi. Işısal, “İnsanlar çeşmede su içer durumdadır bizim bölgede. Su ücretini 5 Tl yapmak zorunda kaldığımızda insanlarla karşı karşıya kalacağız. Benim bölgeme şu anda su verilecek durumda değil. Bazı şeyleri çözmeleri gerek. Bizi halkla karşı karşıya bırakacaklar. Bizde tahsilat yüzde 60’lardadır. Kaçaklar elbette olacak. Kaçakları kayıpları ne kadar asgariye indirebilirsek o kadar iyi olur” dedi.

Kaya: Fiyatlandırmada sıkıntı var

Lefke Belediye Başkanı Aziz Kaya ise konuyla ilgili henüz bir toplantı yapılmadığı ancak bugünlerde belediye meclisinin bu gündemle toplanacağını söyledi. Kaya, “Kararın peşin peşin alınacağını söylemek zordur. Bizim 17 depomuz var. Türkiye’den gelen su yalnız bir depoya gelecek. Doğancı’ya verilecek su. Diğer bölgeler su alamayacak. Suyumuzun kalitesi şu anda iyi. Gelecek su pratik olarak Gaziveren ve Taşpınar’a ulaşabilir. Projelendirilirken bizim bölge dışarıda bırakıldı. Biz kendi motorlarımızı çalıştırıyoruz” dedi.

Kaya, fiyat sorununun devam ettiği belirterekgenel olarak bütün belediyeleri ilgilendiren konularda bir muammanın olduğunu kaydetti.Kaya, “Askere verilen su, camilere verilen su ve sosyal yardım alanlara verilen su bizim belimizi büküyor. Bu noktada onlara verilen suyun fiyatında da bir düzenlemeye gidilmesi şart” ifadelerini kullandı.

Yıkıcı: Görüşme yetkisini aldım

Yeni Erenköy Belediye Başkanı Mesut Yıkıcı ise Yenierenköy Belediyesi olarak henüz daha abonelik sözleşmesini imzalamadıklarını ancak belediye meclisinden bu konuyu hükümetle görüşme noktasında onay aldığını söyledi. Yıkıcı, “Her türlü görüşmeyi yapmak ve imzalamak noktasında onay aldım. Fiyat belirlenmesi noktasında yetkili kılındık. Bizim içsel bir takım sıkıntılarımız var. Kayıp kaçak konusunda çalışmalarımız devam ediyor. Belediyenin bu konudan zararlı çıkmaması adına elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.

Latif: Onayı aldım

Akdoğan Belediye Başkanı Ahmet Latif ise Abonelik sözleşmesi ile ilgili sıkıntılar olduğunu ifade ederek bu konularda pazarlık yapmak için belediye meclisinden onay aldığını belirtti. Latif, “Suyun alınması için bana belediye meclisi onay verdi. Ancak bazı sıkıntıların giderilmesi gerekir. Su 2.3 TL’den gelecek ancak halka kaç paraya ulaşacağı konusunda daha netleşmiş bir durum yok. Bir gerekli çalışmaları yapıyoruz” dedi.